12.

794 71 36
                                    

"Devamlı orada." "Her gün tembellik!" "Nereye baksam orada." "Yetişkin biri bile değil!" "Özel bir hayatım yok!" "Bütün gün beni sinir etmek dışında hiçbir şey yapmıyor!" "Beni delirtmeye çalışıyor!" "Yemin ederim!" "Dün akşam bir parti verdi her yerde seksi insanlar vardı." "Mutfak lavabosuna işedi, inanabiliyor musunuz? Kim mutfak lavabosuna işer?"

"O bu evliliği yürütmek istemiyor!"

"O bu evliliği yürütmek istemiyor!"

Danışman Byun büyük bir keyifle bacak bacak üstüne attı ve konuştu. "Harika, tartışıyorsunuz. Bu ne demek biliyor musunuz? Bu evlilik için ikiniz de bir şeyler yapıyorsunuz demek. Aynı bu şekilde devam edin."

¤¤

Bir sonraki danışman randevusuna bir gün kala Jongin, Sehun ve Yixing ile bir parkın önündeki banklarda buluştu.

"Yok arkadaş, ne bu deveyi güdebiliyorum ne bu diyardan gidebiliyorum."

Sehun bir öneride bulundu. "Dava sonuçlanana kadar bende kalsan." Jongin gözlerini devirdi. "Oo süper zeka bir akıllı da sen misin acaba? Bunu yapayım ve Kyungsoo da bu yaptığımı mahkemeye bildirsin değil mi?" Sehun alnını kaşıyarak konuştu. "Bak işte bunu düşünmemiştim." Jongin sahte bir kahkaha patlattıktan sonra hiç gülmemiş gibi sıfır mimik haline geri döndü ve devam etti. "Zaten seni nasıl ve neden avukat yaptılar hala anlayamıyorum." Jongin bunu dedikten sonra hiç beklemediği bir tepkiyle karşılaştı, oturdukları bankta Sehun birden Jongin'in gözüne yumruk attı.

"Avradıyla karşılıklı çiftetelli oynadığımın evladı napıyon?"

Jongin, Sehun kendisine yumruk attığında düştüğü yerden bağırdı ve hızla ihanetçi arkadaşının yakasına yapıştı, herif pis pis sırıtıyordu, sanki dostu değil de düşmanıydı şerefsiz.

"Dostum sakin olsana aptal mısın? Bir bildiğimiz var herhalde. Danışman randevunuz yok mu? Kyungsoo seni dövmüş gibi göstereceğiz işte."

Jongin iki saniye gecikmeli bir şekilde durumu çaktınğında önce Sehun'a okkalı bir yumruk geçirmiş, ardından da alnının ortasından lapçak gibi öpmüştü.

"Haydi koçlar, göreyim sizi. Elini korkak alıştıranın çükü düşsün." Jongin son cümlesini de söyledikten sonra arkadaşları tarafından neredeyse eşek sudan gelinceye kadar dövülmüştü.

¤¤

"Jongin bu halin de ne böyle?" Jongin tıklattığı kapıdan içeri girip ceketinin düğmesini iliklerken onu ağzı yüzü dağılmış halde gören Baekhyun dehşet içinde sordu.

Jongin, Kyungsoo'nun yanağını öperek yanına oturdu ve mahcup bir şekilde cevapladı. "Yalnızca, yalnızca kapıya çarptım Bay Byun." Baekhyun bacak bacak üstüne atarken devam etti. "Şükür ki gören gözlerim ve kapı çarpmasının bunu yapmayacağını algılayabilecek bir beynim var." Jongin gözlerini kaçırdı, bilhassa da Kyungsoo'dan. "Kapı çarptıktan sonra ımm... merdivenlerden evet evet merdivenlerden yuvarlandım." Baekhyun inanmadığını belli eden bakışlarını Jongin'in boynuna tutturulmuş sargılı kolunun üstünde gezdirdi ve ardından konuştu. "Ah, pekala Kyungsoo senin bu durum hakkında bir bilgin var mı?"

welcome to vegasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin