Siyah kolye

320 27 4
                                    

Mutluluk çığlığı atma için bile çok şaşkınım .Zaten diğer insanlar benim yerime de yeterince atıyorlar.Onları dinlemekte yetiyor.Arkadaşlarım.En çok da onlar.Ama bir dakika Cristofer nerede?O da burada benimle sevinç çığlığı atar sanıyordum.

Bütün sesler sustu birden. Çünkü onu görmüştüm. Bana anlayamadığım bir hayal kırıklığıyla bakan Cristofer'in yüzünü.O anda yanımda en çok o olur sanmıştım. Tıpkı herzamanki gibi. Onunla ben hastanadayken tanışmıştık evimizde çıkan yangından beni o çıkarmış. Annemin öldüğü o yangından. İlk pansumanımı bana o yapmış. Annemin gidişine ilk onun omzunda ağladım. Doğum günlerimi ilk o kutlardı . Ve beni evine ilk o aldı. Annemin ölümden sonra kimsem kalmadığı için Cristofla annesi aldı beni yanına.Onlarla büyüdüm . Onlar sayesinde yaşadım, onlar bana annemden sonraki ilklerim oldular. Şimdiye kadar. Beni ilk tebrik eden Cristofer olmadı. Ve beni hiç tebrik etmedi.

Aslında hiç konuşmadık.Okuların açılmasına bir hafta kalaya kadar hiç. Aynı evde benden nasıl kaçabildiğini hala anlayamıyorum. Ama sonunda yakaladım onu. Daha doğrusu o beni.Tarlada çalışıyordum o sıra. Çalışıyordum derken artık o insanlarla vedalaşıyordum. Beni büyüten bana herşeyimi veren . Ailemle. Benin için onlar bavulumu hazılamışlardı. En iyi kıyafetleri,en sevdiğim kitaplarımıve en iyi(en azından onların bulabileceği)büyü malzemeleri.Hepsine ayrı ayrı teşekkür ettim Cristofer'in çalıştığı bölmeye son bir bakış attım ama orada yoktu tarladan çıktım ve veda etmek için ormana gittim kendi Pradison'uma bir baktım.Sırtımı gövdesine dayadım.Böyle duduğum zaman sesini duyabiliyordum sanki.Benimle konuşuyordu.Sihir uygarlığında bu tür şeyler normaldi ama artık Şifacılar yok. Şifacılar iyileştirme büyüleri yapabilen kişilerdir ve aynı zamanda bitkilerle konuşabilirler.Benim ağaçla konuştuğumda doğru değildi elbette benim gibi birinden şifacı olumu hiç. Ama yine de hayel etmek güzel.

-Merhaba Presidom.Nasılsın

-Verity sen mi geldin? Duyduğuma göre sonunda Pradison'na katıldığını duydum.

-Evet, seni bırakıyorum özür dilerim. Bu arada nereden duydun demeyeceğim.

-Bizim aramızdada haberlerşme ağı var.Senin adına mutlu oldum peki yine her temmuzun yedisinde ağlayacakmısın?

Temmuzun yedisi.Annemin öldüğü gün . O gün hiç kimseyle konuşmam. Ya da tarlada çalışmaya gitmem. Kimse buna bir ses çıkarmıyor ama diğer günlerde herkes gibi bende tarlada çalışıyorum.Aslında çalışıyorum denemez. Ben bitkilerin iyileştirilmesi ve sağlıklı ve yeterince büyüleriyle ilgileniyorum .Aslında bütün uygarlık bitkiler üzerinde buyu uygulayabiliyor ama en çok benim büyüme tepki veriyorlar .Bu yüzden benim görevim bitkilerin sağlıklı büyümesi ce sağlıklı kalması Çiftçilik bizim uygalığımızın bu bölümünü en önemli hatta tek geçim kaynağı. Diğer uygarlıkları bilmiyorum ama bizim uygarlığımız üçe bölünmüş durumda:

Bir,mineral madenciliği:Yaşadığımız dünyanın en büyük mineral kaynağı bizim uygarlığımızdadır.Bütün diğer boyutlara mineralleri ve mineralden üretilen sihir aletlerinde tutun da enerjiye kadar hemen her şeyi bizim uygarlığımız yollar

İki,çifçilik:Diğer yugarlıkların aksine biz, ürettiğimiz bitkileri ilaç gibi çok önemli maddelere dönüştürebiliyoruz. Zaten bu yüzden şifacılar hep 5. boyuttan çıkardı. Artık şifacı çıkaramasakta yaptığımız ilaçlar en az onlar kada işe yarıyor

Ve üç:sihirli orman,ne olduğunu ve nasıl oluştuğunu kimse bilmiyor ama 5. sırada olmamıza ramen uygarlığımızda en fazla sihir gücünü barındırabilmemizin sebebi. Ağaçlar tamamen sihirden oluşma ve bir rivayete göre oluşum taşlarının en güçlü taşlarının düştüğü yer.Oluşum taşları hakkında pek birşey bilmiyorum ama bildiğim sınırlı şeylerden biri dünyamızın sihire sahip olmasının sebebi.Dünyamız eskiden sihirden yoksun ve sadece tek bir boyuttan oluşan bir yermiş.Sanırım adına yerküre diyorlarmış ama bir gün oluşum taşları dünyamıza düşmüş ve sihiri oluşturmuş. Ben hala nasıl oluyorda bu büyük gücün en büyük parçalarının burada olabileceğine anlam veremiyorum.

VerityHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin