Ned dün Ejderha Kayası'ndan ayrılmıştı. Birkaç aydır Stannis ve Ned sürekli iletişim halindeydiler. Lyanna neler olduğunu merak etse de Stannis bu konu hakkında kızına bir bilgi vermiyordu. Toplantıda sadece Stannis, Davos ve Ned oluyordu. Bazen Melisandre'de yanlarında oluyordu. Lyanna yine Elena ile odada yalnızdı. Elena Lyanna'nın saçlarını şekillendiriyordu. "Babam bana bir şey anlatmıyor." diye söylenmeye başladı yeniden. Birkaç dakika önce de aynı şeyleri söylüyordu, konu tam kapanmışken yeniden söylenmeye başlıyordu. Elena gülümsedi. "Bu kadar gizli ne olabilir? Babam benden bir şey gizlemezdi." "Bu kez konu ciddi olmalı Prenses." "Ciddi ama konu neyle ilgili. Garip geliyor biliyorum ama tüm bunların benimle bağlantılı olduğunu hissediyorum. Biri seni izleyince hissedersin ya, sanki o odada saatlerce benim hakkımda konuştuklarını hissediyorum." Elena'dan ses çıkmayınca sesli bir şekilde nefes verdi. "Saçmaladığımı biliyorum." "Hayır. Hiç de değil. Belki düşündüğünüz gibidir." Lyanna Elena'nın ses tonundan bir şeyler bildiğini anladı. "Sen bir şey biliyorsun." Elena cevap vermedi. Lyanna yerinden kalkıp Missandei'ye baktı. "Biliyorsun değil mi?" Elena gülümsedi. Lyanna ellerinden tutup onu yatağa oturttu. Her zaman meraklı olmuştu. "Ne biliyorsun. Söyle hemen." Elena sessizce gülerken, "Sana söylemeni emrediyorum Elena. Beni buna zorlama." Elena gülmeye devam edince Lyanna tek bir yol olduğunu anladı. Hızla parmaklarıyla onu gıdıklamaya başladı. "Söyle dedim." Elena kahkahalara boğuldu. "Söylemezsen bunu akşama kadar devam ettireceğim." "Tamam... Tamam söyleyeceğim." dedi kahkahaların arasından, Lyanna durdu ve tekrar yerine oturdu. Elena gözündeki yaşı sildi. Lyanna ve Elena beraber büyümüşlerdi. Birbirlerine sonsuz güvenleri vardı, kardeş gibiydiler. "Benden duymadınız." Lyanna başını salladı. "Hissettikleriniz doğru. Bütün bunlar sizinle ilgili. Ned Stark ve babanız sizin evliliğiniz hakkında görüşüyorlar." Lyanna donakalmıştı. "Ciddi misin?" Elena başını salladı. "Kiminle evleneceğim peki?" "Ned Stark'ın oğullarından biri. Ama kim olduğunu bilmiyorum." Lyanna gülümsedi. Ned'in oğulları hakkında söylentiler duymuştu. Onlar da babaları gibi onurluydu. Büyük oğlu Jon, babasına, Jon'dan küçük olan oğlu Robb ise annesine benziyormuş. Hepsi daha küçük birer çocukken Kışyarı'nda tanışmışlardı. Lyanna orada doğuduktan uzun yıllar sonra babasıyla tekrar Kışyarı'na gittiğinde onlarla tanışmıştı. Onları pek hatırlamıyordu ama çok iyi anlaşıyordular. Bütün gün boyunca kar topu oynuyordular. Jon, Robb ve Lyanna'dan büyüktü. Lyanna Robb'la yaşıt olduğu için daha iyi anlaşıyordu. Küçükken oldukları gibi olmalarını istedi. Eğer hislerinde doğruysa, Jon ona karşı daha ilgiliydi. Robb onunla oyunlar oynardı, Jon onunla ya yürümek ya da konuşmak isterdi. Bazen at binerlerdi. Sıkılınca da kar topu oynarlardı. Ve ona Yürek Ağacı'nın altında verdiği küçük öpücüğü hala hatırlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kraliçelerin Savaşı:Paralel Evren
FanfictionKraliçelerin Savaşı: Tahtın Sahibi kitabının 104. bölümündeki konuşmalardan esinlenerek yazdığım bir kitaptır. ===== Kraliçelerin Savaşı serisinin orijinal senaryosu @sinem_hazal_adlı kullanıcıya aittir. Gerekli izinler alınmıştır, teliflik bir duru...