Dört- Rüya

73 10 0
                                    

Etrafı göremiyorum, karanlık. Sanırım yine bir rüyadayım. Etraf ateşler içerisinde, bir ses ilerlememi söylüyor bende ilerliyorum. Birkaç dakika sonra küçük bir kız çocuğu, en fazla sekiz yaşındadır. Bana gülümsüyor, birşeyler diyor ama duyamıyorum daha sonra gülümsemesi kayboluyor ve iki karanlık siluet onu kaçırıyor, en grl olmak istesemde kıpırdayamıyorum. En son duyduğum 'bana yardım et' sesi.
_______________________________________
Uyandığımda bana tip tip bakan birçok göz var, etraf yangın yeri gibi kararmış. Oh, tamam bu benim işim.

Siyahlı çocuk bağırıyor, dağılmaları için. Tamam biraz yakışıklı olabilir ama boşverelim. Daha sonra dikkatlice sırtıma dokunuyor ama yüzü rahatlamış ama kafası karışmış bir halde bana bakıyor.

'daha önce bir kartal gözlü olup ta yaralanan birkaç ender insan gördüm. Fakat..fakat senin yaraların nasıl iyileşti? Ateş seni iyileştiriyor olmalı'. Kendi kendine konuştuğunu fark etmem birkaç saniyemi aldı.

Doğruldum. 'hephaistos çocuğu olmalısın veya', tamam biraz mitoloji severim ama onun çocuğu olmadığımı da hissediyorum hani.

'sanmıyorum ben babamı tanıyorum' dedim ona. Bir saniyelik bakışmanın ardından hızlıca kollarını bana doladı ve kendimi biryerde buldum.

Etrafta birçok çocuk koşturuyor, herkes birşeylerle ilgileniyor.

Bense gözlerim açık bir şekilde ışınladığımdan gördüğüm şeyleri sindirmeye çalışıyorum. Gözleri oyulmuş ve kan adan bir kadın bana bağırıyor, benden yardım istiyordu.

Etrafımıza toplanan herkesi fark edebilmem birkaç dakikamı aldı. Bana doğru koşturan bir at adamı fark ettiğimde korkudan titriyordum. Yani size doğru sön süret dalacak gibi gelen bir yarı-at adam gördüğünüzde sizde aynı hissedeceksinizdir.

Bana söylenen şeyleri duymuyorum, kulaklarım uğulduyor. Gözlerim kararıyor, en son gördüğüm siyahlı çocuğun beni kucağına alması ve kızıl saçlı bir kızın bize doğru koşmasıydı.
_______________________________________
Bir kadın, hayır bir genç, hayır hayır bu önceden gördüğüm küçük çocuk. Ah sürekli değişiyor. Üstündeki beyaz elbise eskiden o kadına yakışabilecek dünyadaki görüp görebileceğiniz en güzel şey olabilirken, şuan kir pastan o kadar kararmış ki o loş ışıkta bazen kadının bir parçası sanıyorsunuz. Kadına doğru yaklaşan en iğrenç iki yaratık, iki çirkin dev ellerinde sopayla ona bakıyorlar. Burada nasıl olduğuna ve olduğuma dair bir fikrim yok. 'bize kızın yerini söyle' diye gürlüyor biri. 'bize evanın yerini söyle' daha sonra sanki varlığımı hissetmiş gibi bana dönüyor ve ben gözlerimi yavaş yavaş açıyorum.
_______________________________________

Hestia'nın KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin