Medyayı izleyip deliren bir yazar yapmışlar cuk diye oturmuş..
Çok duygusalım bu aralar arkadaşlar yorum yapıp güldürün beni jsysgsnshshansj
-kimse yapmadı-
Neyse umarım keyifle okursunuz ballarım final sürecindeyiz hâlâ ama ne zaman final yapacağımla ilgili kafamda en ufak bir fikir yok sanırım finalden bir önceki bölüm söyleyeceğim bzgsbsbzhsbs
• 1 gün önce •
Kim Taehyung
Yaklaşık yarım saate yakın Jungkook'u bekliyordum, konunun Lisa ile ilgili olmadığını ve çok önemli olduğunu söyleyerek gelmem için adeta yalvarmasına rağmen, beni yüzsüz gibi bekletiyordu.
Jimin'nin Tayland uçağına biletini aldığına dair bol küfür içeren mesajı ekranıma düştüğünde, son nefesimmiş gibi ciğerlerime çektiğim zehirli dumanı dudaklarımın arasından serbest bıraktım.
Onu oraya zorla göndermeme her ne kadar lanetler ederse etsin, ondan bir haber almam gerekiyordu. Aptal kız aklı sıra çekip giderek beni cezalandırmayı düşünüyordu. Ailesi bile buradayken orada tek başına ne yapmayı planlıyordu Tanrı aşkına?
Ona söylediklerimden sonra her şeyi yapmasını bekliyordum. Ajansa gelip her yeri dağıtmasını ya da kimliğimi herkese açıklamasını bile bekliyordum, ama o yine beni şaşırtarak çekip gitmeyi tercih etmişti. Yüzündeki hayal kırıklığını hiç unutamıyordum, yüreğimi burkuyordu.
Ama istedim, benim kalbim nasıl kırıldıysa, nasıl aptal yerine koyulmuşum gibi hissettiysem o da öyle hissettsin istedim.
Lisa benim gözümde, arkamda bıraktığım tüm çöplükten uzakta, saf mutluluğu o küçük sokak arasında onunla birlikte bulduğum birisiydi. Gözümde kötü düşüncelerden, kötü insanlardan o kadar uzaktı ki, onu aslında tüm bu kirli olayların göbeğinde bulmak beni yıkmıştı.
Her ne kadar sevdiğim kadının babası da olsa onunla görülecek bir hesabım vardı, hem onunla hemde kendi babamla. Tekrardan diledim küçüklük dileğimi, rüzgar sert sert esip saçlarımı okşarken. Çocuklar keşke babalarını seçebilseydi, o zaman her şey daha farklı olurdu.
O zaman bizim aramızdaki engel ortadan kaybolurdu.
"Ah çok beklettim mi?" Jungkook sonunda gelmeyi başarabildiğinde onun yüzündeki gevşek sırıtmanın aksinde asık suratla onu izliyordum.
"Sanırım çok bekletmişim." Diyerek gülmeye başladığında sabırla nefes alırken bir anda ciddileşerek, "Beter ol." Dedi.
"Jungkook, saatlerdir burada seni bekliyorum." Kelimelerimi bastıra bastıra konuşurken kolundaki saate bakıp kaşlarını alayla kaldırdı.
"Atma ziya! Söylediğim saate sadece yarım saat geç kalmışım bilirsin Seul trafiği. Ya da dur bilmezsin sen zenginsin." Diyerek gülmeye başladığında neden bu kadar enerjik ve mutlu olduğunu sorgulamak zorunda hissetmiştim kendimi. Sonuçta Lisa ile yakın arkadaşlardı, açıkcası beni görür görmez üzerime atlar, benimle kavgaya tutuşur sanıyordum.
"Sadede gel artık amına koyayım. Niye çağırdın beni?" Dedim sinirle, ben sinirlendikçe sanki yüzündeki gülümsemesi daha da büyüyordu.
"Niye sinirlisin bu kadar ya, Lisa ile ayrıldınız diye mi?" Ellerini montunun cebine sokup ilerlemeye başladığında sakinleşmek için derin nefesler alıp vererek onu takip ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Trouvaille •Taelice
Fanfiction[07.07.19] Tüm ün ve şöhret dünyasından saklanan Vante, turuncu bir kedinin kamerasına yakalanıyor. Gerçek kimliklerini ve geçmişlerini ardında bırakan iki yalnız ruh birbiriyle bütün haline geliyor. Vante ve Lili'nin hikayesi... Lalisa Manoban X K...