5. Bölüm

746 44 40
                                    

Annemle nihayet eve gelmiştik,mesafa çok uzun olmadığı için uzun sürmemişti. Gelir gelmez kendimi yatağa atıp bir yarım saat dinlendim ve ders çalışmaya başladım.
Senenin başında olduğum için çalışma isteğim son derece fazla ve motivasyonum yüksekti. Gerçi bir kaç aya annemin beni masaya oturtacağını biliyordum ama hazır bu istek ve şehvet varken değerlendirmek lazımdı.

Saat 12.30 u geçiyordu artık beynimin akışkan bir kıvama geçeceğine kanaat getirince masanın başından kalkıp Eylül'ü aradım. Kız telefonun başında bekliyormuş gibi ilk çalışta açtı."Eylül direkt bana şu Yağız'ı anlatıyorsun kimmiş neymiş hırlı mı hırsız mı?"
"Berfin bro bi sakin ol saat kaç sen Yağız diyorsun."
"Eylül başlatma bro na embesil mısın kızım sen kim bu Yağız anlat bana."

"Ya kızım ne bilem bizim Yağız işte yani soruyorsan sevgilisi yok şu zamana kadar bir kıza pas verdiğini de görmedim ama Yağız iyidir öyle bad boy falan değil adamdır yani hiç bir zaman birini kasten üzdüğünü görmedim iki yıl önce 10. Sınıfta geldi okula ilk başlarda çok soğuktu ama sonra iyi olduğunu anladık Arif" le de sıkı bir arkadaşlık kurdular kardeşim diyor Arif  Yağız'a zaten tenefüslerde vs. sürekli birlikteyiz de sen niçin merak ettin Yağız'ı."

"Ne bileyim o kadar kankam dediklerimle arkadaşmış öğrenmeyeyim mi nedir ne değildir?"
"Öğren canım öğren de yani fazla bir merak ettin gibi geldi. Neyse Berfin kanka benim çok uykum var mağlum yarında zıkkım okul var (hskskksksks birilerine selam olsun o kendini bilir.)
"İyi neyse yat zıbar."
                          ♤

Alarmının sesiyle uyanmamın ardından 20 dk dır yatakataydım ama artık kalkmam lazımdı.
Hızlıca elimi yüzümü yıkayıp üstümü giyindim ve annemin yanına koştum.

Annem bana bir şey söyleyecekken onun yanağını sıkıp domates salatalık bir şeyler alıp koridora yöneldım.

"Anne hemen çıkmam lazım geç kalıyorum okulda atıştırırım tamam ."
"Tamam kızım da içime batıyor böyle aç aç gitmen iki lokma bir şey alsaydın dersler zaten ağır."
Bir şey olmaz annecim ben hallederim sen sıkma canını Esma sultan."
Kapıdan hızlıca çıktım okula vardığımda çoğu öğrenci bahçedeydi ben de sınıfa girdim.
Eylül,Yağız ,Arif hepsi gelimişti. Ben de Yağız'ın yanına geçtim dünden ders programını alıp not defterime yazmıştım ama çıkarmaya eriniyordum.
"Ders ne" diye sordum kafamı ellerimin arasına alarak.
"Coğrafya yani öldük." Dedi Yağız.
Çantamdan defter ve kitaplarımı çıkarıp masaya koydum.

                        ♤

Hocanın sınıfa girmesi derse başlaması ve bitmek bilmeyen konular.

Artık beynimin sıvı hala geçip kulaklarımdan aktığını düşünecek duruma gelmiştim.
Iki dakikaya bir ofladığımdan olacak Yağız bana yaklaştı.
"15 dakika kaldı sabret."diye beni teselli etmeye çalıştı.
Ama ben ve teselli olmak.
Birazdan başıma gelecekleri sezemediğimden
"Size göre 15 bana göre 115."
Yağız ağzını açıp bir şey söyleyecekken hoca bana seslendi ve bununla beraber herkes bana baktı. Tabi yılışık Serkan da.

"Bir sorun mu var kızım neyi halledemediniz."
Deyince "Yok hocam Yağız bir şey sordu da onu söyledim." Diyerek en masum hallerimden birine büründüm.

"Sanırım sen yenisin daha önce görmemiştim seni." Dedi benden bir onay istercesine.

"Evet hocam bu civarlara taşındık."
"Hoşgeldin, o zaman gel bakalım da şu soruyu da sen cevapla" diyerek kalemi bana doğru uzattı.

Evet şu an hocanın bana takmasına tanıklık ettiniz ilgi ve alakanız için sizlere müteşekkirim.

Yerimden derin bir nefes alarak kalktım ve kalemi hocanın elinden aldım. Normalde yapamayacağım şey değildi ama dersi dinlememiştim ama ne yapayım çok sıkıcı anlatıyordu hoca da.

Tahtanın önünde soruyu okudum tamamen bilgi gerketiriyordu,hani bende olmayan, bir Yağız'a bir Arif 'e  bir Eylül' e bakıp bakıp duruyordum .

Sonra Yağız parmak kaldırdı.
"Hocam haberiniz var mı Bursa da kaza olmuş baya da bir yaralı varmış acaba siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz bizi aydınlatır mısınız yani sonuçta kaza Bursa da olmuş kazanın Bursa da olması çok üzücü."

Şu an sınıf yıkılıyordu herkes alttan alttan gülüyordu Arif le Eylül Yağız a şok olmuşçasına bakiyorlardi ama hoca bir şey anlamamıştı sanırım Yağız bunu biliyordu ama sağ olsundu mağlum beni rezillikten kurtarmıştı. Hoca Yağız'ın dersi kaynatmak için bunu sorduğunu düşündü herhalde cunki Yağız'ı geçistirip bana döndü.

Ama ben alacağımı almıştım.
"Seni bekliyoruz kızım yaptın mı soruyu?" Diyerek ima ile bana bu soruyu sordu

Sizce hocam?

Yağız'ın verdiği şıkka göre hızlıca soruyu anlatıp yerime geçtim, tabi hoca şok olmuştu ama çaktırmıyordu.

Yağız'ın yanına geldiğimde yanına yaklaşıp" Teşekkür ederim." Dedim
O ise bir şey değil dercesine göz kırptı bence yapmasın böyle şeyler sonra ben düşecek gibi oluyorum.
Yani çocuğun hakkını verelim yakışıklı hem de bayağı acaba niye kimseye pas vermemiş ki?
Bunu da asla cavabını öğrenemeyeceğim sorular kervanina ekledikten kısa bir süre sonra zil çaldı.

Eylülgil bize doğru  gelip ön sıraya oturdular. Arif konuşmaya başladı.
"Kanka ya nasıl hareketti vallaha iyi kurtardın Berfin'i , sen öyle deyince hepimiz şok olduk gülücem hoca bakacak kendimi tutuyorum ,olmuyo."

"Aynen gördüm seni Arif 'gülmek ve gülememek işte bütün mesele bu.' Der gibi bakıyordun."
Deyince Yağız gülemeye başladı bizde kahkahalarla gülüyorduk.

"Yalnız abi o değil de sen onu söyleyince Serkan 'ın yüz ifadesi görülmeye değerdi çocuk küçük emrah gibi baktı hocaya olayı anlasin diye ama tık yok o da ne yapsın kaderine göz yumdu."

Gerçekten çok eğleniyorduk.
"Abi parmak kaldırırken düşündüğüm tek şey Berfin rezil olmasın dı mağlum bizim Sude  ler aptal aptal hareketlerle her yeni geleni bezdirdikleri için kalktım sonra söyledim hocabir şey anlamadı şaka gibi." Dedi Yağız kinayeli bir sesle.

"Şu  Sude ler derken onlar kim." Dedim merak etmiştim' şu her yeni geleni aptal aptal hareketlerle bezdirenleri.'

Eylül size girdi.
"Ya bro bak şimdi."
Taktı bu kız buraya ya
"Şöyle düşün yuzumde 199 ton fondöten olan hunharca eyeliner
çekmiş yanında  otorite kurabileceği iki salak kız gezdiren ve her gelen kızı kendine rakip görüp zorbalık yapmaya çalışan biri kısacası bad girl. " dedi alaycı bir tonla.

"Merak etme sana bir şey yapamaz." Dedi Yağız

"Niye?" Diye sordum
"Çünkü yanında biz varız cesaret etmez."

"Asıl o yüzden Berfin le uğraşacak." Dedi Arif endişeli bir tonla hiçbir şey anlamamıştım " Ben hiçbir şey anlamadım meden sizinleyim diye bana taksin ki?" Diye sordum

" Bizlesin diye değil Yağız lasın diye"
Ben yine bir şey anlamamışken Eylül imdadıma yetişti.

"Bak Berfin,Sude Yağız'ı seviyor ama Yağız onu sevmiyor sen de şu an Yagiz in yanında oturuyorsun e yani doğal olarak seninle uğraşacak." Dedi daha çok bilimsel bir gerçeği açıklar gibi. Bunu üzerine Yağız elimdeki kalemi bırakıp arkasına yaşlandı.

Çok güzel bir Sude mız eksikti o da hal oldu tam oldu.

Bir Deniz Kızı HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin