Düğün...

11.1K 408 9
                                    

Genelde yorum yapmayana arkadaşlara teşekkürler.Çikolatalarım bu finalden önceki son bölüm yani bir dahaki bölüm final;)Multimedia'da merak edenler için gelinlik ve Zengin Koca Avı! tanıtımı var:)Sizi kokulu kokulu öpen tembel yazarınız:D

Hayallerinizin gerçek olması büyük bir istisnadır.Sevdiğiniz adam ile evlenmeniz,düğününüz ve gelecek hayallerinizin gerçek olması.Bunlar tanrının size verdiği değerin kanıtıdır.Daima kötü şeyler başınıza gelmeyeceğinin kanıtı...

Aşk dedi içimden bir ses böyle mutlu bitecekse değerdi belki azıcık gözyaşına,Değerdi azıcık ayrılığa...Sonuçta elimize öylece verilenlerin ne kıymeti vardı ki?Çaba harcamak en güzeliydi,bir şeyler yapmak,yapmaya çalışmak bu uğurda...

Etrafımdaki koşuşturmaya bir kez daha gülümseyerek baktım.İki hizmetçi saçlarım ile ilgilenirken diğer iki hizmetçi de  elbisem ile ilgileniyordu.Bu koşuşturmanın nedeni olmak gerçekten garipti.Dışarıyı süsleyen Kamelya ve Elma çiçekleri insanın ruhunu gençleştiriyordu.Elma çiçeğinden başka bir çok çiçek eklenmişti sevdiğim çiçekler arasına.Güller,karanfiller,papatyalar,kamelya  ve daha niceleri...

Üzerimde  dantel kabarık bir elbise vardı.Henüz eldivenlerimi takmamış olmama rağmen oldukça zarifti,bir gelinin unutamayacağı türden bir elbiseydi.Pudra rengi korseli bir gelinlik olmasına göre abartılı değildi.

Bütün bu gelinlik faslının dışında kendimi tuhaf hissediyordum biraz sonra bir Düşhes olacağım gerçeği ile ne kadar heycanlansamda,Eric'in Düşhes'i olacağım gerçeği ayaklarımın yere değmesini engelliyordu...

Kapının açılması ile bakışlarımı o yöne çevirdim.Bütün yakışıklılığı ile bana gülümseyen Eric'e ufak bir gülümsemeden fazlasını yollayamadım.Yanından geçerek dışarı çıkan kızlara aldırmadan bana doğru yürüdü.Gözleri sanki büyülenmişçesine gözlerimdeydi.Son bir adım kala durdu ve sağ elimi ellerinin arasına aldı.Parmak uçlarıma kondurduğu öpücüğün ardından konuşmaya başladı.

"Tanrının en sadık kullarından biri olmalıyım herhalde ki bana senin gibi bir melek gönderdi."kızaran yanaklarımı gizlemek istercesine başımı yere eğdim.Çenemi iki parmağının arasına alarak yıkarı kaldırdı.

"Sana bu sözler az bile.Dünyamı alt üst ettin,bütün bildiklerimi tersine çevirdin...Meğer sen neymişsin.Güzel denen şey artık senden başkası değil benim çin..."birşey söylememe fırsat vermeden kulaklarımızı dolduran melodi ile odadan hızla çıktı.Bense eldivenlerimi elime geçirerek büyük koridora yöneldim.Tam o an dünya durdu sanki etrafta binlerce insan yokmuşçasına sadece Eric'e zincirlendi bakışlarım.Diğer insanlarda Eric vardı benim için her kime bakarsam bakayım hep bir parça arıyordum Eric'den.Şimdi kendisi karşımdayken başkasına bakmam saçmaydı...

Bütün o sözler yeminler dikkatimi çekmemişti sadece o an beni öptüğünde anlamıştım yemin törenimizin bittiğini.O andan itibaren artık Dük Eric Arthur'un eşi Düşhes Rosemary Arthur'dum...

***

Bütün o Elma ve Kamelya çiçeklerinin arasında geçen kutlamaların ardından herkes evlerine dönmüş bütün ev sakinleri odalarına çekilmişti.Biz ise odamızda sedece birbirimizin gözlerine bakmakla meşguldük.Ne kadar zamandır bu haldeyiz bilmiyorum ama halimden hiç şikayetçi değilim bu güzel gözlerle her akşam uyuyup her sabah uyanacağımı bilmek gerçekten güzel hissettiriyordu...

Elleri ellerimi kavradı önce dikkatlice yüzüğümü daha sonra eldivenlerimi çıkardı.Parmak boğumlarıma bir kaç öpücük bıraktı varla yok arasında.Biraz sonra elleri madalyonumu buldu ve aynı yavaşlıkta boynumdan çıkardı.Küplerimden sonra üzerime titreyerek saçlarımı serbest bıraktı.

Sıcak nefesini hissedebiliyordum ve bu bana hiç iyi gelmiyordu.Sanki bütün vücudum aynı nefesle irkiliyordu.Bütün zerrelerim nefesinin sıcaklığını hissediyordu.Kulağıma eğildi,boğuk ve alçak bir ses tonu ile konuştu.

"Saçların salıkken o kadar güzel ki,şimdi neden kadınların saçlarını salmadığını anlayabiliyorum."elleri belimi kavrarken dudakları dudaklarımı buldu bir çırpıda.Elbisemin omzu dudaklarımdan ayrılan Eric'in dudaklarının kondurduğu öpücükler ile aşağı düştü.Bütün vücudum onun öpücükleri ile tarifi imkansız bir his ile çevreleniyordu.Bir çok ilk gibi bu histe Eric ile ilkdi.Elleri bütün vücudumu keşfetmek istercesine tenimde geziniyordu.Zarar vermemek için dokunmaya kıyamıyordu sanki...

Sırtım yumuşak yatak ile buluştuğunda elbisem çoktan yere düşmüştü.Ellerim ile çarşafları kullanarak vücudumu kapamaya çalıştım fakat Eric buna engel oldu.Dudakları göğüsümün açıkta kalan yerlerine sayısız öpücük kondururken elleri ellerimi tutuyordu.Gerçi bende güç almak istercesine ona sığınmıştım,tıpkı onun yaptığı gibi ellerini sıkı sıkı tutuyorum.Onun öpücükleri ile kendimden geçerken söylediği bir kaç cümle çoktan silinip gitmişti hafızamdan.Duyduğum acı ile bir anlığına gözlerimi kapadım ve derin bir nefes aldım.Vücutlarımız bir ritmi tutturmuşken dudaklarımız hiç birbirinden ayrılmamıştı o an beynimde yankılanan sözcükler sanki doğruyu söylüyordu.

Leydi Rosemary Arthur artık tam anlamıyla bir Arthursun!Artık Eric'in tam anlamıyla karısısın...

Biraz sonra ERic'in kollarında iken uyku ile savaşmıyordum.Onun bana ilk seni seviyorum dediği günden beri ilk kez böyle rahat ve güvende hissediyordum.Onun kanatlarının altında onun nefesini hissederek uyuyacaktım.Bundan rahatı ne olabilirdi ki?Kolları beni sahiplenircesine vücuduma dolanmıştı.Göz kapaklarım zaferlerini ilan edercesine aşağı düşerken kulaklarımda sadece bir cümle yankılandı.

"Seni Seviyorum Leydi Rosemary Arthur!"

GİZLİ TUTKULAR- Yazım hataları düzenlenmedi-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin