SIR(Düzenleniyor)

1,5 Bölüm: Üniversite/2

Medyadaki Megan Hore.

Hannah Lynn Dane

Kalabalığın içine girdiğimizde Rektör olduğunu tahmin ettiğim genç ve güzel bir kadın okulun gösterişli kapısında belirdi. Kahverengi saçları, çekik gözleri ve sert yüz hatları karşısındakini büyüleyici türde güzelliğe sahipti.

" Evet, bu yılki güzel öğrencilerimiz. Ben Bayan Joss. Üniversitenin Rektörüyüm. Zorlu bir sınav sonucu onca insan arasından sizler seçildiniz ve Seaderburg Central Üniversite'sine geldiniz. Bizim açımızdan siz çok değerli öğrencilersiniz bunu unutmayınız.

Okulumuz herkes için farklı alanlarda faaliyet gösteren, nitelikli bir okuldur. Gerekli eğitimleri çok güzel bir şekilde alacağınızdan eminim. Ve ayrıca sizin de çok başarılı olacağınızdan. Bunun için hiç endişelenmenize gerek yok. Şimdi her okulda da olduğu gibi bu okulda da bazı kurallar var. Bu kurallara uymak zorunludur gençler. Uymazsanız sonuçlarına sizler katlanırsınız.

1- Üniversite'den çıkmak yok.

Eğer çıkarsanız atılırsınız. Ancak izin aldığınız taktirde ve hafta sonları çıkabilirsiniz. Zaten yurtlarımız var ve her açıdan çok iyiler. Odalarda dörder kişi kalacaksınız. Merak etmeyin odalarınız geniş.

2- Belirli bir saatten sonra ve verilen emirlerde odadan çıkmak yasak.

Kurallar gereği, belirli bir saatten sonra odadan dışarıya çıkmak yasaktır. O koşulları sormayın çünkü sizi ilgilendirmez. " dedi Bayan Joss bize sıcak kanlı gülümsemesini bahşederek.

Söyledikleri arasında neredeyse hiç nefes almamış bir çırpıda söylemişti. Bu kadın Rektör olmak için oldukça genç duruyordu. Genç ve çok güzel. Rektör el kaldıran birine söz hakkı verdiğinde dikkatimi söz almak isteyen kişinin diyeceğine verdim.

" Peki hocam eğer sizden habersiz çıkarsak? " dedi bir çocuk. Bayan Joss gülümsedi.

" Çıkamazsınız. Çünkü her birinizin odasında belirleyiciler var. Odanızda bir kişi eksik ya da fazla ise bizi haberdar ediyor. İşte o zaman bizim belirlediğimiz gurup yani Üniversitenin güvenlik sorumluları 'Savaşçılar' devreye giriyor. Bu sistem sadece o belirli çıkmama saatlerinde olacak. " Bayan Joss konuşmayı bitirince bir gurup üniformalı erkek arkasında sıra oldu.

" Bunlar savaşçılar. Onların sözünden çıkmak yok. Bizim güvenliğimizi onlar sağlıyor. Bu ne için mi gerekli? Bildiğiniz üzere Seaderburg şehri bildiğiniz gibi bir yer değil. Dışarıda pek çok şey var. Belirli bir önlem diyelim. Bunu dert etmeyin bu sistem her okulda var. " Önümdeki kız el kaldırdı.

" Evet, "

" Farz edelim ki kuralları çiğnedik ve odamızda bir kişi eksik veya fazla. O zaman Savaşçılar bize ne yapar? "

Kızın sözü bittiğinde sarı saçları olan bir Savaşçı öne çıktı. Diğer bir Savaşçı ise hiç tereddüt etmeden ve gözünü kırpmadan öne çıkan sarı saçlı savaşçıyı nereden çıktığını anlamadığım silahı kaldırıp sarı saçlı Savaşçıyı vurdu. Normal bir silahtan ateş ettiğin zaman ses çıkardı hatta bunu bizzat kendi kulaklarım ve gözlerimle görmüştüm. Ama bu silahtan hiç ses çıkmamıştı. Çok garip bir silahtı.

Sarışın olan Savaşçı vurulur vurulmaz ilk önce titreyerek dizlerinin üzerine sonra yere düştü. Aynı ölü gibi hiç kıpırdamıyordu. Herkes bir anda gerilmişti ve bazıları ise çığlık atınca atışı yapan çocuk yerdekinin yanına gitti ve yere çömelerek sarışın Savaşçının üstünden bir şey aldı.

Ateş eden Savaşçı işini bitirince yerdeki kişi hiç bir şey olmamış gibi doğruldu ardından ayağa kalktı ve yerine geçti. Silahlı olan elindekini Bayan Joss'a verip yerine geçti. Bayan Joss da elindekini havaya kaldırdı.

" Bu sizin sinirlerinizi kullanıp çıkarana kadar etkisiz hale getirebilecek bir çip. Sadece Savaşçıların sahip olabileceği bir silah. Zararsız ve etkili. "

Herkes dilini yutmuş Bayan Joss'a bakıyordu. Tabii ben de korkmuştum ama bunları babam bana anlatmıştı. O yüzden beni diğerleri kadar pek de etkilemedi.

3- Okulun etkinliklerine herkes katılabilir.

Aman kalanı önemsiz. Tek dikkat etmeniz gereken ilk iki kural. Size güveniyorum. Diğer kuralları da zamanla öğrenirsiniz.

Evet şimdi arkamda duran savaşçıları tanıyalım. Çocuklar kendinizi tanıtın. " dedi Bayan Joss ve bir kenara çekilerek Savaşçıların konuşmasına izin verdi.

" Ben William, Liderin sağ koluyum. " dedi daha demin vurulan sarışın çocuk. Samimi bir yüz tipi vardı.

" Joe. En yaşlılarıyım. " dedi gülümseyerek. Kalabalığın arasından da gülenler oldu.

" Daniel. Çok hızlıyımdır. "

" Lucas. Tetikçiyim. "

" Peter. Acemiyim ama bumerang ustasıyım. " dedi sempatik ve sevimli bir şekilde.

" Benjamin. Sopalar ile aram çok iyi. "

" Scott. Liderim. " dedi son olarak ateş eden çocuk. Mavi gözleri buradan yani bu mesafeden bile inanılmaz bir şekilde belli olabiliyordu. Kahverengi saçları ve sert yüz hatları vardı. Yüz hatları gibi sesi de sertti. Tam bir korkulacak Lider tipi vardı.

Şuana kadar her şey şaşılacak şekilde babamın dediği gibi ilerliyordu. Ve bundan sonra olacakları da çok merak ediyordum. Beni bekleyenleri ve yaşayacağım her şeyi çok merak ediyordum. Çünkü belliydi burada, bu ortamda hiç de normal şeyler olacak gibi durmuyordu. İçimde geçen bazı sesler kendimi olacak ve olamayacak her şeye hazırlamamı söylüyordu.

Asteriawoll