Ya gerçekten çok özür dilerim ne deseniz haklısınız. Uzun süre bözlüm atmadım ama bir dahaki bölüm çok geç gelmeyecek (umarım) ve Tony'nin ağzından olcak, söz.
Hatta şu an bu attığım taslağımda kalmasın diye atıyorum. Silsem silemiyorum. Atsam da elle tutulur bi yanı yok. İsterseniz okumayın hiçbir şey olmaz yani sksnnsmj
***
"Hey Steve. Duyduğuma göre zeki çocuklardan hoşlanıyormuşsun?"
Tony, kendince 'flörtöz' sandığı bir bakışla tek elini buzdolabına yaslamıştı. Altındaki pijamalarla en fazla ne kadar çekici olabilirdi bilmiyordu ama yine de, usulca tostunu yiyen Steve'e baktı. Bu arada elini buzdolabından çekmemişti çünkü bilirsiniz, filmlerde oğlan kızı etkilemek için mutlaka bir yere yaslardı kolunu. İster duvar olsun, ister okul koridorlarındaki dolaplar olsun, karizmatik görünmek için mutlaka bu hareket yapılırdı. Tony de en yakın yere elini yaslamak istemişti ki bu da buzdolabıydı. Muhtemelen Bucky az önce kapağını sildiği dolabın üstünde Tony'nin minik elinin izini görse çıldırırdı.
Tony içinde bulunduğu garip duruma bir an alışamadı. Şapşaldı. Ezikti. Bunlar ne biçim hareketlerdi. Tony şapşallık yapmazdı normalde.
i n s a n. h a y r e t. e d i y o r d u.
Tabi Steve uyku mahmuru iken bile alev alev yanıyordu. Şu an üstünde tişört yokken ve altında bol bir pijama varken bile o kadar ateşliydi ki Tony yanlışla parmağını ona değdirdiğinde 'cıss' sesi çıktığına yemin edebilirdi.
Hatta şu an tek eliye, eşofmanının üstünden götünü kaşırken bile gözüne muhteşem geliyordu. Ağzındaki lokmasını bitirmeden "Evet." Diye cevapladı Tony'nin sorusunu. "Zeki insanlardan hoşlanıyorum."
Tony hevesli görünmemeye çalışarak, ki altını çiziyorum ki sadece çalışarak, yerinden doğruldu ve elindeki belgeyi Steve'in gözüne adeta soktu.
"SENİ ETKİLEMEK İÇİN SÖYLEMİYORUM AMA BİLGİ YARIŞMASINI KAZANDIK! yani tamam, Stephen ile beraber kazanmış olduk ama yemin ediyorum en önemli ve zor soruları ben cevapladım."
Tony heyecanlı heyecanlı sarışının tepkisini beklerken yanındaki sandalyeye oturdu. Alacağı tepkinin Steve'in çocuk sever gibi başını okşaması ve "Aferin sana." olmasını beklemiyordu tabiki.
Nasıl yaniydi şu an.
Şoktaydı. Stephen ile beraber o bilgi yarışmasını ezici bir üstünlükle kazanmıştı. Alacağı tepki sadece bu muydu yani? Hatta o kadar ezici bir üstünlükle kazanmışlardı ki çalışkan oldukları her hâlinden belli olan bir kız grubu hiç utanmadan yarışmanın ortasında daha fazla dayanamayarak hıçkıra hıçkıra ağlamışlardı. Tony buna hunharca gülerken Stephen, dur Tony demişti. Onu kınayan bir bakış atmıştı ve gayet insancıl bir şekilde şöyle demişti; 'Biraz insancıl ol, herkesin bizim gibi beyni olmayabilir, düşünsene ya kafanın içinde lanet olası bir boşluk olsaydı?' Sonra Tony onun da en az kendisi kadar pislik ve acımasız olduğunu o an farketmişti. Stephen adeta onun ruh eşiydi. Gözlerinden kalpcikler fışkırtarak yeni kankisi ile beşlik çaktı ve suratlarına en dehşetli ifadelerini takındılar. Ondan sonrası tam bir kaostu. Yarışmanın sonuna kadar adeta insanlara psikolojik bir eziyet çektirmişlerdi. Bu, öğrenciler dinlensin diye verilen bir molada, sırf butona basmaya üşendikleri için sandalyenin kolunu söküp butona kendileri yerine basmaya yarayacak, onlar için küçük ama insanlık için de... evet insanlık için de küçük bir icat yapmışlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i love you 3000 | stony
FanfictionTony Stark dahi bir çocuktu ve bu saçma salak okuldan nefret ediyordu. Ona göre lise başlı başına bir saçmalıktı. Ah, bir de Steve Rogers vardı tabii... Mükemmel çocuk. Ama Tony için bu saçma salak okuldaki en uyuz öğrencilerden biriydi. Kıçının dib...