#5

1.2K 53 80
                                    

Arkadaşlar bu bölümler biraz kısa çünkü hemen olaylar gelişmiyor. Olaylar gelişmeye başlayınca baya uzun olucak merak etmeyin.

İnstagram: y6gmur
Sormak istediğiniz soruları dm'den sorabilirsiniz takipleyin beni leöfjsjdjd

¦¦¦

Bilinmeyen: Ellerini o orospu çocuğunun üzerinden çekmezsen ikinizi de sikerim.

Annabel: Karşıma çıkamayan bir korkaksın. Benden uzak dursan iyi olur.

Bunları yazmamın sebebi tamamıyla onu deli gibi istediğim içindi. Ona bağlanıyordum ve her akşam onunla uyumak istiyordum. O ise tehlikeli ve kim olduğunu bilmediğim birisiydi. Belki katildi, belki tecavüzcüydü.

Hey, katil olduğu kesindi.

Derin bir nefes verip mesajını bir kere daha okudum. Yaparım diyorsa yapardı. Küçük ergenler gibi zıtlaşmayacaktım. Şimdilik.

Jackob'dan ayrılıp gitmem gerek diye birkaç şey zırvaladıktan sonra evin yolunu tutmuştum.

Çok geçmeden bahçeme girdiğimde arka bahçemdeki salıncağın sallandığını duymuştum. Büyük ihtimalle kedidir diye düşündüm ancak miyav sesleri falan duymuyordum. Eğer şimdi gidip bakmazsam gece boyunca aklım orada kalacaktı ve korkudan altıma edecektim.

Arka bahçeye yürürken evimin yanındaki aydınlatıcılar sayesinde yolumu görebiliyordum. Bahçeye ulaştığımda karşıma çıkabilecek her türlü şeye hazırlıklı olmaya çalışıyordum. Farkında olmadan telefonumu sıktığımda mesaj gelmişti. Telefonumu açıp mesaja baktığımda kimin olduğunu anlamam uzun sürmemişti.

Bilinmeyen: Oyun oynamak ister misin Annabel?

Korkudan olduğum yere sindiğimde ensemde bir nefes hissettim. Çığlık atıp arkama döndüğümde arkamda kimse yoktu. Ağlamaya başlamamak için kendimi çok zor tutuyordum.

"Lütfen git."

Sesim korkmuş ve yalvarırcasına çıktığında küçük bir kediden farksızdım.

Bilinmeyen: Oynamak istemiyor musun Annabel?

Telefonumu kapatıp evime girmek için hareketlendiğimde aydınlatıcılar kapanmıştı. Olduğum yerde kalakaldığımda çığlık attım.

Gökgürültüsü ve karanlık. Tek korkularım bunlardı.

"Lütfen yapma."

Hıçkırıklarımın arasında konuştuğumda yere çökmüştüm. Kafamı dizime koyup ağlamamı durduramadığımda iki güçlü kol beni kucağına almıştı. Kafamı göğsüne koyup kokusuyla sakinleşmeye çalıştım.

Beni sakince yatağıma yatırdığında gitmek için hareketlenmişti.

"Gitme."

Titreyerek konuştuğumda olduğu yerde durdu. Siyah maskesi ve eldivenleri vardı. Komple simsiyahtı ve bu hali çok çekiciydi. Yanıma gelip kollarını belime sardığında huzur bulduğum yerdeydim.

Belimdeki ellerini tuttum. Eldivenleri çıkarmak için harekete geçmiştim ancak beni durdurdu.

"Tenini hiç görmedim. Bari ellerini göster."

Duraksadığında eldivenlerini çıkarmak için harekete geçmişti. Tenini göreceğim için heyecandan çıldırmak üzereydim.

Bembeyaz teni gözler önüne serildiğinde nefesimi tutmuştum. Parmaklarımı parmaklarının arasına geçirdim ve elleriyle oynamaya başladım.

"Sana korkak dediğim için üzgünüm. Karşıma çıkma dediğim için de. Sana bağlanmaya başlamıştım ve bu durumdan kurtulmak için böyle söyledim."

Kafasını saçlarımın arasına gömdüğünde bu 'anladım' demekti sanırım. Elleriyle oynamaya devam ederken uykuya dalmam çok uzun sürmemişti.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 20, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Black ¬Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin