❤Bu Bizim MASALIMIZ❤

"Düşmekten Korkmuyorum"

Azra ve Cenk sokağın ortasında sırılsıklam olmuş bir şekilde aynı pozisyonda duruyorlardı.
Azra'nın gülmesi Cenk'in de duygularını ele geçirmişti. Gülmeye başladı.
Azra Cenk'in gülme sesini duyunca kafasını kaldırdı.
Daha sonra kendini toplayıp doğruldu. Ama Cenk'in kollarına tutunmaya devam ediyordu.
Cenk'te çekmemişti ellerini belinden.
Azra belindeki minik çantadan telefonunu çıkardı.
Ekrana düşen damlalar aldırmadan dans ettikleri müziği tekrar açtı ve telefonu yerine koydu.
Daha sonra Cenk'in ellerinden tuttu. Yağmur üzerlerine sicim gibi yağarken ikisi arnavut kaldırımlı taş sokakta el ele dönüyorlardı.
Azra Cenk'i kendine uydurmuş yağmur ve şarkının sesiyle kafasını gökyüzüne kaldırmış dönüyordu.
Cenk'te aynı şeyi yapmak zorunda kalmıştı ama bu ona bu sefer eğlenceli gelmişti.
Şarkı ilerledikçe hızlanıyordular.
Azra şarkıya eşlik ermeye başladı.
A:"Dün seni gördüm rüyamda
Arnavut kaldırımlı taş sokakta
Ah bir dili oldasa bir konuşsa
Anlatırdı masumca seni bana

Öpsem bebek gözlerinden, çok ağlatırlar
Sarsam seni kollarımdan, bir gün alırlar
Sevsem seni doyasıya yıpratırlar
Bir sürü kuru gürültü, parçalar sevgimizi ey kaderr"

Daha sonra başı döndüğü için dönmeyi bıraktı. Ama durmaya hiç niyeti yoktu.
Sırılsıklam olmuştu ikiside.
Şarkı devam ederken Azra Cenk'i tek elinden tutup kendi etrafında döndürdü.
A:"NASIL EĞLENİYOR MUSUN?"
C:"EVET"
Azra'nın topuğu yamulunca oldu olanlar. Cenk yine tam zamanında belinden yakalamıştı.
A:"Bu gün düşmeye meraklıyım"
C:"Biraz dikkat et istersen"
A:"Niye tutmaz mısın beni?"
C:"Tutarım"
A:"Ee o zaman? Düşmekten korkmuyorum... Sen ayağı kaldırırsın çünkü"
Gelsin itiraflar.
C:"BIRAKMAM seni yerde merak etme ama düşüp bir yerini kıracaksın akşam akşam"
Bunları konuşurken hiç konumlarını bozmuyorlardı.
Cenk'in elleri belindeydi.
Gözgözeydiler.
A:"Böyle mi olmalı solmalı sevgililer"
...
Şarkı bitince ikiside yorgunluktan mahvolmuştu.
C:"Artık gidelim mi?"
A:"Gidelim" dedi ve arabaya bindiler, .
İkisininde saçlarından sular şıpır şıpır damlıyordu.
Arabanın içi sıcaktı ama yine de titriyorlardı. Cenk arabayı çalıştırdı ve yola koyuldular.
Arada dönüp birbirlerine bakıp kıkırdıyorlardı.

Yağmurun
Gökyüzünün göz yaşlarının altında
Üstümüzde bulutlarla süslü tavan
Aşkımız ilk defa geliyor dile
Bilmeden, fark etmeden
Atıyoruz ilk adımlarımızı
Korkusuzca...

                         _semasnl01_

Azra'ların evinin önüne gelince durdu Cenk.
A:"Görüşürüz, çok oyalanma hemen git üzerini değiştir tamam mı?"
Cenk gülümsedi.
C:"Tamam, görüşürüz"
Azra inip hızlıca eve girdi. Cenk girdiğini görünce devam etti yoluna.
Azra anahtarıyla kapıyı açtı.
Yavaşça merdivenlere yöneldi.
Annesinin sesi çıkmıyordu.
Yavaşça salona girdi.
Aliye Hanım salonda koltukta uyuya kalmıştı.
Azra bunu fırsat bilip odasına gitti ve hemen duşa girdi. Sıcak suyun altında ısındı.
Daha sonra çıkıp üzerine pijamalarını giyinip saçlarını kuruladı.
Sonra odadan çıkıp annesinin yanına gitti. Yavaşça uyandırmak için dokundu koluna.
A:"Annee annee..."
Aliye Hanım gözlerini açtı.
Al:"Azra, geldin mi kızım?"
A:"Yok yoldayım"
Al:"Aneyle dalga geçilmez"
A:"Tamam tamam. Az önce geldim, üzerimi falan değiştirdim"
Al:"Benim de içim geçmiş, sabah erken uyanıyorum ya. Ee nasıl geçti doğumgünü?"
A:"Eh işte, bilirsin ben pek sevmem"
Al:"İyi yorulmadın mı sen?"
A:"Çoookkk"
Al:"Kalk o zaman git dinlen"
A:"Tamam iyi geceler" dedi ve annesini öpüp odasına gidip kendini yatağa attı. Allah'tan yarın dersi azdı.
...
Azra kulağını kanatacak şiddette olan alarmın sesine bir güzel sayıp kalktı ve susturdu.
A:"Her sabah her sabah senin sesinle uyanmak zorundamıyım ya" diye diye banyoya girdi. Boğazları hafiften acıyordu.
Daha sonra çıkıp dolabını açtı.
Kalın bir şeyler seçip giyindi.