"Peki ama hastane masrafları ne olacak? O çocuk daha üniversite öğrencisi."
Karşımdaki doktor bana şaşkınca bakıyordu. Dün geceki konuşmadan sonra direkt kendimi eve atmış ve bütün gece düşünmüştüm.
Sabaha karşı verdiğim karar ise netti. İlk iş olarak Bayan Byun ile ilgilenen doktora gittim.
"Bütün masrafları ben karşılayacağım fakat.. onun haberi olmayacak."
Doktor iç çekip ayağa kalkarak tam karşımda durdu. Gözlerimin içine derince bakıyordu. "Kim bu çocuk Chan?"
Benim yaratıcım?
"Bilmiyorum."
"Hastanede olanları duydum, seni ben yarattım diye bağırmış sana ve o günden beri onunla ilgileniyorsun."
Colin dışında her şeye bakıyordum odada. Orta yaşlı amerikan doktor gözlerini bana dikmekte diretiyordu.
"Baekhyun hakkında ne biliyorsun."
Gözlerimi diktim bende ona. "Tek çocuk. Üniveriste öğrencisi. 22 yaşında."
"Ailesi?"
Kafamı hayır anlamında salladım. Hemen masasının yanındaki dolaptan bir dosya çıkartıp bana uzattı. "Bayan Byun hakkında bilgiler. Belki işine yarayan bir şey olur."
"Neden bunu bana veriyorsun?"
Colin tekrar iç çekti. "Seni pek yakından tanımıyorum fakat, o çocuğu merak ettiğini biliyorum."
Tekrar dosyayı uzattı bana. Aldım ve hafif baş selamı verip odadan çıktım.
Sabah ki sporum ile beraber kahvaltımıda atladığım için boş asansörde, midemin yardım çığlıkları rahatça duyuluyordu.
Asansörden indikten sonra kendi odamın aksi yönüne, Baekhyun'un odasına doğru adımlamaya başladım.
Kapıya geldiğimde içeride kahkaha sesleri yüzüme tebessüm kondurmaya yetmişti. Kapıyı yavaşça tıklatarak içeri girdim.
Odaya girdiğimde iki kafa bana dönmüştü. Luhan'ın gözleri büyürken Baekhyun mutlulukla bakıyordu. Önlerinde kahvaltılık bir kaç şey vardı.
Birbirimize bakarken konuşma başlatma gereği duydum."Nasılsın?"
"İyiyim. Sen?"
"İyiyim."
Luhan sahte bir öksürükten sonra konuştu. "Ben lavaboya gideyim."
Luhan gittikten bir süre daha kapıda hiçbir şey demeden durdum.
"Dün benden istediğin şey hakkında.." gözlerimi gözlerine diktim. Umutla parlıyordu. "Sadece okuluna odaklan ve anneni doktorlarımıza bırak. Ben her şeyle ilgileneceğim."
Yatağından hızla kalkıp kollarını boynuma doladı. Bu ani sarılmayla şaşkın olmam gerekirken sanki bekliyormuşçasına kollarım hemen beline dolandı.
"Chanyeol.. iyi ki varsın.."
Göremesede gülümsedim. "Baekhyun."
"Efendim Chanyeol?"
"Seansa gelmelisin. Öğrenmem gereken daha çok şey var." Kollarını yavaşça benden çekerken ekledim. "Ya da hatırlamam gereken."
Bana şaşkın gözlerle bakıyordu. Ona tebessüm ettim. Şuan ne düşündüğünü az çok tahmin edebiliyordum. Ona, en sonunda inandığımı için mi yoksa inanmış gibi yaptığım için mi böyle konuştuğumu anlamaya çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psychologist // ChanBaek
Teen Fiction"Küçükken yarattığım hayali arkadaş Park Chanyeol, benim dünyama nasıl gelebildin?"