XERHES'IN İNTİKAMI
Sadece Grekler değil tüm dünya devletleri için Ahameniş imparatorluğunun en tepede ki isminin yani Darius'un ölümü çok önemli bir olaydı. Onun yerine geçecek olan imparator Xerhas da onun gibi bir yol mu izleyecekti. Yoksa daha mı baskıcı olacaktı. Bilhassa Grekler Xerhas'ın babasının yolundan gidecek olması ve Maraton savaşı gibi büyük bir savaş yapacağından şüpheleri yoktu. lakin bunu nasıl ve nerede yapacaktı. Ne kadar ağır bir yenilgiye uğrasalar da sayıca inanılmaz bir üstünlükleri vardı ve Grekler bir savaşa daha hazır değillerdi. Lakin Grek senatosunun ileri gelenleri için bir meydan savaşı en son ihtimal olmalıydı. Bunun için bazı planları vardı ve bu planlarının içinde Artemisia'nın büyük bir rolü vardı. Senato tüm Greklerin ileri gelenleri ile Atina'da bir toplantı yaparak genç ve tecrübesiz imparatora içerde ki hainler aracılığı ile bir mesaj göndereceklerdi. Bunun tüm planı elbette ki Kerilius, Nesterius Temistokles'in de içinde bulunduğu gizli bir konsey biliyordu.
Atina'da kurulan mecliste bulunanlar arasında Atina'nın ileri gelenlerinden gayet yaşlı ve herkesin saygı duyduğu senato üyeleri birer birer söz alarak konuşuyordu. Kerilius kasıtlı olarak ortaya bir söz attı. "Grekler savaş olduğunda kenetlenir ve maraton savaşında olduğu gibi bir savaşçı onlarcasını helak eder. Tecrübeli ve yaşlı imparator Darius'a maratonda verdiğimiz cevap gayet aşikar değil mi? Ayrıca genç imparator toy ve tecrübesiz bizim için onu alaşağı etmek daha kolay olacaktır." Nesterius planladıkları gibi söze girerek "üstad Kerilius sözlerinize maalesef katılmak imkânsız gibi görünüyor. Bizim askerlerimiz ne kadar savaş yeteneğine sahip olsalar da sayı olarak hatırı sayılı bir üstünlükleri var ve genç imparator ilk kez geçtiği tahtın hakkını vermek için, yani kendini halkına ve düşmanlarına ispatlamak için ilk olarak bize saldıracak ve babası gibi binlerce zayiat vermek onu durdurmayacağını düşünüyorum." Dedi ve sakalını kaşıyarak devam etti "ayrıca biz bu savaşın karada olacağından emin miyiz? Biliyorsunuz ki lade deniz savaşında galip geldiler ve 300 kadar bir gemi ile üzerimize gelseler yine onlara yenik düşeceğimizden eminim?" Kerilius " denizde bizi yenemezler onlar denizcilik yönünden bizden daha iyi değiller" Nesterius gülümseyerek senatonun tüm üyelerin güleceği şu cevabı vermişti; "evet bizim denizde ki yeteneğimiz doğuştan lakin galiba gemilerimiz yok denecek kadar az, üç beş gemi ile karşılarında durmamız imkânsız" dedi. Kerilius " o halde dua edelimde maraton savaşı gibi bir meydan savaşı olsun." dedi. Senato'da bulunan ve Ahameniş imparatoruna hizmet eden casuslar bu konuşmaların hepsini Xerhas'a pek zaman geçmeden iletmişlerdi bile.
Xerhas bu konu üzerine konuşmak için bütün Satraplarını ve Ahameniş imparatorluğunun kumandanlarını toplamak için bir yemek tertip edip hepsinin savaş konusunda ki fikirlerini almak için sarayına çağırmıştı. Toplantıya gitmeden önce Artemisia ve Temistokles yine Lucia kayalıklarında buluşmuşlardı. Artemisia Temistokles'in her dediğini iyice dinleyip Greklerin Ahameniş imparatorlunun gazabından korunması için plana harfiyen uyması gerektiğini biliyordu. Yunan senatosu bu gizli görevde Artemisia'ya çok büyük bir görev düştüğünü biliyordu. Bu sebepten Artemisia'ya Temistokles yani Artemisia'nın sevgilisi Dardanus ile haber göndermiş ve ona tüm Greklerin ihtiyacının olduğunu yinelemişlerdi. İki sevgili bu kayalıkta saatlerce dizdize gözgöze durmuş ve sonunda ayrılık vakti gelmişti. Netice olarak çok zorda olsa bir birlerinden ayrılmışlardı.
