Üzüntülü Günler

153 8 0
                                    

Elimden bu fırsatın kaçmasının ardından zar zor da olsa uykuya daldım. Rüyamda babamı gördüm. Her yerde beni arıyordu. İlk önce düşmanlarının yanına gidip çocuğum nerede diye sordu. Onlarda beni bulamadıklarını söylediler. Babam evdeki notu tekrar okudu. Tekneyle gidilebilecek yerleri araştırdı. Ama hiç bir yer bulamadı. Sonra kendimi gördüm. Yanardağın içine iniyordum. Çok korkunçtu ve heryerde lav vardı. Ölüme çok yakındım. Lavlar çok sıcaktı. Bunu 10 metre öteden bile hissedebiliyordum. En aşağıda bir oda vardı. Bu odada 10 kişi kalıyordu. Bu adadan nasıl çıkabileceklerini konuşuyorlardı. Aralarından biri bir sandal yapıp gidebiliriz diye bir fikir ortaya attı. Ama hiç kimse önemsemedi. Çünkü ne tarafta nerenin olduğunu bilmiyorlardı. Onlar orda konuşurken bende uyandım. Max denizde yüzüyordu. Sıkılmış gibi görünüyordu. Acaba gerçektende gördüğüm rüya gerçekmiydi. Gerçek olmasa bile sandal yapabilme fikrini gözden geçirmeliydim. Bunu yapabilirdim ama çok işe yarayacağını sanmıyordum. Ama yinede denemekte fayda vardı. Hemen biraz odun topladık. Max çok yardım etti. Çok iyi bir köpek. Neyse konumuza dönelim. Odunları yan yana koyduk. Sarmaşıklarla bağlayıp tahtaları hem sarmaşığa hemde birbirlerine bağladık. Altlarını yapraklarla kapattık. Çok rahattı. Ama bundan düşebilirdik. O yüzden yanlarını dallarla kapattım. Onu dik tutmak çok zor olucaktı. Dik olarak sarmaşıklarla bağladım ve tahtalarla sabitleştirmeye çalıştım. Çok iyi sayılmazdı. Tek sorunu denizde yüzecekmiydi. Denize çıkarttığımızda büyük bir sorunla karşılaştık. Bir tarafı öbür tarafa ağır geldiği için hemen öbür tarafa yatıyordu. Ve bir şeyi daha tahmin etmemiştim. Sarmaşıklar suya girince hemen çözülüverdi. O an aklıma ormandaki ev geldi. Orada acaba ip varmıydı. Hemen oraya gittik ve ip bulamadık. Almadığımız yastıkları alıp eve geldik. Artık o kadar fazla yastığımız vardı ki yerleri yastıkla kapatıp onların üstünde yatıyorduk. Yastıkların hep yünleri dökülüyordu. Bu durumdan hiç hoşnut değildim. Bu zamana kadar yünleri ip olarak kullanabileceğim hiç aklıma gelmemişti. Ve onu yapmaya karar verdim ama nasıl yünleri birleştirecektim?? Bunu bulmadan önce ateş yakmayı öğrenmeliydim. Çünkü bir gemi daha geçerse fırsatı kaçırmayacaktım. Hemen 2 tahta alıp alıştırmalara başladım. Tahtaları birbirlerine sürtüyordum. Arasıra kıvılcım çıkıyor ama yanmıyordu. O anda yağmur başladı ve bütün eşyalarım ıslandı. Hemen evden içeri götürdüm. Çalışmama biraz ara vermem gerekmişti. Çünkü yağmurda ateş yakamazdım. İçeride yakarsamda ev yanabilirdi. Hiç istemezdim böyle birşeyin olmasını. O yüzden vazgeçtim. Ve evin içinde beklemeye başladım...

Oliver'in Maceraları:Adada Tek BaşınaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin