Heyooo, nabersiniz??
Neyse, iyi okumalar efenim.
<><><><><>
Okula girdiğimiz de direk olarak deniz ile göz göze gelmiştik. Aslın da bana şuan sakin bakıyordu fakat kimse olmasaydı, beni öldüreceğinden adım gibi emindim. Tabii ki umrum da değildi. Ben nisa'yı seviyordum, deniz'i değil. Nisa'ya hayranlıkla bakıyordum .
Nisa, gülerek yanağımdan öptüğün de çoktan sınıfa girmiştik. Birkaç kişi bize baksa da sonra tekrar önlerine dönüp telefonlarıyla ilgilenmeye devam ettiler. Zatem sadece nisa ile takıldığımdan genellikle asosyal olurdum. Bir kat daha çıktıktan sonra sınıfımıza girmiştik.
Çantalarımızı sıraya koyduktan sonra kollarımı masaya yasladım ve kafamı kollarımın üstüne koydum. Nisa'ya bakarak gülümsedim. Güzel bir kızdı. Ela gözleri, küçük burnu, kahverengi saçları, kalın ve koyu renge sahip dudakları, her şekilde beni kendine bağlıyordu.
Ben ona bakarken sınıfta sert bir kapı sesi duyuldu. Ne olduğuna bakmak bile istemedim, bu manzarayı bir salak için bölemezdim maalesef. Lakin duyduğum ses benim kafamı kaldırmama ve öfkelerimi tavan ettirmeme sebep olmuştu fakat nisa olduğu için sakin kalıyordum.
"DAHA DÜN BENİ ÖPÜYORDUN!!! NE ARA BU SÜRTÜĞE GİTTİN, SEN?!"
Sakin bir şekilde onu dinlemiş ve bayık bakışlarıma son vermeden konuşmaya başladım.
"Öncelikle bir daha sevgilime sürtük dersen, o alt organına sokmayacağım bir şey kalmaz gerçi çok şey girdi ama neyse. İkincisi sen beni öptün ve ben hiçbir şey yapmadım. Şimdi lütfen git."
Giderken söylediği şey bit nevi garibime gitmişti. Neden öyle bir şey söylemişti ki? Veya onu söylerken ne amaçlıyordu? Kafam allak bullak olmasına rağmen umursamadım ve sevgilime gülümseyerek döndüm. O'da bana aynı gülümsemeyle bakıyordu.
Bu manzara varken beni burada başka bir yere götürmesinler, vallahi çıtımı çıkartmam. Hoca'nın derse girmesiyle nisa, bakışlarını benden çevirdi. Bu konuda onu haklı buluyordum çünkü sınıfın ikincisiydi ve birincisi olan gözde'yi geçmek istiyordu. Lakin gözde'nin de vermeye niyeti yoktu.
(Çıkış zamanı)
Okul bittikten sonra derin bir nefes aldım ve nisa'yı durağa bırakmak için elinden tutup beraber ilerledim. Evimiz uzaktı ve nisa otobüs ile giderken benim yürümem yeterliydi. Ne kadar ondan ayrılmak istemesem de en sonun da tekrar kavuşacağımızı biliyordum.
Nisa'nın dudaklarına öpücük bıraktıktan sonra gülümseyerek ayrılmıştık. Eve doğru giderken babam'ın yine nöbette olacağı aklıma gelmişti. Yine ev sessiz olacaktı ve en azından bugün sabah olanları düşünebilirdim. Eve vardığım da odama çıktım ve üstümü değiştirip yatağa yattım.
Sabah olanlat tuhaftı, deniz'in o cümlesi merak uyandırıcıydı ve ben onu bulmak zorundaydım.
"Boşuna uğraşıyoruz, hayal dünyasın da takılı kalmış"
###
Az tahmin alem.
elwx11 üzgünüm dostum biraz geç geldi, derslerimden dolayı af buyur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Sahte mi?"
Short Story"Sen komadayken normalde bizim sesimizi duyuyordun. Ama beynin, senin komada olduğunu değil, hayatına devam ettiğini gösteren bir film izletti sana. Duygular gerçekçi gelebilir ama gördüklerin sadece bir hayalden ibaret." "Elwx11 adlı okuyucu için y...