❤Bu Bizim MASALIMIZ❤

Mardin

... 1 Ay Sonra...
Azra okulun bitmesinin verdiği huzurla yatağına yattı. Yarın erken uyanmak zorunda kalmayacaktı.
Ders yoktu, bitmek bilmeyen ödevler şimdilik yoktu. Sevdiği adamla kurduğu tatil planını geldi aklına. Önce Antalya'ya gideceklerdi oradan da Mardin'e. Nişanlısını ailesiyle tanıştırma zamanı gelmişti. Bu saatten sonra bir şey diyemezlerdi zaten. Tam lambasını kapatmıştıki gelen mesaj sesiyle geri açtı ve telefonunu aldı.
Gargamel😀 (Uyudun mu?)
(Tam uyuyacaktım)
Gargamel😀 (Azra yarın yola çıkalım mı?)
(Yarın mı?)
Gargamel😀 (Evet)
(Acelemiz ne?)
Gargamel (Baş başa olalım istiyorum, hemen)
Azra gülümsedi.
(Bütün gün birlikteyiz, hem tatilde Melis, Arda ve Damla da bizimle olacak unuttun mu?)
Gargamel😀 (Bizimle gelicekler diye sürekli yanımızda olacak halleri yok ya, yarın akşam yola çıkıyoruz hazırlan)
(Sabah kahvaltıya gelirsin konuşuruz)
Gargamel😀 (Tamam gelirim sabah)
(İyi geceler o zaman😘)
Gargamel😀 (İyi geceler)
Azra telefonu bırakıp uyudu.

Sabah gelen tıkırtılarla gözlerini araladı. Be olduğunu anlamadı. Kalkıp terliklerini giyindi. Cama gelen taşla kaşlarını çattı.
A:"Bu ne ya!"
Camın önüne gelip durdu.
Sonra sinirle açtı.
A:"Ne olu-... Cenk?"
C:"Günaydın sevgilim"
A:"Günaydın da ne yapıyorsun? Camımı niye taşlıyorsun deli misin?"
C:"Eski Türk filmlerinde oluyor ya adam kadının camına taş atıyor, evdekilere gizli gizli konuşuyorlar"
Azra güldü.
A:"İyi de bizim evde kimse yok ki. Annem işte hem biz nişanlıyız Cenk"
C:"Doğru. İyi aç kapıyı ağaç oldum burda"
Azra gülerek camı kapatıp aşağı indi ve kapıyı açtı.
Cenk elindeki çiçekleri Azra'ya verdi yanağından öptü.
C:"Böyle daha iyi"
A:"Evet evet"
İçeri girdiler.
C:"Hazırlan gidelim"
A:"Nereye?"
C:"Babaannem bekliyor, kahvaltıyı konakta yapacağız"
A:"İyi de biz başbaşa yapacaktık"
C:"Ara söyle babaanneme ben karışmıyorum"
A:"Ha gidiyoruz yani"
C:"Yani... Babaannemin söylenmesini çekemem valla. Zaten bir haftadır gelmiyormuşsun sitem edip duruyor"
Azra çiçekleri suya koyarken bir yerden de Cenk'e cevap veriyordu.
A:"Nefes alacak zamanı bile zor buluyorum ne yapıyım, tamam gidelim ben de özledim zaten. Şimdi arkamdan 'yüzüğü taktı rahatladı' demesinler"
C:"AA babaannem der mi öyle bir şey?"
A:"Bilmem... Der mi? Diye bilir niye demesin?"
C:"Demez, seni benden çok seviyor"
A:"AA! Bir sorun mu var Cenk?" dedi hafiften sinirle.
C:"Yoo... Ne sorun olacak hayatım ben öylesine şey ettim"
A:"Allah Allah! Tabi sevecek ben onun hem torunu hem geliniyim"
C:"Ben de dış kapının dış mandalıyım çünkü"
Azra güldü ve Cenk'in yanına gitti.
A:"Aaa hiç olur mu sen benim sevgilimsin" dedi elini yüzüne koyarak.
C:"Başka neyinim?"
A:"Nişanlım... Sevdiğim adam, ilerdeki kocam,ruh eşim-"
Yüzleri birbirine yaklaşırken Cenk'e mesaj geldi. Cenk içinden sövüp telefonu çıkardı cebinden.
'Arda!' (Abii açızz sizi bekliyoruz)
C:"Ha ben de diyorum kim bu salak!"
A:"Dur tahmin edeyim Arda" dedi gülerek.
Sonra kapıyı çekip çıktı ve arabaya geçtiler.
Konağa geldiklerinde herkes bahçe masasında onları bekliyordu.

A:"Günaydıın"
F:"Nerdesin sen hayırsız"
Azra Feride Hanımın yanına gitti.
A:"Biliyorum gelemedim ama çok yoğundum final zamanı falan. Özür dilerim"
F:"Ay bi de özür diliyor, kızım tamam çok da kızmadım yani geç otur"
S:"Ben de burdayımm"
M:"Ahahah anne ya"
A:"Nasılsın Serap teyze"
S:"İyiyim, koşuşturuyorum işte öyle"
Ar:"Sizi bekleyeceğiz diye açlıktan ölecektik"
C:"Yeseydin Arda!"
Ar:"Ne kızıyorsun?"
C(kısık sesle):"Münasebetsiz!"
Ar:"Aa?"
A(kısık sesle):"Ceenk!"
...
Kahvaltı devam ederken Cenk söze girdi.
C:"Biz bugün gitsek mi?"
M:"Tatile mi?"
C:"Evet"
F:"Aceleniz ne yavrum"
A:"Ben de aynısını diyorum ama... Anlamıyor ki"
Ar:"Önce Mardin'e gitsek"
S:"Niye?"
Ar:"Bilmem daha iyi olur"
A:"Olabilir, önce Mardin oradan Antalya geçelim"
M:"Evet hem istediğimiz gibi kalırız, şimdi önce tatile gitsek onlar bizi bekliyor olacak. En iyisi mi önce Mardin'e gidip sonra rahat rahat tatile gitmek"
C:"Yok ya"
S:"Bence de öyle yapın. Önce bi elini öp oğlum büyük kaynananın" dedi gülerek.
A:"E yanii"
Ar:"Biz şimdi Dila Hanım ile dünür oluyoruz... Vay be"
C:"Bide sorun çıkarıyorlarmış"
A:"O biraz zor, babam büyük rest çekti. Ses çıkaracaklarını sanmam"
F:"Siz güzelce gidin görevinizi yerine getirin dönün, ama sağlam dönün yani"
Ar:"Döneriz"
F:"Arda çocuğum sen de Damla ile olan arkadaşlığına dikkat et aman diyim başını belaya sokma"
Arda öksürdü.
Ar:"T-Tamam da şimdi niye böyle dedin"
F:"Oğlum sizin aranızdaki ilişkinin arkadaşlıktan öte olduğunu görebiliyorum  Mardin'den biri görürse pek iyi olmaz, hele de babası Vedat Bey"
C:"Yazık sana Arda" dedi gülerek. Azra ve Melis de gülüyordu.
Ar:"Tabi sen kızı ne yaptın ettin aldın gül, babaanne sen de gelsene Mardin'e"
F:"AA o niye?"
Ar:"Kız istemeye"
F:"Olduu sen daha fazla saçmalamadan ben kalkıyım Arda'cım, şirkette işlerim var size afiyet olsun"
S:"Hadi o zaman birlikte çıkalım anne" dedi ve kalktı.
Ar:"Biz Damla ile evlensek ya"
C:"Oha oğlum yavaş, saçmalama!"
Ar:"Tabi senin için ne var ki aldın izni rahatsın. Azra amcan vermez, yok kesin vermez"
A:"Abartma demeyi çok isterdim ama bilemedim şimdi. Bizim ailede kız çocuklarına fazla değer verilir o yüzden kolay olmaz"
Ar:"Seni verdiler ama"
A:"Sen beni ne karıştırıyorsun"
C:"Sen yengeni ne karıştırıyorsun oğlum, onu bana vermeyeceklerde kime verecekler. Ama Damla'yı sana niye versinler?"
