12

12.5K 485 13
                                    

Donmuş gibi direksiyona bakıyordum.
Yaşadıklarım bir bir zihnime düşüşürken gözümden bir damla aktı.....

.... Direksiyonun üstündeki ellerim tir tir titriyordu.
Melikşah yarım saatir beni sakinleştirmek için saçlarımı okşuyor ve küçük öpücükler konduruyordu.
"Akşama kadar burdayız! Korkunu yeneceksin!" sert sesiyle başımı hafifce ona çevirdim.
Kararlı bakışları bana bu işgenceyi yaşatacağını gösteriyordu.

"L-lütfen" dedim zorla.
Acımasızca başını iki yana saladı.
"Ya bur arabayı sürersin yada bu arabayı sürersin güzelim" derin bir nefes aldım.
Ellerimin üstünde onun ellerini hissettim ne kadar sıcaktılar.

"Yanındayım" dediğinde sinirle ona dönndüm.
"Geçmişimi iznim olmadan nasıl araştırırsın?" diye tısladım.

"Geçmişini araştırmadım. Korkunu öğrendim sadece.
Geçmişini sen istediğinde anlatacaksın bana" dediğinde rahatladım.

Kucağında oturmak beni rahatsız ediyordu.
Fazla yakındık ama beyefendi bu durumdan pek memnun gözüküyordu.
Yan dönüp başımı omzuna koydum.
Ellerimin kucağıma düşmesine izin verdim.
"İstemiyorum" dedim kısık çıkan sesimle.

Melikşah sırıtıp "İsteyip istemediğini sormadım.
Yapacaksın!" ne olmuştu bu adama ya?

"İyi misin sen ya?" dediğimde başını aşağa yukarı salayıp anlıma bir öpücük kondurdu.

"Hadi Hilal'im sür şu arabayı" dediğinde korku dolu bakışlarımı direksiyona yönelttim.

Melikşah üstümdeki ve kendi üzerindeki ceketleri arkaya attı.
"Korkuyorum"

"Yanındayım. Artık yanlız değilsin"
Sanırım duymak istediğim şey buydu.
Artık yanlız değildim.
Melikşah beni bırakmayacaktı.
Bırakmazdı

Arabayı çalıştırıp ellerimi direksiyona yerleştirdim.
Şuanda bir Mercedes - AMG G 63'ün içindeydim.

Derin bir nefes alıp gaz pedalına baskı uyguladım.
Araba kımıldadığında titrek bir nefes aldım.

Bahcede çıkıp yola geldiğimizde boş olmasına şükür ettim.
"Korktuğun kadar varmıymış?" gözlerimi yoldan ayırmadan yutkundum ve " Ben burda ölüyorum" dediğimde Melikşah sırıtıp omzuma bir öpücük bıraktı.
Elleri belimi sardığında titredim.

Yavaş yavaş belimden aşağa inen eliyle nefeslerim sıklaştı ve gaza daha çok bastım.
Sırtıma ve boynuma koyulan öpücükler titrememe sebep olurken yola odaklanmaya çalıştım.

Kalçamda hissettiğim eliyle gazı kökledim.
Melikşah sırıtıp kalçamı sıktı.

"Şah!" sinirle adını söyledim.

O iyise hınzır sesiyle beni çileden çıkardı.
"Söyle güzelim"

"Çek o elini" dediğimde eli yavaşca bacağıma indi.
Bir eliyle belimi sarmış diğeriyle bacağıma dokunup duruyordu.

"Seni eve bırakalım." dediğinde onu onayladım.
"Şey... Sen yani ne yapacaksın?" dedim sessizce.
"Hmm birileri beni mi merak ediyor?" dedi Melikşah keyifli bir sesle.
"Ayy sanada soru sorulmuyor" dedim.

"Kızma hemen ay yüzlüm. Şirkette olurum" dediğinde tatmin olmuştum.
"Beni sık sık ara. Sesini duymak iyi geliyor"

' Seninde' içimden söylediğime güldüm.

"Ben niye arıyormuşum? Sen ara" dediğimde Melikşah omzumu öpüp.
"Ben zaten hep ararım" dedi.

Evimin bahcesine girdiğimde Kaan'ın arabasını fark ettim.
Melikşah'ın arabasını park edip kapıyı açtım.

Karadeniz ( Büyük Abiler Serisi I )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin