《13》

152 25 14
                                    

Medya: Ayyaş jungri

Yerim:

''KAYBOLAN OROSPU ÇOCUĞU BURADA OKUMUYORMUŞ!''

''Ne? Nasıl?'' diye sordu Wendy içeriye dalan ikiliye. 

''Basbaya.'' dediklerinde Jungkook da olan gözlerimi onlara çevirdim. Seulgi koşarak yanıma gelip yavaşça bana sarıldı.

''Nasıl oldun Yerim?'' 

''İyiyim. Siz normale mi döndünüz??'' Beni gülümseyerek onayladı. Bende ona kuru bir gülümseme gönderip tekrar sarıldım. Jungkook için endişeliydim ve sarılmak iyi gelmişti.

''Bu okulda değilde ne demek bu arada o çocuğun burada okuduğundan emindik. Buraya giren çıkan yok ki?'' dedim. Beni onaylayan Jimin bağdaş kurarak yere oturdu ve biraz daha soluklandı.

''Okul kayıtlarında öyle biri yok diyor."

Saçmalıktı. Cidden yazar yaşadıklarımızı nasil çözmeyi düşünüyordu merak ediyordum. Wendy de jiminin yanina otururken herkese hitaben konuştu.

"Önce bir Joohyunları bekleyelim de o zamana kadar da uyanır Jungkook." Yanimda bir hareketlenme oldu ve kisik bir ses odayi doldurdu.

"Efendim?" Sevinçle ona dönüp sarıldım ve kokusunun etrafımı sarmalamasına izin verdim.

"Jungkook!" Benimle birlikte yatakta oturma pozisyonuna gecti ve sarilmama karsilik verdi.

"Iyi misin yerim? Çok özür dilerim... çok özür dilerim... gerçekten çok özür dilerim... özür dilerim... özür dilerim..." sayıklarken kafasını okşayarak onu rahatlatmaya çalıştım.

"Şş... önemi yok jungkook. Iyiyim ben." Gerçekten korkmuş görünüyordu. Bir an aynı şeyin benim yüzümden ona olduğunu düşündüm. Düşüncesi bile felaketti. Ben ondan daha kötü olurdum muhtemelen. 

''Pekiii o zaman Joohyunlar gelene kadar size bişeyler hazırlayayım mı? Aç mısınız?'' dedi Wendy. Herkes onu onaylayınca mutfak tarfına geçip bize bişeyler hazırlamaya başladı. Yemeklerimizi yedikten sonra Jungkook bişey konuşmak istediğini söyleyerek beni gruptan ayrı bir kenara çekti. Birlikte yerde bağdaş kurmuş oturduk. Yine bir Jungkook klasikliği yaparak 2 saat konuşmadı ve bakıştık.

''Artık konuşacak mısın?'' Diye bıkkınca sordum.

''Yeri, ben... gerçekten üzgünüm. Bu sana olan,'' elini hafifçe boynumdaki bandın üstünde gezirdirdi.

''benim yüzümden oldu. Özür dilerim.''

''Önemli olmadığı söylemiştim Jungkook. Neden uzatıyorsun ben gerçekten iyiyim.'' diyerek ona gülümsedim. Kafasını iki yana sallayıp gözlerini sımsıkı kapattı ve birkaç saniye öyle durdu.

''Aslında sana söylemek istediğim şey bu değ-'' 

''BİZ GELDİKK!'' İçeri giren Joohyun, Taehyung ve Yoongi üçlüsü ile sözü kesildi. Diyeceği şeyi merak ettiğim için ona devam etmesini söyleyecektim ki Joohyun koşarak bana sarıldı. Ona karşılık verip anne gibi olan kokusunu içime çektim. 

''Yerim bizi çok korkuttun eşek sıpası! Ve sende Jungkook! Kendinizi yormayın bir süre.'' dedi. Onu onayladık. O da devam etti.

''Şimdi bir sürü çaldığımız güvenlik kamera kayıtlarına bakacağız. Biz daha bakmadık sadece flasha attık.'' Bu sefer herkes onu onayladı. 

Flashı benim televizyonuma taktık. Jungkook'un bana bakışlarını hissederken söyleyeceği şeyi hatırladım ama başlayan kamera görüntülerine odaklanıp aklımdakileri atmaya çalıştım.

KNOWİNG~BangtanVelvetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin