Herkese Merhabaaa!!! Hepinizden çok çok çok özür diiyorum zor bir sınav dönemi atlattım hepiniz gibi ve ancak yazabildim...Umarım gidişatı beğeniyorsunuzdur...Ama benim sizden bir issteğim var...Ben artık biricik okuyucularımı tanımak istiyorum...Hiç yorum gelmiyor:( Amacım sizleri tanımak...Gerçekten sabredip, kitabımı okuyanları bilmek istiyorum..O güzel yorumlarınızı esirgemeyin benden....Ve kurgu hakkında fikirlerinizi de bana mutlaka bildirin...Sizlerin desteğine gerçekten ihtiyacım var...Beni yalnız bırakmayın.
Okuyan gözlerinize Sağlık :D Sizi çok seviyorum.
Not:Yazım yanlışları için özür dilerim,kontrol edemedim...
O tanıdık gelen dezenfektan kokusu...ve yine tanıdık gelen,burnumda hissettiğim bir plastik,soğuk kalıp. Gözlerimi açamasam da tanıdık gelen herşey bana nerede olduğumu söylüyordu.
Hastanede!
Yavaşça,başımdaki ağrıyı yok sayarak gözlerimi açtım. Odanın etrafı camlarla kaplıydı ve dışarıda, annem ve üzerindeki beyaz önlükten anladığım doktor hararetli bir şekilde konuşuyorlardı. Neden burada olduğumu hatırlamak için beynimi zorladım.En son babam telefonda bir görüşme yapmıştı. Görüşme? Aman Allah'ım bunlar rüya değildi , değil mi? Çünkü görüşmede Ersen Kolejin kabul edildiğimin söylendiğini hatırlıyordum. Sonrası ise karanlık...
Serumun takılı olmadığı elimle , yüzümdeki oksijen maskesini aşağıya kaydırdım ve derin bir nefes aldım düşmek için çabalayan gözyaşımı serbest bırakarak. Ben.Ersen.Kolejine.kabul.edilmiştim!
"Ersen kolejine kabul edildim..."
Bir dakika, ben az önce konuşmuş muydum?
Hemen yattığım yerden biraz daha doğrularak boğazımı temizledim. Neler oluyordu gerçekten?
Az önceki ses benden mi çıkmıştı?
Tekrar denemek için derin bir nefes aldım ve yanan boğazımı umursamayarak konuşmaya çalıştım.
"An-ne!"
Evet!!! Oluyordu, konuşabiliyordum.Ama..ama nasıl olmuştu bu?
Kapının hızla açılmasıyla endişeli bir çift gözle karşılaştım. Uyandığımı farkeden annem ve Doktor hızla odama girmişti. Tekrar tüm gücümü topladım ve, "Anneee!" diye haykırdım...
"Kızım s-sen , sen anne mi dedin az önce?" dedi çığlığımı duyan annem heyecanla ve ağlayarak.
"Evet anne, ko-konuşabiliyorum."
"Kızım, canım benim...Ahh kuzum, o kadar korktum ki..." diyerek sarıldı annem bana.Bir yandan da saçlarıma öpücükler konduruyor ve kokumu içine çekiyordu.
"Tahminlerimiz doğru çıktı hanımefendi...Kızınızın uğradığı şok, tramvanın etkisini ortadan kaldırdı...Geçmiş olsun küçükhanım,sandığımdan daha güçlüymüşsün...Nadir olan vakalardan birine yakalanmana rağmen kısa sürede atlatabildin..."
"T-teşekkür ederim efendim." dedim kendimi yormayarak.
Tekrar konuşabilmek...Ses tonumu bir daha hiç duyamayacağımı sanıyordum.Ama oldu...Gerçekten oldu...Her nekadar bana hâlâ gerçek değilmiş gibi gelse de, bu defa gerçekti. Konuşma yetimi geri kazanmıştım...
"İzninizle son tetkikleri yapmam gerek." diyen doktor,bana doğru ilerlerken annem de benden ayrılarak gözyaşlarını sildi. Elindeki ışıkla ağzımı açmamı isteyen doktor boğazımı kontrol etti uzun süre...Bir ara gerçekten biraz daha bakmaya devam etseydi iç organlarımı bile görebileceğini düşünmüştüm ama yaşadığım mutluluğu bozmamak adına birşey demedim.
![](https://img.wattpad.com/cover/19398558-288-k600925.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ღ Hayallere Dalış ღ
Novela Juvenil"Bazen bitmek bilmeyen dertler yağmur olur üstüne yağar.Ama Unutma ki, Rengarenk Gökkuşağı Yağmurdan Sonra Çıkar." Hayallerinizi gerçekleştiremediğiniz zamanlarda psikolojiniz öylesine çokerki sanki yaşamanın Bir Anlamı Kalmaz ... Ama belkide hayall...