O akşam güzel kız sahneyi yine dolduruyordu. Hem sesi hem de güzelliği ile kimsenin karşı koyamayacağı kadar çekiciydi.
Ve kadınlara olan ilgisi herkes tarafından bilinen Deniz Saruhan da o gece gözünü sahnedeki kızdan alamıyordu. Ankara'nın soğuk, serin gecesinde sahibi olduğu kulübe uzun zamandır gitmediğini fark ederek bir anda evine gitmek yerine yönünü kulübe çevirmişti. Ve sahnedeki kızın büyüsüne kapılmış bugüne kadar buraya gelmeyi ertelediği için içten içe kendine kızıyordu. O kızı nasıl olur da daha önce hiç görmez aklı almıyordu. Üstelik kendi kulübünde. Kendini 'Bu kadar uzun zamandır mı buraya uğramıyorum' diye düşünürken buldu. Gecenin sonuna kadar kızı sahnede dinledi. Yüzünde hafif bir hüzün ile şarkıları o kadar içten söylüyordu ki... Sanki içine dokunan bir şeyler vardı. Dayanamayıp çok yakın arkadaşı olan kulübün işletmecisini yanına çağırdı.
"İsmet kim bu kız, daha önce hiç görmedim?" diye sordu.
"Oooo hızlı çapkın hemen gözüne kestirdin güzel kızı. Hiç heveslenme çok huysuz kimseye bakmıyor."
"Peki bu benim sorumun cevabı mı İsmet?" diyip tersledi adamı. Bir an önce kızın kim olduğunu öğrenmesi gerekiyordu. İlk bakışta bu kadar etkilendiği kimse olmamıştı şimdiye kadar.
"Merve'nin arkadaşı, adı Gamze. Aynı evde mi ne kalıyorlarmış, aynı okuldalarmış. Kızın işe ihtiyacı vardı. E yeğenin rica edince de sana sormadan kabul ettim sesi muhteşemdi."
Deniz yeğeninin bir ev arkadaşı olduğunu hatta ablasının, annesinin kıza bayıldığını çok iyi biliyordu. Fakat daha önce hiç karşılaşmamışlardı. Herkes çok güzel olduğunu söylüyordu hatta bir ara onunla tanıştırmak için de baya uğraşmışlardı, ancak Deniz hep redetmişti. Ah şimdiki aklı olsa daha önce binlerce kez tanışırdı Gamze ile. Tabiki evlenmek için değil, takılmak için. Bunu düşünmek bile Deniz'in dudaklarının kıvrlmasına neden oluyordu. Merve'nin arkadaşı olduğuna göre kızın yaşı çok da büyük olamazdı ama aralarında da elle tutulur bir yaş farkı yoktu. Sekiz yaş nedir ki... Kendi düşünceleriyle keyiflenip gülümseyen Deniz eline bir peçete aldı ve "Bu geceyi ve bunun gibi birkaç geceyi benimle geçirirsen ne burada çalışmana ne de para için çabalamana gerek kalmaz."yazıp garsone kıza vermesi için teslim etti.
Kız son şarkısını bitirdiğinde seyircilerine selam verip sahneden inmeye hazırlanırken garson yanına yanaştı. Kız peçeteyi okuduğundan Deniz Gamze'nin yüzünden ne düşündüğünü ya da ne hissettiğini anlamaya çalışıyordu ama yüzünden hiçbir şey anlaşılmazken gözlerindeki hiddet bir insanı öldürmeye yeterdi. Deniz bunu gördüğünde içten içe keyiflendi. 'Bu iş baya bir eğlenceli olacak' diye düşünmekten kendini alamadı. Kız sakince garsona birşey sordu ve sonra bakışları Deniz'i buldu. Gözlerinin birbirine kenetlendiği o an Deniz kızın ne kadar sinirli ve kızgın olduğunu anladı. Gamze sinirli bir şekilde hızlı ve seri adımlarla Deniz'e yaklaştı ve peçeteyi parçalara ayırıp Deniz'in üzerine fırlattı. Ardından kimsenin Deniz Saruhan'a yamaya cesaret edemediği bir şey yaptı ve Deniz'in suratına bir tokat patlattı.
Çok sinirlenip kendisine hakim olamyacağını düşünen Deniz derin bir nefes alıp yanından geçip gitmeye çalışan Gamze'yi kolunda yakaladı.
"Bir dakika küçük hanım. Siz benim kim olduğumu bilmiyorsunuz herhalde."diye sordu ama Gamze 'nin cevap vermek yerine alaylı bakışlarla ona baktığını görünce daha da sinirlendi. Uzaktan onları izleyen İsmet ise gördükleri karşısında hem şaşırmış hem de keyiflenmiş bir şekilde bundan sonra neler olacağını merak ederek ikisini izliyordu.
Kısa bir sessizliğin ardından Gamze hiç çekinmeden ve korkmadan, çenesini dikleştirip adamın gözlerinin içine baktı.
