10.Bölüm

339 13 0
                                    

Gamze ertesi sabah tüm huzursuzluğu iye güne gözlerini açtı. Bugün Deniz ile konuşacaktı. Aslında dedesine okul bitince diye söylemişti ama ne kadar erken olursa o kadar iyiydi. Artık ona göz açtırmamaya başlayabilirlerdi. Niyazi Bey'in ne zaman ne yapacağı belli olmazdı.
Yataktan kalkıp salona ilerlediğinde Merve'nin kahvaltıyı hazırlayıp onu beklediğini gördü. Huysuzca oturup tabağına peynir be binimum kahvaltılıkları tabağına doldurup yemek dışında her şeyi yapmaya başladım.
"Artık salatalıkları ve peynirleri rahat bıraksan. Dayım bu kadar heyecanlandığını bilse çoktan burda biterdi."
Merve'ye öyle bir bakış attım ki ellerini havaya kaldırarak yemeğine döndü.
Aynı esnada kapıda duran Deniz belki Gamze'den daha da heyecanlıydı. Bir gece geçirmek isterken bir anda sonu belli olmayan bir evliliğe adım atıyordu. Aslında içten içe bu evliliğin bir ömür sürmesini istiyordu. Bu düşüncelerinin arasında "oğlum ergene bağladın. O zamanlar bile böyle aptal aşık değildin sen be." Diye söylenirken buldu kendini.
Kapının çalmasıyla Merve koşarak kapıyı açtı ve dayısının boynuna atladı.
"Dur kızım ya müstakbel eşim kıskanacak" esprilerine Gamze den tek bir tanıt gelmezken sessizliği Merve bozarak "Hadi ben kaçar çifte kumrular. Kerem beni bekler."
Merve nin kapıdan fırlamasıyla Gamze ye dönen Deniz,
"Kerem'i uyarmak ister misin? Bence bu kızı alma konusunda bir kere daha düşünmeli" diye çarpık bir gülümsemeyle kapıyı kapadı
"Hiç düşünmüyorum tencere kapak gibiler" Gamze yüzündeki bu gülümsemenin, adamın onu böyle basit bir cümleyle bile güldürebildiğini gördüğünde çok şaşırdı. Kekelemeden konuşabilmek için derin bir nefes aldı ve
"Kahvaltı ettin mi?"
"Ettim ama bana sert bir kahve verirsen kırk yıl kölen olurum güzellik"
"Zevzek" dediğinde neredeyse kahkaha atmak üzereydi.
Bu ortam Gamze ye o kadar doğal o kadar normal gelmişti ki genç adama çekildiğini hissediyordu. O çarpık gülüşünün, yakışıklılığının günden güne kendisini zorlayacağını düşünüp duruyordu.
Gamze kahveyi genç adamın önünd koyarak söze girdi,
"Madem evlenelim dedin. Aslında okul bitince yaparız diye düşünüyordum ama artık kararımı hemen yapmaktan yana verdim."

"Cazibeme dayanamadın değil mi?"

"Bir kez olsun ciddi olamaz mısın?"

"Tamam güzel gözlü kız kızma hadi seni dinliyorum anlat bakalım."

"Seninle konuşmadan maalesef ailem ile konuşamazdım. Şimdi madem evleneceğiz şartlarımızı belirleyelim. Beni sonuna kadar dinle sonra söylemek istediğin şeylere bakarız." dediğinde yüzü ve sesi o kadar soğuktu ki Deniz dayanamayarak,

"Hep böyle buz dağı gibi misindir? Seni gülerken göremeyeceğiz herhalde?"

Gamze, Deniz'in bu sorusuna cevap vermedi. Çünkü içinde çocukluğundan beri büyüttüğü buz dağının erime ihtimali olmadığını kendi de biliyordu. İçten içe çekildiği bu adama güvenip güvenmemek konusunda o kadar kararsızken kendini ona kaptırmaktan da korkuyordu. Kaçınılmaz sonu sadece ertelediğinin farkında bile değildi oysaki.

