Gökyüzü mavidir, deniz mavi, insanların gözleri mavi... Huzurun rengi mavidir. Nedense hep maviyi çok sevmiştir. Ne görmüştü ki mavi de, ne hissetmişti kimse bilmiyordu...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Mavi Özsoy
Babama kırgın olsam da onlara yardım ediyordum. Melek ben olmuştum küçük kızın doğum günü için. Peri ve Prenses için abimler çöp çekiyorlardı. Kısa çöpü kim çekerse, o olacaktı. Peri için kısa çöpü Şahin abim çekince Kartal abim kahkaha atmaya başladı. "Prenses de inşallah sen olursun" dedi Şahin abim sinirle.
"Tövbe de lan" diye Prenses için çöp çektiklerinde Doğan abim elindeki çöpü arkasına sakladı.
Kartal abim gülerek Doğan abime baktı "abiii" dedi uzatarak harfleri. "Sen prenses mi oldun" diye gülerek konuşmaya başladı.
"Benim sakalım var baba" dedi Doğan abim
"oğlum çöp kime çıkarsa" diye gülerek konuştu babamda.
Alaca abim dekordan sorumluydu. Turna ve Kartal abim de sihirbaz olacaklardı. Akşam bir sürü küçük kızın geldiği bir doğum günü partisi kutlayacaktık anlaşılan.
Alaca abimin hazırladığı konsepte ağzımız açık bakıyorduk. O da heyecanla bize zombi konseptli dekoru gösteriyordu. Bir mezarın başına geldiğimizde bize döndü. "baba bak burada makara sistemi var, böyle çekince zombi mezardan çıkıyor" dedi heyecanlı heyecanlı.
"Ama 6 yaşındaki kızın doğum günü bu" dedi babam onu bozmamak adına. Sakin tutmaya çalıştığı sesiyle.
"Bence Alaca abim, matematik çözmekten tırlatmış" dedi.
"Zamanımız da kalmadı ne yapsak" diye babam gezinmeye başladı. Doğan abimi prenses elbisesiyle görene kadar. Eteğinden tutmuş kız gibi geliyordu. Babamın ve bizim onu görüp kahkaha atması bir oldu.
"Şahinden güzel olmuşsun abi" dedi Kartal abim gülerek. O da sihirbaz kostümünü giymişti. Doğan abim sinirle baktı ona. Eldivenini çıkarıp ona eldiveniyle tokat attı "aptal" diye.
"Eyvah bu iyice kaptırmış kendini" dedi Turna abim gülmelerinin arasında. Bende gülerek abilerime bakıyordum. Doğan abim, eteğini kaldırarak gitti. Sakalını kapatmak için peçe takmıştı. Şahin abim de kanatlarını oynatıyordu gülerek.
Kartal abim ceketini düzeltti. Artık misafirleri karşılamaya hazırdık. Kız bizi görünce çok sevindi. "Aaa baba bak melek var" sonra Doğan abim baktı. "Prensese benzeyen bir şey daha var ama"
"Aaa" dedi doğan abim "Ben prensesim zaten"
"Ama sesin çok kalın" dedi küçük kız. Sonra hepsi başına toplandı.
"Çünkü boğazım ağrıyor ondan kalın" dedi
"Ayrıca peçenin altından sakal ve bıyıklarında gözüküyor" dedi biri.
