all those little things || jjk {✓}

0.7

Justin Bieber - Nothing Like Us (Jungkook Cover)

∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆

"İndiniz mi hepiniz? Yoongi say bakayım herkes tam mı?" dedi Seokjin Hoca.

"Hoseok say bakayım herkes tam mı?"

"Lan hoca sana dedi saysana sen." diye karşı çıktı Hoseok Yoongi'ye. Yoongi ise "Pü sana arkadaşlık bitmiş bitmiş, bir iyilik istedik diye gördüğümüz muhallebiye bak."

"Muhallebi?"

"Acıktım galiba Hoşikim ya. Hocam bi yemek mi yesek napsak?"

Danbi bu üçlünün konuşmalarını izlerken Jungkook telefonuyla ilgileniyordu. Kız oğlana göz attı ama çocuk onu görmüyor gibiydi. Danbi yanına yaklaşarak kafasına hafifçe vurdu. "Heyy?? Gezimize geldik, her şey güzel, hava temiz, insanlar da az öyle çok değil. Sorun ne?"

Jungkook hafifçe kafasını kaldırıp kızın arkasında bir yere baktı ve geri telefona döndü. Danbi arkasını dönerek Jungkook'un baktığı yere bakınca Hyesu'nun da geziye gelmiş olduğunu fark etti. "Aha şimdi battık, Jungkook full moralsiz dolaşacak." diye düşündü. Bunun olmasını istemiyordu. Hem kendine hem ona zindan olacaktı yoksa bu gezi.

"Hadi çocuklar kulübeleri yerleşin de sonra yemek yiyelim, saat zaten geç olduğundan bu akşam sadece kamp ateşi yakarız. Bu arada ateşi saat 9 gibi yakarız, yemekten sonra serbestsiniz yani. Aman kaybolmayın, bir de sizi bulmakla uğraşamam." dedi Seokjin Hoca. Danbi küçük el çantasını yerden alırken Seokjin "Pişt yakışıklı! Gel bakalım, oda arkadaşım benim bee!" diye seslendi Jungkook'a. Jungkook şaşkınlıkla kafasını kaldırırken Seokjin çoktan koluyla oğlanın başını sıkıştırarak sürüklemeye başladı. Danbi bu komik görüntünün anında fotoğrafını çekti. Unutulamaz bir andı.

Hoseok ve Yoongi Danbi'nin yanına gelerek bungalov kilidini verdiler. "Şanslı şey seni, git bakalım tek kişilik özel mülküne. Ben de burada Hoseok'un horlamasını dinleyeyim işte."

"Hey! Ben horlamam bi kere." diye karşı çıktı Hoseok.

"Yav he he, yürü hadi. İyi eğlenceler Danbi." diyerek Hoseok'u peşine taktı Yoongi. "Teşekkürlerrr!" diye seslendi Danbi arkalarından. Sonra çantasını alarak 12 numaralı bungalova doğru ilerlemeye başladı. Yan tarafında Jimin ile Taehyung kalıyordu. Öbür tarafta ise Hyesu ve arkadaşı Bayan adını-bilmem-ama-her-hafta-saç-rengi-değişiyor kalıyordu. Danbi küçük kulübeye girerek çantasını köşeye bıraktı. Sadece tek odası vardı. Malum, yemekhane ve tuvalet ortaktı bu yüzden tek oda yetiyordu. Tahta yer döşemeleri ve tavan çok hoş bir hava katmıştı. Solda iki yatak, yatakların karşısında ve kapının yanında pencere, yatakların arasında küçük bir komodin ve odanın sağ tarafında ise bir makyaj aynası ile gardrop vardı. Odanın köşesini de minik bir şömine süslüyordu.

Çok soğuk olduğundan şömineyi yakarak odanın biraz ısınmasını istedi Danbi. Şömineye doğru yürürken yerdeki tüylü halı, ayakkabısına rağmen ayaklarını gıdıklamıştı.

Şömineyi yakıp yatağa oturdu ve biraz telefonuyla oynadı. Yaklaşık kırk beş dakika sonra yemekhaneye çağıran zil sesini duydu ve kalkıp şömineyi söndürerek odadan çıktı.

Yan taraftan çıkan Jimin ile Taehyung'a selam verdi. Gözleriyle etrafı taradı Jungkook'u bulmak için, ama pek başarılı sayılmazdı. Tam o sırada Seokjin Hoca'nın koltuk altına kafası sıkışmış Jungkook'u gördü. Jungkook da onu fark edince "Hocam arkadaşım acil çağırıyor ben hemen bir gideyim siz sonra devam edin izcilik anılarınızı anlatmaya olur mu?" diyerek kurtuldu kollarının arasından.