3. BÖLÜM ; "Kurtarma"

301 42 32
                                    

Dar sokakta o çöp tenekesinin yanında ayaklarımı karnıma kadar çekip yüzümü de kollarımla kapatıp öylece kaldım.

Aradan ne kadar zaman geçmişti bilmiyorum. Babam hala da arkamdan beni takip ediyor muydu ? Bilmiyordum. Halam kanlar içinde yerde yatarken bırakmıştım. Öldü mü kaldı mı ? Bilmiyordum.

Köpeklerin çıkardığı uluma sesleri,kedilerin miyavlamaları, gece geç saatlere kadar çalışan arabaların çıkardığı korna sesleri, uğultular, kim olduklarını bilmediğim insanlardan gelen bağrışlar, çığrışlar içinde olduğum yerde uyuya kalmıştım.

Sabahın ilk ışıkları bulunduğum dar sokağı aydınlattığında gözlerimi açıp yavaşça ayağa kalktım.

Babam evde mi ? Değil mi? Bilmiyordum. Ama bildiğim tek şey gidip halama bakmak olacaktı.

Kollarımı havaya kaldırıp olduğum yerde esnedikten sonra yavaş yavaş biraz da korkarak evimin bulunduğu sokağa geldim.

Evimizin kapısının önünde kırmızı ve mavi renkli ışıkların sürekli yanıp söndüğü polis arabası, ambulans vardı. Kapının önünde daha önce göremediğim insanlar kendi aralarında bir şeyler konuşuyorlardı.

Sokağın başından olanları izlerken polisler elinde kelepçeli olarak babamı çıkardılar. Babamın yüzüne baktığım da dün akşam ki siyah kedinin pençe izleri fark ediliyordu. Başını eğmeden çıkıyordu kapıdan. Sanki yaptığı gurur duyulacak bir şeydi.

Ardında da sedye içinde beyaz örtü ile üzeri örtülmüş birini çıkardılar. Babam polis arabasına binerken beyaz örtünün kırmızı kan rengi ile boyanmıştı.

Ne olduğu konusunda akıl fikir veremesem de polis arabası ve ambulans siren sesleriyle evimizden ayrıldılar.

Yavaşça kalabalığın yanına yaklaştım. Kulak kabartarak konuştuklarını dinliyordum.

- Adamın çok güzel karısı vardı. Karısını doğumda kaybedince kendini içkiye verdi. Kendi kızını tanımaz oldu. Kız kardeşi olanlara bakıyordu. Ama onun sonu da kötü oldu. Küçük kız da kayıp dedi. Saçları sarı, orta yaşlarda olan bir kadın.

Yanındaki siyah saçlı, hafifçe şişman,kırmızı renkli,çizgili kazağı olan kadında başıyla onayladı.

- Adamı kesin hapse mahkum ederler. Kız kardeşi de belediye görevlileri tarafından akrabası yoksa kimsesizler mezarlığına gömülür. Kayıp kız da bulununca küçük olduğu için çocuk esirgeme kurumuna verilir dedi siyah saçlı,hafifçe şişman, kırmızı renkli, çizgili kazağı olan kadın.

Kadınların konuşmalarından halamın öldüğünü anladım. Babam da hapse mahkum edilecekti. Edilmese de kesin beni yanında istemezdi. Istese de ben gitmezdim beni yine öldürmeye kalkardı.

Artık babamı hayatımdan çıkarma zamanım gelmişti. Insan babasını hayatından çıkarır mıydı ? Onu öldürmek isterse evet çıkarırdı. Babam beni öldürmek istemişti ama merhum olan halam buna engel olmuştu. Ama karşılığında kendi canından olmuştu.

Annem beni yaşatmak için kendi canını hiçe sayıp beni doğurmuş, beni bu dünyada tek seven halam da beni yaşatmak için babamın önüne siper etmiş kendini.

Düşünüyorum da bu kadar insan beni koruyup yaşatmak için uğraşmış ben bunun için değer miyim ? Gerçekten onların canından daha mı değerliyim de onlar ölürken ben yaşıyorum.

Artık babamdan nefret ediyordum. O benim hayatta en sevdiğim insan olan halamı öldürmüştü. Annem ölünce bana annelik yapıp beni koruyan, kendi yavrusu gibi seven kişiyi öldürmüştü.

Mahsumiyet'in Dövüşçüsü (Askıya Alındı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin