"Keşke gitmeseydin birlikte yaşlanırdık"
Kitap gibi adamın şiir kokan sevdiği olurmuş.Onu öyle güzel severmiş ki,romanlar bile kıskanırmış.Pamuklara sarar korurmuş.Her gün papatyalar götürürmüş görüşüne.Çünki en çok papatyalar yakışırmış o şiir kokan adama.Kimseyi hatırlamazken hayatına şiir olan adamı hatırlarmış.Yıllar yıllar önce buluşmuştu satırlarıyla.Doyasıya okuyamadan biti vermişti satırlar.Mutlu sonla biteceğine inandığı masalı kötü sonlu kabusa dönüşmüştü.
Aylarca her yerde aradı onu.Geçdiyi sokaklarda,yağmurdan kaçtığı duraklarda.En azından bir yerlerde görmeliydi onu.Bulsa ne yapardı bilmiyordu.Onu şarkılarda duymaktan,kitaplarda okumaktan,filmlerde anlatılmasından,alkolün spirtinde,çayın deminde hissetmekten sıkılmıştı.Bu yüzden bir yerlerde görmeliydi.Ama bulamayacaktı,bu yüzden delirdi.Ölse bu aşkına ihanet olurdu.Kolay olurdu her şey.Severek delirdi işte daha ne?!
Delirse bile her gün giderdi mezarı başına.Toprağını koklar,güllerini sulardı.Adını bile hatırlamazken,onu bir saniye bile unutmamıştı.Öyle güzel şiir olmuştu ki o adam,ruh olmuştu ona.Ah,o adam nasılda yakışmıştı Taehyung'un aşkına...
Kızı babasını hemşirenin yardımıyla mezar başından ayırmış elinden kayıp giden papatya tanesini babasının ellerine tutuşturmuş arabaya bindirmişti.
"Baba,bu günlük gitmemiz gerekir"
Adam kıza kısa süreliğine bakmış bakışlarını yeniden papatya tanesine çevirmişti.
"Bir gün papatyaya sormuşlar,yapraklarının koparılmasına neden susuyorsun? diye"
Kız şaşkınca bakmıştı adama.Ne demek istiyordu ki?!
"Papatya cevap vermiş,ümitleri olanların ümitleri kırılmasın diye.O da papatya gibiydi kimse kırılmasın diye kendini feda etti biliyor musun?"
Üzgünce camdan dışarı çevirmişti genç kız bakışlarını.Üzgündü.O her kesten daha çok üzgündü.Taehyung ve Jin için üzülen o beş kişiden daha fazla acıyordu canı belkide.Her kes bir şekilde devam ediyordu hayatına.Onlardan başka.
Jiminle Jungkook çoktan bitirmiştiler üniversiteyi.Namjoon baba olmuştu bile.Hoseok ise Koreden Amerikaya taşınmış,hayatına orda devam ediyordu.Yoongiyse yeni evlenmişti.
Hastaneye geri dönmüştüler tek kelime bile etmeden,her zamankı gibi.Taehyung'u odasına çıkarmış,elini yüzünü yıkayıp yatağına uzandırmıştı.Bir bebek misali ilgileniyordu babasıyla.
"Uyuman gerek,baba.Bu gün çok fazla yoruldun.Yemek bile yemiyorsun doğru dürüst.Bu beni çok üzüyor"
Adam cevap bile vermeden gözlerini kapamış hafif tebessüm etmişti.Bu sevdiği adamla buluşma şansıydı.Rüyalarda buluşuyorlardı artık.
Doktor odadan çıkan kızı görünce seslemişti sakince.
"Luna hanım,biraz konuşalım mı?"
"Buyrun doktor bey"
"Babanız,ah yani Taehyung bey hakkında bilmeniz gereken bir şeyler var"
"Ne gibi şeyler anlayamadım?"
Doktor zar zor yutkunmuş nasıl başlayacağını bilemeden devam etmişti.Kolay değildi bu yaralı kızın yaşadıkları.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cafune/Taejin
Fanfic"Saçlarımı okşar mısın biraz?" #taejin Kendime armağan ediyorum...🌛🥀