Yazım hatalarım için şimdiden özür diliyorum. Bu hikayeyi okuyan ve bekleyen herkese çok teşekkür ederim, sizi seviyorum ❤❤
Canım yanıyordu. Sanki bedenim parçalara ayrılıyor gibiydi.
Sehun'a baktım yavaşça. Göğsünü sıkı sıkı tutmuş, sanki oradaki şeyin parçalanmaması için savaşıyor gibiydi.
Luhan..
Onun orada kalmasını istiyordu.
Nefesimin kesildiğini hissettim. Sanki göğsümden bir şey koparılıyordu.
Ellerimle tuttum orayı, hayır, bende Baekhyun'un orada kalması için her şeyi yapacağım!
****
Gözlerimi açtığımda, vücudumda beklemediğim bir ağrı vardı.
Tanrım.. tatil yapan birinin böyle ağrıları olabilir mi?
Tatil mi? Neden tatil yapma gereği duydum ki?
Zihnimde bulamadığım kayıp yapboz parçalarını bir süreliğine siktir ederek yataktan attım kendimi. Duşa gireceğim sırada çalan telefon ile duraksadım.
Hastanenin müdürü beni neden arama gereği duyuyor ki?
'Oh, Chanyeol!'
Benimle böyle samimi konuşma hakkını nereden bulabiliyor ki? 'Buyrun?'
Hafifçe boğazını temizleyip konuşmaya devam etti. 'Bugün ilgilenmenizi istediğim özel bir hasta var. Lütfen erken gelin.'
Telefonun kapatıp iç çektim. Her şeye kaldığım yerden devam etmek zorundaydım. Ne kadar süredir ortalara yoktum hatırlamıyorum ama tek bildiğim, bu tatilin beni epey yormuş olduğu..
**
Arabamı hastanenin otoparkına yerleştirip yürümeye başlamıştım ki, biriyle çarpıştım. Benden bir kafa kısa olan genç kafasını tutuyordu, göğsüme sert çarpmış olmalıydı. Konuşmak için kafasını kaldırmıştı ki, gözleri hüzünle doldu.
Dejavu yaşıyor gibiydim. O gözler.. sanki hüzünle değilde mutlulukla parlamalıydı. Birazdan.. birazdan adımı heyecanla söyleyecek.
"Park Chanyeol.."
Neden heyecanla değil? Neden kırgınlıkla? Neden acıyla? Göğsüme oturan ağırlığı yok edemiyordum. Kalbim.. biri onu deli gibi sıkıyordu! Gözleri, uzun zamandır beklediği şeyi görnüş gibiydi ama hüzün dolu.. Gözlerim sağ kulağındaki işitme cihazına değdi bir kaç saniyeliğine.
"Seni tanıyorum, değil mi?"
Gülümsedi. Ama öyle bir acıyla gülümsedi ki, gözyaşları yanaklarından süzülürken silme zahmetinde bile bulunmadı. Yorgundu.. ah benim küçüğüm, neyi bu kadar bekledin ki sen?
"Tabiki! Beni hatırlamıyor musun?" gülmek için kendini zorladı.. "Biliyor musun?" dedi bana yavaşça. "Bu konuşmayı daha önce yaptık.." sesi sonlara doğru kısılıyordu.
Ona doğru adım attığım sırada gür bir ses duydum. "Byun Baekhyun!"
Byun Baekhyun..
Gelenleri görünce korkuyla arkama saklandı. Peşinden gelen sağlık görevlileri beni görünce yavaşladı. "Doktor Park! Özel hastanızla karşılaşmışsınız." Sinirle arkamda saklanan gence baktı. "Sürekli kaçtığı için peşinden koşmak zorunda kalıyoruz."
Baekhyun'un gömleğimi sıkan ellerini hissedebiliyordum. Karşımda ki iki salağa kızmadan önce ne olduğunu bilmem gerekiyordu.
"Neden hasta?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psychologist // ChanBaek
Teen Fiction"Küçükken yarattığım hayali arkadaş Park Chanyeol, benim dünyama nasıl gelebildin?"