Artemisia Ahameniş imparatorunun kulağına giden fısıltılar sayesinde onun bir deniz savaşına girmesi için pek uğraşmasına gerek kalmayacağını biliyordu.
........
Xerhes uzun düşünceler ve planlar sonrasında Ahameniş İmparatorluğu bünyesinde ki Satrapları Kumandanlarının görüşlerini alarak ve bunları Grek topraklarında ki casusları ile destekleyerek sağlam temeller üzerinde savaş yolunda ilerliyordu. Savaş öncesi Xerhes Meclisi toplamış ve direk bir deniz savaşı yapacağını karadan yapılacak bir savaşın aylarca sürecek bir mesafeden olabileceğini söyleyerek kendini haklı çıkaracak düşüncesini ortaya atmıştı. Lakin bu fikri ortaya atarken de asıl planı meclisteki Satrap ve Kumandanların aklını tartmak ve hain planları olup olmadığını öğrenmek istemesiydi. Nihayetinde bu fikre karşı çıkan birisi olmuştu. Artemisia söz hakkı isteyerek ayağa kalkıp Xerhes'a dönerek eğilip saygısını göstererek "büyük imparator Xerhes, öncelikle ege sularını ve denizi iyi bilen ve bu kıyılarda doğup büyümüş birisi olarak direk Atina'ya yapılacak bir saldırının sayıca ne kadar üstün olsak ta bizi savunmasız bırakacağını ve en nihayetinde tuzaklara açık olacağımızı düşünüyorum. Grekleri en iyi bilenlerden birisi olarak bunu dile getirmek Babam ve bana değer vererek Karia Satraplığına uygun gören Büyük Darius ve Siz Büyük İmparator Xerhes'a minnetimdir."
Xerhes gülümseyerek bu fikirden hoşnut olduğunu belli etmişti bile, lakin bulunduğu yüksekçe tahttan aşağı inerek iki direğe gerilmiş haritanın başına geçti ve kumandanların birisinin takdim ettiği işlemeli çubuğu alarak Karadeniz etrafından uzunca bir güzergâh belirleyerek çubuğun ucunu en son Atina'ya getirdi. "biz bu yoldan gidecek olursak aylar sürer ve ayrıca savunmasız kalan bir Ahameniş İmparatorluğu kim bilir hangi hainliklere tanık olacaktır" diyerek meclisteki diğer kumandanların ve satrapların çoğunluğunun direk saldırı fikri kah bazı kumandanlar kah bazı satraplar tarafından dile getirildi. Xerhes, Artemisia ile göz göze gelerek devam etti, "ama Karia Satrabı doğru söylüyor, Grekler sürprizlerle doludur. Bu sebepten alternatif bir planım mutlaka olacak, Lakin bunu uygulama esnasında hepiniz göreceksiniz. Sarayımda casus olacağına ihtimal vermiyorum lakin planda birkaç küçük eksiklikler var." Diyerek durumu güvensizlik ortamından çıkarmıştı. Artemisia için hummalı bir çalışma başlamıştı. Çok hızlı bir üretimle Pers Tersaneleri ve ustaları eylül ayının başlarında 600 den fazla gemi üretmişlerdi. Lakin Grek savaş gemilerine göre hem biraz daha ufak hem de detaylı bir çalışma ile yapılmamışlardı. Mühendisliği ve işçiliği ile gemilerin bir Grek gemisi olabilmesi imkansızdı. Manevra kabiliyeti de daha yavaştı. Xerhes tüm ordusu satrapları kumandanları, halkı ve işgal ettiği toprakların asıl sahipleri yenilgiyi kabul eden düşmanlarına dahi bir affedicilik ile işini kolaylaştırma ve dünyaya hükmetme yolunda önemli bir yol kat edeceği inancına sahipti. Babasından gördüğü bu yöntem bir çok savaşı kan dökmeden kazanmanın yöntemiydi. Bu sebepten çevresine çok asker ve bilge toplamıştı.
Mart 480
400 Trireme ve binlerce asker Ege'yi Propontis denizine bağlayan Dardanel geçidi yani Hellespontos'un (bugün ki Çanakkale boğazı) Anadolu yakasında toplanmış Xerhes ve mahiyetinde ki bilgelerin planladığı karşı kıyıya kadar uzanan ahşap bir yol yapmak için keşifler yapılmıştı. Xerhas bu yolu yapma fikrini ortaya atmış ve ahameniş imparatorluğu ve birçok yerden bunu yapabilecek mühendislerden olabileceği doğrultusunda onay alamasa da sonunda Grek Harpolos adında bir mühendise planları çizdirmiş ve bu plan kendisininde aklına yatmıştı. Yüzlerce gemileri yan yana getirerek köprüyü yaz aylarına girerken anca tamamlamışlardı. Grek casusları bu olağanüstü mühendislik karşısında çok şaşırmış ve durumu Grek liderlerine çoktan ulaştırmışlardı. Gerçekten o güne kadar böyle bir dehayı kimsenin kullanmaması hayret verici bir planla karşı karşıya gelen Grekler aynı zamanda yaklaşan savaşa Perslerin ne denli kalabalık geleceğinin alametini de anlamışlardı. Xerhes'ın kudretini göstermek için tüm gücü ile saldıracağı aşikârdı. Lakin senatonun ileri gelenlerinden bazıları savaşmadan teslim olmaları için bunun yapıldığını ve Truva atında tuzağa düşen Truvalılar gibi oyuna gelmemeleri gerektiğini diğer kaybedeceğine bugünden inanmışlara söylüyorlar ve fikirlerini savaştan yana kullanmalarını istiyorlardı. Savaşmadan teslim olmayı aklından bile geçirmeyen Spartalıların ise bu savaşa gönüllü katılacaklarını söylemeye bile gerek yoktu. yunanlıların desteği ile sayıları on bini bile bulmayan yunan askerlerinin hemen hemen yarıdan çoğu savaş meydanında daha önce bulunmamışlardı. Nesterios Sparta Kralı Leonidas'a giderek Grek ordularını himayesine alarak eğitmesini ve karadan Persleri karşılamasını istemişti. Kral Leonidas ise bu durumu değerlendirerek uzun uzun düşünmüş ama ne elide ki Spartalı savaşçılardan oluşan Hoplitler hariç diğer Grek askerlerini savaşa kadar eğitebileceğine inanmıştı nede karşısında ki söylentilere bakılırsa devasa ordunun nereden gelecekleri karşısında bir fikre sahip değildi.
EYÜL 480
Ahameniş İmparatoru sonunda harekete geçmiş ve Dardanel boğazında ki köprüden yüz binlerce pers askerinin karşıya geçtiği ve Grek kıyılarında yüzlerce Trireme ile desteklenerek ilerledikleri haberi Atina'ya ulaşmıştı. Bu durum karşısında Grekler maraton savaşında ki taktiği uygulayacaklardı. Bunun için daha önce maraton ovasında Darius'u hezimete uğratan Sparta askerlerinin savaşta olması yeterliydi. Lakin denizden gelecek saldırıyı durdurmak gerekiyordu ki bu sorumluluğu da Themistokles üstlenmişti. Artık bundan sonrası için Tanrılara iş düşüyordu ki karada Leonidas denizde Themistokles ikiside Grek tanrılarına inancı olan savaşçılardı. Leonidas savaş alanında onları tutabileceği sayının 300 olduğuna kanaat getirmişti bu sayı hem Maraton savaşında ki 6000 pers askerinin karşılığıydı hemde Thermophalae geçidinin fazla kalabalık olduğunda haraket alanının daralacağı ve bu durumda Hoplitlerin savaş düzeninin bozulacağı düşüncesiydi. Leonidas her bir Hoplit'in 100 pers öldürmeden ölmemelerini emretmiş ve onlara sayı kalabalığının dezavantaj olacağını her hamlelerinde mızraklarının ucuna bir pers takılacağını söylemişti. Ölünden korkusu olmayan Hoplitler için tek hedef sadece daha çok düşman öldürmekti.
....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARTEMİSİA
Historical Fictionİ.Ö. 5. yy.da Ege kıyılarında Persler ve Grekler arasında ki o güne kadar eşi benzeri olmayan bir savaşın kaderinde çok önemli bir rol üstlenen efsane kadın savaşçı, ilk kadın amiral Artemisia'nın hayatını konu alan hikaye...