güneş yavaş yavaş gökyüzüne ilk ışıklarını bahşediyordu.
ilay yataktan kalkıp banyosunda elini yüzünü yıkadı
bu gün izin günüydü ve ne yapacağı hakkında en ufak bir fikri bile yoktu
aslında merkeze gitmeliydi
üzerine asker yeşili bir kazak ve siyah bir pantolon geçirip saçlarını topladı ve odadan çıktı
daha kahvaltıya 1 saat falan olmalı diye düşünüp tekrar odasına ilerleyip okuduğu kitabı alıp bahçeye çıktı
alparslan ise henüz yeni uyanmış penceresini açmıştı ki tam karşısındaki bankta oturup kitap okuyan kıza takıldı gözleri
ve adam o an karar verdi kendi kendine bu kıza yeşilden başka renk yakışmaz diye
ama bilmiyordu kızın maviye olan tutkusunu
bir süre daha öylece kızı izledi
hangi kitabı okuyorsa arada bir gülümsüyor
bazen kaşları çatılıyor
bazen ise hiç düşünmeden elindeki kalemi okuduğu yerin üzerinde gezdiriyordu
omzuna konan el ile hızla arkasını döndü adam
çağrı dostunun nereye baktığını görünce sırıttı
ne var lan neden seslenmiyorsun da dibime kadar giriyorsun
çağrı göz devirdi
5 dakikadır sana sesleniyorum kardeşim
alparslan umursamazca omuz silkti
ne diyorsun sabah sabah
hadi diyorum kahvaltıya gidelim
alparslan kafa sallayıp çıktı odadan
arkasında bir adet sırıtan çağrı bırakarak
kahvaltıya oturduklarında adam karşısında oturan kıza deydirdi yine bakışlarını
kızın mavilerinde huzur bulduğunu hissetti
sanki bıraksalar sonsuza kadar izlerdi bu denizi
aslında sevmezdi alparslan denizleri
ama bu kızın deniz gözleri bu evrene bahşedilmiş en güzel manzara idi sanki
kahvaltı bittiğinde tim bahçede oturmuşlardı
ilay odasında idi ama
savaş konuştu:
aga tatil bu gün ne yapsak
eren düşünür gibi yapıp konuştu:
her zamanki mekanamı gitsek demleniriz biraz
çağrı ve emre onaylarken
cihan, ferhat, ve alparslan onaylamadı.
cihan konuştu alparslana bakarak:
komutanım sizin eviniz vardı sanki burada oraya gidelim mangal falan fenamı olur.
herkesin hoşuna gitmişti bu fikir
alparslanda kafa sallayınca herkes hazırlanmak için ayağa kalkmıştı ki savaş konuştu
ilaycımıda çağıralım bence
alparslan konuştu:
oğlum işi vardır kızın
savaş omuz silkti
sorarım ben
dedi ve ardından koşarak ilayın odasına geldi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NAM-I DİĞER BOZKURT
AcciónO: Bozkurttu. Dağdakilerin adını duyduklarında bile dizlerinin titrediği, kaçacak yer aradıkları Bozkurt. Hayatındaki tek amaç: Vatanı müdafa ve babası; Binbaşı Yiğit Ali Bozkurt'un intikamı idi. Peki siz bu uğurda annenizi bile kendi elleriniz ile...