《11》

156 31 9
                                    

Medya: Vrene

İrene:

"Ah!.. Ahh... Tae..hyung..."

''Taehyu..ng... nefe-'' diye kaldım. 

Cidden nefes alamıyordum. Gece üstüme düşen Taehyung ile uyanmış onu da uyandırmaya çalışıyordum. Öküz Tae bey bi türlü kalkamamıştı ama. Son bi kuvvetle ittim. Sonunda yanıma onu atabildiğimde nefes alacağımı sanarken ahtapot gibi beni sarmıştı.

Yine solunum yetilerim sıfırlanırken elimin yetiştiği tek yer olan baldırına birkaç kere vurdum. Uyanmayınca çığlık attım ama yine tık yok. Biraz kafamı kaldırıp suratına tükürdüm. Bana mısın demiyor. Yine uyanmadı.

Pes edip kendime biraz yer açtım ve kafamı göğsüne koydum. Burnuma dolan kokuyla mayışmıştım. Büyük ihtimalle uykum vardı. Yoksa bu aptalın vanilya kokusundan falan değildi. Dışarıya bakarsam tahminen saat 4.30 civarıydı. Bunu nereden anladın diye sormayın. Zekiyim ben anlarım.

Son bir çare, kalan tek hareketli yerim olan bacağımla malum yere tekme atmaya çalıştım ama öküz beni o kadar sıkmıştı ki tek yaptığım bacağına sürtünmek oldu ve karşılığında aldığımda mırıldanmayla karışık bir inlemeydi.

Göz devirdim ve kendimi kasmayı bırakıp gözlerimi kapattım. Pislik tae'nin yine istediği olmuştu...

○°○°○°○°○

"Joohyun?"

"Ne var be?!" Diye bağırıp sarıldığım şeye iyice sarıldım. Asla uyanmak gibi bir niyetim yoktu.

"Sen şuan nasıl olduğumuzun farkındasın dimi?" Diye biri kafamın üstünden kıkırdadı. Kaşlarımı çatıp gözlerimi araladım ve birkaç saniye kendime gelmeye çalıştım. Nerde olduğumu anlamak için kafamı kaldırdığımda çığlık atıp kendimi yan tarafa attım.

Tae'nin üstünde ne işim vardı benim yahu?

"Çok tatlısın bebek." Diye gülümseyen tae ile yanaklarımın ısındığını hissettim. Ben, Ben. Bae Joohyun. Kızarmış mıydım?

Kendime sinirlenip ona vurdum ve ayağa kalktım. Biz ne ara mutfak tezgahına kadar yuvarlamıştık bilmiyordum ama baya mutfak tezgahının dibinde uyanmıştım. Aslında ben melek gibi uyurdum ancak bu Tae öküzü kim bilir beni kaç kere ezmişti. 

Tam tuvalete giderken "Bu arada Joohyun çok deli yatarım seni rahatsız ettiysem özür dilerim." Diyen Tae'ye döndüm.

"Evet gece üstüme düştün öküz." Diye göz devirdim.
"Harbi mi?!" Diyen Tae'yi umursamadan kıyafetlerimi alıp  tuvalete girdim.

Rutin işlerimi halledip giyindim. Bugün kamera kayıtlarına bakılacaktı. Yeriler ise o çocuğu arayacaktı. Planlarımı son bir kez gözden geçirip tuvaletten çıktım.

Dolaptan yeşil bir elma aldım ve tezgaha oturdum. Gerizekalı yine uyumuştu. Elmayı yerken ayağımın altındaki Tae'ye bir iki vurdum. Ayaklarımla onu dürterken elmadan sıkılıp kenara koydum ve yerde yatan sinir bozucu çocuğa baktım.

Allah için yakışıklıydı ama garip bir şekilde sinirimi bozuyordu işte. Alarmım çalınca gözlerimi ondan çekip yere inmek için üstüne bastım ve yere indim. Hık bile dememişti öküz. Bu günde ne çok öküz demiştim he.

KNOWİNG~BangtanVelvetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin