Başlangıç Notu: Zehra, 2. kitap 6. günde yer almamaktadır.
(03.11.2015, Ankara, Ada Hapishanesi)
...
Yüzbaşı Halil ile arada kırılmaz bir camın olduğu bir görüşme odasında bir aradalardı...
"Geldim," dedi Starfell. "İtirafını duyup gideceğim."
"Teşekkür ederim, Umut," diye söze başladı Halil. Yüzü çok solgundu ve konuşurken zorlanıyor gibiydi.
"Bana gerçek adımla seslenemezsin, Öcü," diyerek tepkisini gösterdi ne kadar kırıcı olabileceğini bildiği halde Starfell.
"Evet, artık bir öcüden farklı değilim. Sen de gerçek adımla sesleniyorsun, Starfell," dedi Halil. Kırılsa bile ses tonundan bu anlaşılmıyordu.
"O ismi kendine koyan kendin oldun," dedi Starfell bu sefer. Ses tonunda merhamet kırıntısı bile yoktu. "Düşüncelerinde pişman oldun mu? Burada yaptıklarını sorgulamak için bolca zamanın olmuştur."
Onun hayatta kalmasını sağlayan Starfell'di, ama bunu acıdığı için yapmamıştı. Onun özgürlük adına yaptığı eylemlerinde ne kadar haksız olduğunu ispatlamak istiyordu...
"Son nefesimde bile aynı şeyleri söylemeye devam edeceğim. Vatanım, özgürlüğümdür," dedi Halil. Konuşurken dik durmaya özen gösteriyordu ve kendine güveninden taviz vermiyordu asla. Ama söyledikleri bitince yine eğilmiş pozisyonuna geri dönmek zorunda kalmıştı. Belli ki acı çekiyordu.
"Sana hak verdiğim başka bir konu var asıl ve bu konudaki hatamı sadece sen düzeltebilirsin," diye konuyu değiştirdi Halil, Starfell'e söz hakkı tanımak istememişti...
"Zehra diye tahmin ediyorum. Gerçekten de Nazlı Ulugül'e kız kardeşini musallat etmenin çok dahiyane bir plan olduğunu mu düşündün?"
"Onu daha özgür bırakırsam, sorumluluk verirsem düzelir, biraz olsun normal birisine dönüşür diye ummuştum," diye kendisini savundu Halil...
"Kabul ediyorum. Onu kurtaramayız. Çok denedim, ama başaramadım. Ben bunu yapamam, ama sen yapabilirsin, Starfell. Onu öldürmek zorundayız."
Starfell önce duyduklarına inanmak istemedi, sonra biraz daha düşündükçe dudaklarında oluşan gülümsemeyi durduramadı...
"Zehra'nın artık sayende bir milletvekili adayı olduğunun bilincindesin değil mi? Şu anda tam da halk bize düşmanken bir de bunu yapalım, tam olsun. Fatih'in partisi için çalıştığını sanki bilmiyorum, beni kandırmana müsaade edemem."
"İnan, bunun Fatih'in partisiyle ilgisi yok. Dün neler olduğunu gözlerimle gördüm. Zehra'nın neler yapabileceğini biliyorum, o durdurulmalı," diye yalvarırcasına konuştu Halil.
"Bana benim tek değerlim dediğin günlere ne oldu," diye sesi gelmişti bilinmeyen bir yerden Zehra'nın. Ama bu sesi sadece duyabilen Halil'di ve Starfell'in arkasından simsiyah peleriniyle ve başına geçirdiği aynı karalıkta başörtüsüyle ortaya çıkan Zehra'yı da Starfell göremiyordu. Bu haliyle bir ölüm meleğinden farkı yoktu görünüşte.
"Yaklaşma, Zehra. Ne olur, git buradan," diye bağırdı Halil. Starfell anlam verememişti başta. Etrafına bakındı, ama kimseyi göremedi... Zehra sıkı bir şekilde zihin bağı kurduğu kişilerle uzaktan da temasa geçebiliyordu. Bu vakte kadar sadece bu gücünü ağabeyi ve Starfell üzerinde kullanabilmişti.
"Sana karşı ne kadar öfke barındırdığını bilmiyorsun, ağabey. Bir bilsen, tek kurtuluşun esas olarak bendim ama sen kimlerden medet umuyorsun," diye konuştu Zehra ve Starfell'in sağ yanağına elinin tersiyle dokundu. Starfell bunu hissedebiliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON İNSAN: DELİLİĞİN ZEHRA TONU
Ciencia FicciónSon İnsan evreninde delilik dendi mi ilk akla gelen karakter olan Zehra, aşkının ve tutkunun peşinden deliliğin sınırında savaşını vermeye sürekli devam etti. Öcü'nün kız kardeşi, kendine inandırdığı şekilde Starfell'in ateşli eşi, Anka Takımının he...