A:"Yenge ne ya!"
C:"Yenge; abi, dayı ya da amcanın eşi demek canım"
A:"Hadi ya! Bak söylediğin iyi oldu gerçekten hiç bilmiyordum!"
M:"Herkeste de bir Mardin'li sevdası, anlamadım ki"
Ar:"Güzeller de ondan"
C:"Çç, güzel yüreklilerde ondan"
M:"Abim 1 Arda 0"
Ar:"Melis sen git baksana biz evde miyiz?"
M:"Ha-ha-ha... Espri mi yaptın sen!"
C:"Melis bu seninle çok mu uğraşıyor söyle bana çekiyim kulaklarını abim"
M:"Yani ama ben hallediyorum sen merak etme"
Ar:"Daha beterini yapıyor merak etme, Feride sultana gidiyor tabi doğal olarak canım okunuyor, ben zaten tövbeliyim bir daha bulaşmayacağım"
A:"Ahahah"
C:"Sen bunları bilmezsin Azra bunlar kedi köpek gibi yerler birbirlerini, küçükkende böylelerdi. Birinin ak dediğine diğeri kara derdi, bazen ben de katılırdım aralarına. Melis de hep uyanıklık yapar babaanneme kaçardı sonra biz Arda ile yerdik terliği tabi, Arda da hep kafasına yedi garibim ondan böyle oldu"
Arda hariç herkes gülüyordu.
Ar:"Komik mi?"
A-C-M:"EVET"
Ar:"Ben gidiyorum ya, size afiyet olsun" dedi ve kalktı.
C:"Saçmalama oğlum otur şuraya"
Ar:"Damla'yı almaya gideceğim"
C:"Ha tamam iyi git"
A:"Biz de kalkalım madem bugün gideceğiz bir alışverişe çıkalım. Mayo falan alalım"
M:"Evet, evet"
C:"Mayo?"
A:"Hıı"
M:"Abi yine başlama"
C:"Olmaz! Mayo neymiş ya"
A:"Denize girilirken giyinilen giysi canım"
C:"Aa bak ya! Azra başka bir şey giyseniz"
A:"Hee oldu. Denize elbiseyle girelim ne dersin? Hem ben Şile de gitmiştim mayo şimdi niye sorun oluyor ki?"
C:"Orda evin havuzundaydık ve benden... Yani bizden başka kimse yoktu"
A:"Ee yani? Bana bak eğer bu saçmalığı yapar giydiğine karışırsa seni... Düşün artık, en nefret ettiğim zihniyet"
M:"Oh be sonunda, konuş Azra konuş"
C:"Sizin mayo giymenizde hiç bir sakınca yok da şimdi patavatsız dolu her yer ben birine dalarım tatilimiz mahvolur diye diyorum"
A:"Hiç bir şey olmaz"
C:"Tamam öyle olsun"
A:"Bu kadar uzatmaya gerek yok"
M:"Oha ya bu kadar basit mi? Ben senelerdir ne çekiyorum"
C:"Abartma Melis abartma"
M:"Yalan mı? Tepemde dikiliyordun"
A:"Sen de üzerin çıplak dolaşmasın o zaman, ne o kaslar ortada, hayır yani gövde gösterisine ne gerek var?"
C:"Tişörtle mi giriyim denize?"
A:"O zaman konuşmayacaksın!"
C:"Tamam ya"
Azra elini uzattı ve Melis çaktı.
M:"Abi bizi alışveriş merkezine bıraksana"
C:"Taksi denilen bir şey var bilmem hiç kullandın mı?"
A:"Kim uğraşacak taksiyle sen bırak"
C:"Ama benim işim var"
A:"Seni benden daha önemli ne işin olabilir acaba?"
C:"Tamam, tamam yeter ki siz susun"
Melis ve Azra Cenk'i de alıp alışverişe çıkmıştı.