"Ne saçmalıyorsun Hyung?" Gülmeye çalıştım ancak yüzüm resmen donmuştu.
Öfkeyle bana baktı. "Eminim. Sen kızsın Shin."
Reddetmek için açtığım ağzımı hızlıca geri kapattım. Omuzlarım düştü umutsuzlukla. "Nasıl anladın?"
"Gölden çıktığımda bir şey gördüm sandım. Geldiğimde sargılarını gördüm."
"Başka gören var mıdır?"
Bana hala öfkeyle bakıyordu. "Bilmiyorum ancak görmediklerini düşünüyorum."
Söylediğim yalanın ortaya çıkmasının verdiği utançtan Kris'in yüzüne bakamıyordum. Bacaklarımı kendime çektim ve sarıldım.
Aramızdaki atmosfer fazlasıyla gergindi. Hiçbir şey söyleyemiyordum ve aklımdan milyonlarca düşünce ışık hızıyla geçiyordu.
Öyle ki az kalsın Kris'in "Söylemeyeceğim." dediğini duymayacaktım.
Şaşkınlıkla ona baktım. Yanlış mı duymuştum ben?
"Ne?"
Bir daha bir şey söylemedi.
Homurdandım ve bakışlarımı gökyüzüne çevirdim. Madem kimseye söylemeyeceksin, neden kendi kendime şizofren miyim diye sormamı sağlıyorsun?
Gecenin karanlığında parlayan yıldızları seyrederken bir tanesi göz kırptı.
"Hava çok güzel." diye düşündüm.
"Evet." dedi.
Şaşkınlıkla ona baktım. Az öncekileri sesli söylediğimi fark edene kadar çocuğun insanların zihinlerini okuyabilme gibi bir yeteneği olduğunu düşünmüştüm.
"Kris hyung."
"Bana 'oppa' demen gerekmez mi?"
Ne diyeceğimi bilemedim ve "Kris oppa." dedim sinirle.
Gülümsedi. Kızdığı zaman korkunç bir yüzü oluyordu ancak gülümsediği an gördüğüm en güzel yüzlerden biri halini alıyordu.
Ancak benimle resmen alay ediyordu!
"Efendim?"
"Kimseye söylemeyecek misin?"
"Söylemeyeceğim." dediğinde rahatladım. "Sen söyleyeceksin." diye ekledi ardından.
"Ben mi söyleyeceğim?"
"Bir gün itiraf edeceksin. Ben öğrendiğime göre diğer üyelerden de öğrenecekler olacaktır. Çok dikkatsizsin."
İyi halt yedin Shin Hye.
Kris ile gökyüzünü izliyordum. Ardından farklı konular hakkında konuşmaya başladık. Hobilerimizden tutun sevdiğimiz dizilere kadar. Bana birkaç Çince kelime de öğretmişti.
Esnediğimde uykumun geldiğini fark ettim. Kris ile uzun zamandır konuşuyorduk.
"Uykun mu geldi?"
"Biraz."
"Uyuyalım."
İlk başta dediğini yanlış anladım. Sırtını bana çevirmiş bir şekilde uzandı. Ardından ben de ondan uzakta kalmaya çalışarak uzandım.
"İyi geceler." dedim.
"İyi geceler."
Ardından uyuyakaldım.
***
Sabaha karşı bir ara uyandım ve elimi çimenlerin arasında gezdirdim.
![](https://img.wattpad.com/cover/22247534-288-k487893.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Queen
FanficSeni sevmek istemiyorum. Cinsiyetim hakkında yalan söylemek istemiyorum. Yanında bir stajyerden, bir ahbaptan daha fazlası olmak istiyorum. Kalbinin kraliçesi olmak istiyorum. Peki sen benden gözlerini bile esirgerken nasıl yapabilirim bunu? Gözleri...