TTU-14

317 21 71
                                    

Peçeteleri hazırlayın...  Demedi demeyin sonra .d

"Pekala Lisa, bu günlük bu kadar yeterli, sesini daha fazla zorlamanın bir anlamı yok." Taehyung tuşa basıp kayıt odasının dışından bana seslendiğinde kafamı sallayıp kulaklığımı mikrofona astım. Dışarı çıktığımda Jennie'yi koltukta otururken görmek gülümsememe sebep oldu. Yanına gidip kafamı göğsüne yasladım. Kollarını etrafıma dolayıp daha rahat bir pozisyon almamı sağladı. Çenesini öpüp gözlerimi kapattım. Tüm gün ayakta durmuştum ve boğazım ağrıyordu. Ayrıca kulaklarım çınlıyordu ve ağlamak üzereydim. Zamanımız kısıtlı olduğu için olabildiğince fazla kayıt almamız gerekiyordu. "Yoruldum." Saçımı öpüp sırtımda daireler çizmeye başladı. Jennie'ye sarılıp uyumayı her zaman çok sevmiştim ve bu yorgunluğumla birleşince karşı konulamaz bir hal almıştı. "Artık eve gitmeliyiz, dinlenmelisin." Kafamı sallayıp gözlerimi açtım. Taehyung hala kayıtla uğraşıyordu. "Ne durumdayız?" Gözlerini ovuşturup geriye yaslandı. O da en az benim kadar yorulmuştu.

Bütün kredinin şarkıcıya verilmesi bana çok saçma geliyordu çünkü prodüktörler de en az şarkıcılar kadar hatta çoğu zaman şarkıcılardan daha çok çalışıyorlardı. Ve onlara yeteri kadar ilgi gösterilmemesi çok sinirimi bozuyordu. Sıfırdan altyapı hazırlıyor, alınan kayıtlardaki vokalleri düzenliyor ve bunu parçaya uygun hale getiriyorlardı. O yüzden aldığım her ödülde ve her liste başarısında çalıştığım prodüktörlere ve yapımcılara teşekkür ediyordum. "Başım ağrıyor ama sıkılmadım. Sanırım hala iyi durumdayız." Kahkaha atıp ayağa kalktım. "Kendini fazla yorma yarın yine devam edeceğiz." Telefonumu alıp Baekhyun'dan mesajı gördüğümde mesajı Jennie'ye gösterip onun da kalkmasını sağladım. "Ama bitirmek istiyorum." Taehyung çocuk gibi sızlandığında Jennie benim yerime konuştu.

"Tae, gidip uyumalısın gözlerin kıpkırmızı." Taehyung kafasını sallayınca kaşlarımı çatıp gözlerimi ikisinin üzerinde gezdirdim. Ben kabindeyken neler olmuştu burada? "Kız arkadaşın çok kafa Lis-" Taehyung fısıldadığında kaşlarımı çatıp kafasına vurdum. Jennie'nin gülüşünü duyduğunu duyduğumda yüz ifademi değiştirmeden kafamı ona çevirdim. "Çocuğu rahat bırak."

"Bu çocuk milyon dolarlar içerisinde yüzüyor hanımlar." Taehyung omzundaki hayali tozları temizleyip gülümsediğinde gözlerimi devirip Jennie'nin elini tuttum. "Yarın görüşürüz Taehyung." Jennie geriye dönüp göz kırptığında öğürme sesi çıkartıp dışarıya doğru sürükledim. İkisi de güldüğünde gülümseyip yürümeye devam ettim. "Bu çocuğun bu kadar komik olduğundan bahsetmemiştin." Jennie hala gülümserken kafamı salladım. "Kayıtların birkaç tanesini sırf seni sinirlendirmek için baştan aldı." Gülmeye başlayınca kaşlarımı kaldırdım. "Şey yaptı... Tanrım bir dakika..." Kahkaha atmaya başlayınca durup onu izlemeye başladım. "Şu nakarat kısmı var ya-" Ellerini dizlerine koyup derin bir nefes aldı. "Orası aslında kulağa çok hoş geliyordu ama sırf seni sinir etmek için olmamış gibi yaptı." Her zaman yaptığı şey kulağıma ilk defa komik geldiğinde istemsizce güldüm. "Sonra sen sinirlenip kulaklığı fırlattığında gözünden yaş gelesiye kadar güldü ama sen görmeyesin diye kafasını ekrandan kaldırmadı."

"İkinizi de öldüreceğim."

"Ama komikti."

"Hayır, sinirden kafam patlayacaktı."

"Tamam komikti işte." Hala gülmeye devam ederken gözlerimi devirip arabanın anahtarını Jennie'ye uzattım. "Baekhyun inmek üzereymiş, sen kullan ben yorgunum." Kafasını sallayıp anahtarı aldığında vakit kaybetmeden öne oturup kemerimi taktım. Gerçekten feci uykum gelmişti ve kulaklarım ağrıyordu. "Bu gün kayıt aldığınız şu şarkı, geçen hafta seni uyutmayan şarkı mı?" Arabayı çalıştırdığında kafamı salladım. Otoparktan çıkarken Baekhyun'a çıktığımıza dair mesaj gönderip kafamı geriye yasladım. "Ne ara bitirdin sözlerini? Daha hiçbir şeyin bitmediğinden falan bahsediyordun?"

The Truth Untold | Jenlisa.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin