-"Annee! Ben arkadaşlarla buluşacağım"
-"Arya, Kızım derslerin yok mu senin? vizeler yaklaşıyordu hani?"-"Hocanın verdiği,günlerdir uğraştığımız grup ödevini tamamlamak için son olarak bugün toplanıp bitireceğiz,anneciğim çok geç kalmam"
-"Tamam kızım,akşam olmadan gel,hem babanı bilirsin,benden evhamlıdır".Bilmez miyim üstüme çok düşmesi,bazı zaman baskı altında olduğumu da düşünmüyor değilim hanii.
Saçlarımı rüzgarın kucağına bırakırcasına savurdum, İçi kürk deri montumu üzerime alip,
Siyah botlarımı giydim ve hızla çıktım evden.Arkadaşların art arda araması durumun vahametini gösteriyordu, ki söyledikleri kafeye doğru yol aldım.
Hocanın bize verdiği grup ödevini yapmak için Ortaköy'deki kafede buluşacaktık, adımlarımı hızla atarken,
Seçil'i aradım,
-Canıım,geliyorum ben,gittiniz mi siz?
-Evet tatlım,toplandık kafeye doğru gidiyoruz biz,sen de oraya geleceksin,biliyorsun değil mi hangi kafe olduğunu?
-Evet evet biliyorum hadi görüşürüz tatlım.Telefonu kapatir kapatmaz kendimi Metro'da buldum,
Ortaköy'ün sahile yakın kafesini adımlarken,
bir ses duymuş olacağım ki bu sesYeliz 'e aitti.
ders çıkışı,izmirden gelen bir kuzenini hava alanına bırakıp gelen Yeliz'in sesini duydum
"Arya"
diye çağırıyordu, arkamı döndüğümde o da bulunacağımız yere doğru gidiyordu,
usulca koluna girip, soğuk havanın iliklerimize işlemesiyle,
koşar adım kendimizi kafeye attık,kafedeki kitaplık köşesi dikkatimi çekti ve kitap sever oluşuma tüm sınıf tanıktı.
Gözlerimiz bizimkileri ararken,
Yeliz'in"Aaa sağ köşede oturmuşlar"
diye fısıldamasıyla kendimizi bulundukları masada bulduk.
Biz gelene kadar çoktan başlamışlardı;Merve, Kaan ve Seçil.
Hocanın verdiği grup ödevine Ben,Seçil,Merve,Kaan ve Yeliz'le beraber 5 kişi dâhildik.
Bu grup ödevi 3 gündür koşuşturuyordu bizi
ardından bi an önce yapıp bitirmek istiyorduk ki artık gına gelmişti hepimize.
Aynı semtte oluşumuz işimizi kolaylaştırıyordu,bu yüzden grup çalışmalarında, beşimizin ismi aynı gruba dahil olur.
Merve,Kaan ve Yeliz'in evi 3,4 ev ötede iken,
Seçil'lerin ise hemen yanımızdaki iki katlı görkemli bir evdi.Bu durum;Izmir'den Istanbul'a taşınalı iki ay olsa da benim için büyük avantajdı ,
ilk kaydımı yapmaya gittiğimde okulun koridorunda acele ile yürürken kolumun Seçil'in koluna çarpıp çantasını düşürmesi,
dostluğumuzun başlangıcı olduğuna 40 yıl düşünsem inanmazdım sanırım.
Ona yardım edip çantasını toparlarken bana
"Istanbul'da yeni misin?"
diye sorduğunu sürekli olarak atışmalarımızda hatırlatırım gülünçle,
İzmir, doğup büyüdüğüm yerdi.
Foça'da büyüdüğümden kalabalık bir şehre ayak uydurmanın verdiği zorluk ve çekingenlikle,
her ne kadar aileme"Izmir'de okumak istiyorum"
desemde,
"Istanbul'un eğitim kalitesi yüksek düzeyde,kızım bu hepimiz için iyi olacaktır"
demesiyle lafı ağzıma tıktırmayı başarıyordu,
babamın ordaki kargoculuk şirketi büyütülmeye ihtiyac duyuyordu.
Bu yüzden, Istanbul fikri babam için çok cazipti....
Ilk gelişimizde
kendimi ayrı bir dünyanın insanıymış gibi hissedişime de neden olmuştu tenha yerlere olan bağım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Ötesi
Fiksi RemajaBir Gece düşünün, bütün sevincin, hevesin boğazına düğümlenip ölmek ile yaşamak arasında kalan, kıyının en tenha köşesine yüreğini,bedenini mahkum bırakarak sadece bir vaktin ömründen çalışı gibi ... Hangi "Sır" sonsuza kadar meçhul kaldı ki? Bir...