FİNAL

1.5K 52 39
                                    

Merhabalar benim güzel okurlarım. Geçen sene Ocak ayında başladığımız bu serüvene bu gece son veriyoruz. Ben hepinize teşekkür ederim, sabırla bölümleri beklediğiniz için... Oylarınızı eksik etmediğiniz için... Umarım beğenmişsinizdir her şeyi. Ben elimden geldiğince içimde yarım kalanları tamamlamaya çalıştım. Sizlerde beni bu yolda yalnız bırakmadınız teşekkür ederim. Bu bir ayrılık değil bu arada ben buralardayım başka hikayelerde buluşmak üzere kendinize iyi bakın :)

Bu arada ülkemizin karşı karşıya kaldığı durumla ilgili birkaç şeyler söyleyeceğim. Öncelikle hepimize geçmiş olsun ve Allah yardımcımız olsun bu zor süreçte. Güzellerim lütfen bu üç haftalık süreçte mecbur kalmadıkça DIŞARI ÇIKMAYIN. Başta el olmak üzere temizliğinize dikkat edin. Bolca ellerinizi yıkayın ve kolonlayın. Toplu alanlarda elinize değil dirseğinize öksürün, hapşırın. Devletimiz elinden geleni fazlasını yapıyor bizde elimizden gelenin fazlasını yapalım dikkat edelim. Lütfen bu üç haftalık süreçte dikkatli olalım, dışarı çıkmayalım mecbur kalmadıkça.. Tedbir kuldan, takdir Allah'tan. Ben inanıyorum biz bu zor günleri de hayırlısıyla sağlıkla atlatacağız. Esenlikle kalın. :)
*
*
*
*
*
*
*
*
2018

Nefes gözlerini yavaşça açtı.

Elinde bir ağırlık hissedince gözlerini sağ eline indirdi ve intraketi gördü. Acıyla yüzünü buruşturdu.

Gözlerini tekrardan yumduğunda bayılmadan önce gördüklerini hatırlayınca hızla gözlerini açtı.

''Abi.'' Boğazının kuruluğundan dolayı boğazı acımıştı.

Tahir, Nefes'in sesini duyunca eğik olan başını kaldırıp karşısında yatmakta olan karısına baktı. Nefes'in uyandığını görünce seri bir şekilde sandalyeden kalktı.

Nefes, Tahir'i görünce ''Tahir, abim.'' diye mırıldandı.

Tahir, yatağının ucuna oturup karısının sol elini avuçlarının arasına alıp, kokulu bir öpücük bıraktı. ''Nefesim. Güzelim.'' eline minik bir buse daha bıraktıktan sonra kehribar gözlerini çok sevdiği orman gözlerle buluşturdu. ''Nasılsın?''

''Tahir ben yine halüsinasyon görmedim demi? Abim geldi, ben ona sarıldım demi?'' Nefes'in sesi titremiş, gözleri dolmuştu.

Mahkeme salonunda olanların bir rüya olmasından çok korkuyordu. Abisinin bir hayalden ibaret olması ürkütüyordu Nefes'i. Beklenti dolu gözlerle Tahir'e baktı.

Tahir karısına gülümsedi. Karısının elini bir kez daha öpüp oturduğu yerden kalktı. ''Dışarıdakilere haber vereyim.''

Tahir hızlı adımlarla kapıya yollandı ve kapıyı açtı. Dışarıda ona merak ve kaygıyla bakan gözlere gülümseyerek baktı. ''Uyandı, iyi.'' diye bilgilendirdikten sonra sağ tarafında gözleri dolu olan adama baktı. ''Seni bekliyor.''

Tahir kapının önünden sola doğru kayıp adama yol verdi.

''Sen gelmeyecek misin?''

Tahir elini dostça Salih'in omzuna koyup sıktı. ''Abi kardeş hasret giderin siz. Ben de doktora bakayım.'' diye açıklama yaptı.

Salih anladım dercesine kafasını salladıktan sonra kapını kolunu tutup aşağı doğru indirdi. Kapıyı yavaş itip içeri adım attı.

Kapının açılma sesini duyan Nefes, pencerede olan gözlerini kapıya çevirdi.

Salih'in gözleriyle buluşan Nefes'in gözlerinden yaşlar hızlıca aktı.

Salih, büyük adımlarla kardeşinin yattığı yatağın dibine gelip, kardeşinin yüzünü avuçlarının arasına alıp alnına dudaklarını değdirdi.

Umudum TuttuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin