greek god | woosan

t w o

🔊 Conan Gray - Greek God

Kaşımdan akan kana aldırmadan yüzüme su çarpmaya devam ettim. Ne olduğunu tahmin etmek çok da zor değildi. San onları dinlediğimi fark ettiğinde yüzüme bir yumruk geçirmiş ve bana kaba bir dille -kesinlikle içinde bir çok küfür barındıran ama benim yumruğun etkisiyle çok fazla algılayamadığım şekilde- Seonghwa ile olan konuşmasından neler duyduğumu sormuştu. Elbette heyecandan konuşamamış kalan gücümün tamamını sırıtarak kullandığım için daha fazla sinirlenerek o güzel ellerini suratıma bir daha geçirmişti. Ne duyduysam unutmamı söylemiş ve birkaç tehdit savurarak tuvaletten çıkmıştı. Tüm bu zaman boyunca sessiz kalan Seonghwa ise beni yerden kaldırıp, omzumu sıkıp "everything will be okay" temalı gülüşünü sunup San'ı takip etmişti.

Şimdiyse öylece aynada kendime bakıyor olanları size anlatıyordum. İyice delirmişim. Hem ayrıca siz kimdiniz ve ben burada ne yapıyordum?

°

Vaktin geldiğini söyleyen -kaç kez konuşsak da adını asla bilmediğim- oğlana kafamı sallayıp sahneye doğru yürüdüm. Üstümdeki kıyafet zaten yeterince rahatsız ederken sahneye çıkacak olmanın verdiği heyecanla midemin bulandığını hissettim. Rahatsızca bluzumun kollarıyla oynuyordum. Sahneye vardığımda üstümde olan bakışlar iyice germişti ama umursamamaya çalışarak şarkının başlaması için işaret verdim. Bardaki kimseye bakmıyordum. Bakamıyordum. Eğer birinin beğenmemiş bakışını görürsem söyleyemiyordum. Sesim götüme kaçıyordu o zamanlar.Kulaklığı kulağıma geçirip melodiyi duymaya çalıştım. Kısık bir şekilde hımlamaya başladım. Şu aralar favorim olan şarkıyı söyleyecektim.

[Conan Gray - Greek God]

I don't really like how you never shut up
Hiç susmamanı gerçekten sevmiyorum

'Cause you got dirt on everyone
Çünkü herkese laf atıyorsun

And since you always swear that you wanted me gone
Ve her zaman küfür ederek gitmemi istiyorsun

Then why don't you go get your gun? O zaman neden gidip silahını almıyorsun?

'Cause you don't really hate me
Çünkü benden gerçekten de nefret etmiyorsun

(You're a little baby)
(Küçük bir bebeksin)

You don't wanna end me
Beni öldürmek istemiyorsun

(You wanna be friend me)
Arkadaşım olmak istiyorsun

And it's not surprising
Ve bu şaşırtıcı değil

(I can see you smiling)
(Gülümsemeni görebiliyorum)

Every time you kick me
Beni her tekmelediğinde

You're not gonna win me
Beni kazanmayacaksın

I don't care about your little threats
Küçük tehditlerin umurumda değil

All the kids in your clique are pretend Takımındaki tüm çocuklar rol yapıyor

I don't mind when you play with my head
Aklımı kurcalaman sorun değil

I flip around, play with yours instead
Etrafta dolanıyorum, asıl ben seninkini karıştırıyorum

I don't like what you said to my friends
Arkadaşlarıma söylediğin şeyler hoşuma gitmiyor

One day you're gonna regret
Bir gün pişman olacaksın

Ever messin' with them
Onlarla uğraştığın için

Gözlerimi bardakilere çevirdiğimde büyük bir alkış kopmuştu. Önlerinde eğilip benden sonraki şarkı söyleyecek kişinin geçmesi için sahneden ayrıldım. Basamaklardan inerken telefonumdan gelen bildirim sesiyle elimi cebime attım.

FairyWings: (Yeosang)
Seni izleyenler arasında biri vardı gördün mü?
Bu arada çok iyiydin

Woonlight: (Wooyoung)
Teşekkürler bebeğim
Kim vardı?
Görmedim ben kimseyi

FairyWings:
San
Şarkının sözleri onu çok etkilemiş görünüyordu
Şekilden şekile girdi dinlerken seni
Bir üzülüyordu
Bir sinirleniyordu
Neye bu kadar tepki verdi anlamadım
İngilizcem de yetmedi ki şarkıyı anlamak için

Son yazdığı şeye kıkırdadım.

San'ın neye sinirlendiğini tahmin etmek hiç de zor değildi. Şarkıyı sevmemin nedeni de buydu. Ona söyleyemediklerim şeyleri barındırıyordu. Ama üzüldüğü yerler... Şarkıda üzücü bir şey barındırdığını sanmıyorum. Ayrıca ne zamandır bu bara geliyordu ki. Evden kovulmadan önce buraya içmeye gelirdim şimdi ise şarkı söylemeye geliyorum ama daha önce onu hiç burada görmemiştim. Sabah tuvalette Seonghwa'nın San'a benim barda şarkı söylemeye geldiğimi söylediğini hatırladım. Yoksa benim için mi.... Yok canım daha neler. Kendi kendime kıkırdarken barın sahibi Byun Baekhyun'un " Tanrım bu da delirmiş" adlı bakışlarıyla karşılaşınca sanki daha birkaç saniye önce gülen ben değilmişim gibi sahneye çıkmadan önce hazırlandığım odaya yürümeye başladım.

Bay Byun'u görmüşken aklıma geldi de geçenlerden temizlikçi kızdan Baekhyun ve sevgilisi Chanyeol hakkında öğrendiğim dedikodu geldi. Dedikodunun gerçek olup olmadığını düşünürken çoktan odaya gelmiş ve üzerimi çıkarmaya başlamıştım.Boğaz temizleme sesi duyduğumda yerimde odada nasıl birinin olduğunu fark etmediğimi düşündüm. Yavaşça kafamı çevirip sese döndüğümde makyaj masasının sandalyesinde oturan San'ı gördüm. Gözlerinin odağını çıplak göğsümde hareket ettirdiğinde istemsizce ellerimi göğsümü kapatırken buldum.

O daha yeni beni mi dikizlemişti?

🌈

Bölümdeki şarkıyı kesinlikle dinleyin, dinletin. Bu kitabı yazmamda bana ilham veren şarkı o.

Bölüme sözlerinin tamamını yazmadım ama San'ın şarkıya sinirlenmesinin nedeni
"Sen ve tüm arkadaşların takım halinde yürüyorsunuz
Çünkü hepiniz özgüvensizsiniz"
.
"Sadece sahtekarsın
Oh, hiçbir şeyin yok, dönek arkadaşların dışında"
.
" Çünkü gerçekten ne istediğini biliyorum
Birazcık özgüven"
gibi sözler barındırması.