14. Bölüm

1.5K 62 92
                                    

Merhaba canlarım :) öncelikle hayırlı Ramazanlar sevdiklerinizle beraber :)
Beni sabırla beklediğiniz için hepinize çok teşekkür ederim. Desteğiniz için ayrıyetten teşekkür ederim. İyi ki varsınız :) Keyifli okumalar.
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-

''Tahiir, Nefees.'' Asiye mutfağa girdiğinde birbirine sarılan Nefes ve Tahir'i gördüğünde elini ağzına götürüp, bakışlarını yer eğip ''Eee gı bende iyice kaynanam oldum, sizi basıp duruyorum.'' dedi.

Tahir, Nefes'ten ayrılıp onlara bakan yengesine baktı. ''Buyur yengem?''

''İçerde düğün hakkında konuşuyoruz da düğün sizin ya hani belki bir şey demek istersiniz diye çağırmaya gelmiştim.'' dedikten sonra tezgâhtaki tepsiden baklava attı ağzına Asiye. ''Kaynanama söylemeyin ama benden güzel baklava yapıyor, aramızda.'' deyip Tahir ve Nefes'e baktı.

Nefes ve Tahir gülümseyerek kafalarını salladılar. Tahir üstünü başını düzeltip ''Hayde geçelim.'' dedi. Üçü hep beraber odaya geçtiler. Yerlerine oturduklarında Osman Hoca Nefes ve Tahir'e baktı. ''Biz düğünü Eylül de yapalım diyrız ama önemli olan sizin ne dediğiniz?''

Nefes için Eylül ayı uygundu ama Tahir'in düğün mekânı olarak düşündüğü yer Eylül ayı için uygun değildi. ''Aslında ben düğün mekânı olarak hep Pala Dayı'nın yerini düşündüm.''

Mustafa kaşlarını çatıp Tahir'e baktı. Pala Dayı'nın yerini satıyorlardı, orada nasıl düğün yapacaklardı. Sorgulayıcı bakışlarıyla Tahir'e baktı. ''Tahir orayı satıyoruz, unuttun mu?''

Tahir Pala Dayı'nın yerini satılığa çıkardıklarını unutmamıştı, tam tersi hiç aklından çıkmıyordu. Oranın yeri onda ayrıydı. Çocukken bahçesinde koştuğu, salıncakta babasının salladığı, lise zamanlarında okuldan kaçıp geldiği, İdris'le terler içinde kalana kadar maç yaptığı en önemlisi Nefes ve Yiğit'i götürdüğü ilk yerdi orası Tahir için özeldi. Bu yüzden oranın satılmaması için elinden geleni yapacaktı. Babasının emanetine sahip çıkacaktı. ''Unutmadım tam tersi hiç aklımdan çıkmıyor. Bir yolunu bulup orayı satışa çıkarmayacağız. O Vedat'ın borcunu başka bir şekilde ödeyeceğiz.''

''Vedat hapiste olduğu için onunla ilgili para hesapları bloke edildi. Sizin ona olan borcunuz ise mahkemeden sonra alacağı cezaya bağlı ama büyük bir ihtimalle o borç silinir ya da Yiğit'in üzerine olur fakat Yiğit 18 yaşından küçük olduğu, velayeti de Nefes'te olduğu için siz Nefes'e borçlu oluyorsunuz.'' deyip gülümsedi Esma. Bu durumda her türlü Kaleli'lerin borçlarının silineceğini gösteriyordu. Vedat'ın başlarına sardıkları bir bela daha def olup gitmişti.

Esma'nın dedikleri Kaleli'leri mutlu etmiş, hepsinin yüzündeki gülümseme büyümüştü. ''Ben yarın gidip Pala Dayı'ya mekânı satmaktan vazgeçtiğimizin haberini vereyim.'' dedikten sonra keyifle arkasına yaslandı Mustafa.

''Eğer Nefes'te isterse Haziran'da yapalım düğünü.'' dedikten sonra Nefes'e baktı Tahir. Nefes gülümseyip gözleriyle onay verdi Tahir'e. Tahir de gülümseyerek arkasına yaslandı. Her şey istediği gibi yolunda gidiyordu. Çok şükür diye geçirdi içinden.

***

''Haftaya cumartesi siz tekrardan gelip bizden kızımızı istiyorsunuz o vakit.'' dedi Asiye.

''Bu sefer verirsiniz inşallah.'' dedi Tahir ters bir şekilde. Nefes onu bu duruma ikna etse de hala sinirliydi.

Odada bulunan herkes Tahir'den bakışlarını kaçırıp, bıyık altından onun bu durumuna gülüyorlardı. Tahir hariç herkes bu durumla eğleniyor ama Tahir'in deliliğinden korktukları için çaktırmamaya çalışıyorlardı.

Umudum TuttuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin