Glorious Malec

Bölüm Bir: "Güneş Yeni Kralla Parlayacak"

Hızımı alamıyorum :)

Merhaba arkadaşlar, bu kitabımı hani şu çok konuştuğumuz (instagramdan özellikle storylerimi izleyenler bilir, shadowhunters x muhteşem yüzyıl gibi bir şey yapıcam ama konu olarak iki kurguya da tam anlamıyla benzemeyecek sadece benzer olacağını bilin yeter)

Ve eğer sıkıntı olmazsa, her cuma ve pazartesi bu kitaba bölüm atmayı planlıyorum, hafta başına ve hafta sonuna geçişe güzel başlayın diye

İnstagram: shadowhunterstv.turkey

Bol bol yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum, sizi seviyorum ❣️

İlk bölüm ithafı bu haberi uzun zamandır bekleyen: malecx_ 'e ♥️

-

Bulutlu bir gündü.

Yağmur yağacakmış gibi basık bir hava vardı ve Jace bu hissi sevmemişti. Her zaman sıcak havaları tercih ederdi.

Ne varki kader onun bu isteğini yerine getirmemişti ve güne bu gri havayla başlamıştı.

Sefer sırasında atlılar koşuyordu ve kardeşi Alec tam arkasından geliyordu. Jace her zaman onu korumak için önden giderdi. Alec veliahtı. Onun güvenliği her zaman öncelikti.

Atlılara yaklaşmakta olan bir elçi karşılarında belirince, Jace askerlere durma emri vermek için elini kaldırdı. Nalların sesleri yavaşça kesilmişti.

Elçi oldukça yorgun görünüyordu ve görevini tamamlaması için, hızla buraya geldiği belliydi. Derin nefesler aldı ve sırtını dik tutarak Alec'in kar beyazı atının tam önünde durdu.

Diz çökerek prensi selamladı. "Prensim, Alicante Saray'ından size acil bir mesaj getirdim." Dedi ve tomarı ellerinin titremesini dizginlemeye çalışarak Alec'e uzattı. Jace yaklaşıp tomarı eğilerek aldı ve kardeşine verdi. Alec ciddi bir hareketle kaşını kaldırdı ve tomarda yazılanları okumaya başladı.

Alicante şehrinin ve İdris topraklarının Kralı, İkinci Robert Lightwood 30 Ağustos günü, saat iki buçuk suları, uzun süredir savaştığı vebadan dolayı hayatını kaybetti. Kral Robert'ın son emri ile bu tomar şu an seferde olan ilk oğlu Prens Alexander Gideon Lightwood'a gidecek, ve İdris'in yeni kralı olacaktır. En erken vakitle Alicante Saray'ına gelmelidir.

Melek seni kutsasın, çok yaşa Alexander Gideon Lightwood.

İmza; Robert Lightwood'un sağ kolu, Arthur Branwell.

Alec tomarı okumayı bitirdiğinde yüreği parçalara ayrıldı ama bunu belli etmedi ve yere bakarak tomarı kardeşine uzattı. Kardeşi Jace tomarı okuyunca şaşkınlık ve hüzünle kardeşine baktı.

Ama bu anın geleceğini herkes biliyordu.

Jace bu an için sakladığı, Alec'e ait olan ama onun doğru an gelene kadar eline almaması gereken kılıcı hatırladı. Jace Alec'in kral ilan edildiği vakit bu kılıcı kınından çıkarıp, Alec'e vermeliydi.

Ve öyle de oldu. Jace atının yanında, eğerde sallanan o parlak, kudretli kılıcı atından indikten sonra kılıfından çıkarıp temkinle kavradı. Yavaşça Alec'in yanına geldi ve önünde diz çöktü.

"Alexander Gideon Lightwood yeni kralımızdır! Çok yaşa Kral Alec!" Diye bağırdı Jace. Bu sözüyle başını yukarı kaldırdı ve gururla kardeşine baktı. Sesi tüm arazide yankılandı.

Askerler pür dikkat sessizlikle bu tarihi ana şahitlik ediyordu. Alec'in Jace'e bakarak kılıcı altın sapından kavrayışını gördüler. Alec kılıcı elinde kaldırırken yavaşça tarttı ve sıkıca tutarak havaya kaldırdı.

Çok yaşa kral!

Askerler yeni kralın adını kılıçlarını havaya kaldırarak haykırıyordu.

Güneş açmıştı.