"Madde 1 bay ukala, evlendiğimizde mecburen seninle yaşayacağım. Her şeyin gerçek görünmesi gerekiyor ama benden olabildiğince uzak duracaksın. Odalarımız ayrı olacak ve benim sınırlarıma dahi girmeyeceksin. Madde 2, en fazla bir yıl seninle evli kalırım sonrasında ben o zamana kadar kendi hayatıma çeki düzen vermeye başlarım, zaten altı ay sonra mezun olacağım için işe başlayabilirim. Madde 3, eğer ki bu süre zarfında planladıklarımı yapamazsa , yine de senden boşanırım. Bir şekilde yolumu bulurum. Madde 4, benimle oluşabilecek her türlü yakınlıktan uzak duracaksın ve kesinlikle bana yaklaşmayacaksın. O ahlaksız teklifinden sonra sana nasıl güvenip aynı evde kalacağım bilmiyorum gerçi. Madde 5, ailem ile gereksiz yakınlaşmalardan uzak duracaksın, seni ne kadar az tanırlarsa benim için o kadar iyi."

Deniz sakin bir şekilde dinlediği kızın sıraladıklarını az çok bekliyordu. Ancak boşanma fikri nedense hiç hoşuna gitmemişti Boşanıp daha sonrasında bir başkasının bu kıza yakın olma fikrinden hiç hoşlanmadı ama şuan Gamze'nin şartları minik hilelerle kabul edebilirdi.

"Sen her şeyi düşünmüşsün küçük hanım. Baya da derin düşünmüşsün. Peki aklına hiç senden boşanmayacağım geldi mi?"

Gamze duyduğu sözlerle gözlerini sinirle genç adamın gözlerine dikti.

"Ne demek boşanmak istememek. Sen bana yardım etmek için bu işe kalkışmadın mı? Neden şimdi böyle diyorsun?"

"Her şey senden yana çünkü. Benim çıkarım ne olacak? Ben neden sana yardım etmiş oluyorum?"

"Bunu konuşmuştuk hayatını kurtardığım için."

"İnan bana hayatım seninle aynı evde yaşayıp kendime işkence edecek kadar değerli değil. Daha önce güzel bir kadınla kardeş gibi yaşamadım. Seninle de olmayacak."

Gamze duyduklarına inanamaz bir şekilde karşısındaki adama bakıyordu. Deniz yerinden kalkıp yavaşça Gamze'ye yaklaşmaya başladı.

"Şimdi küçük hanım. Şartların geçici olarak kabul edildi ama bu evlilikte benim şartlarım geçerli olacak ve ben de Deniz Saruhan isem seni kendme bu işin sonunda aşık edeceğim. Benim kurallarım ve benim oyunum olacak bundan sonra. Yoksa hem istediklerini yapamazsın hem de ben yapmana izin vermem." İyice Gamze'nin dibine girip sesini kısarak kulağına fısıldamaya başladı;

"İşin özü güzel kız yarın ailenle görüşüp en kısa zamanda evleneceğimizi söylüyoruz ve sen bundan sonra benimsin."

Deniz, genç kızdan yavaşça uzaklaşıp kapıyı ardından kapattı. Aslında buraya gelirken bunların hiçbirini düşünmüyordu ama Gamze işi yokuşa sürüp kendi şartlarını ona benimsetmeye kalkınca istemediği şekilde davranmak zorunda kalmıştı. Gamze'nin gözlerindeki korku ve çaresizliğin sonuna kadar farkındaydı ama onu istiyordu ve bunun sebebini kendi bile henüz çözememişti.

Gamze ise giden adamın ardından nefesine düzene sokmak için o kadar uğraştı ki kaç dakika geçtiğinin farkına bile varamadı. Deniz onu nasıl bu kadar heyecanlandırmıştı. Oysa yaptığı şey sadece kulağına fısıldamaktı. "Ahh" diye bir inilti çıktı dudaklarından. Fısıldayışıyla bu kadar heyecanlanırken aynı evde bu adamla neler yapacaktı.

Kendini ben bu adama "Aşık mıyım" diye düşünmekten alıkoyamazken gelecek günlerin ona gerçek doğruları ve bununla birlikte gerçek acıları getireceğinden de habersizdi. 














AHLAKSIZ TEKLİFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin