Gözlerine elvan evrenin tüm güzellikleri, bir göğün kurak yaza su döken rengi. Bir ormanın ahenk ahenk çiçekleri, bir gecenin trilyonlarca yıldız ışığı, bir denizin masmavi koyusu, bir toprağın can kokan taneleri gibi.
Her iç cekișim yokluğuna aciz, her nefes alışım varoluşuna gülünç. Bileklerinde ince uzun damarlardaki kana muhtacım, avuç içine giriftar olasım geldi. Saç tellerine parmaklarımla kıta kıta yurt kurduğum, parmaklarım dolaşsın hep o kıtalarda. Ah! Öve öve hak ettiğini diyemediğim, dokunduğun kusurlu çamurlara bile naat edesim var. Bu en derin içim göğsümden hep sana sehya, bu çığlıkları ellerine dokunmadan nasıl duyururum sana.! Nedir bu ayıbın, yakışır mı sana, seni senden daha çok bilene uzak duruşun.? Gülüşün, günahsız bir ahvalde cennete giren kuşun mutluluğu hissini verir. Yokluğun, kabrin en sancılı ahvaline his verir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VELHASIL
PoetryGelin size aşkı anlatayım. Yazılan tüm şiirler bana aittir, alıntı veya başka bir kitapta yazılması kitap ismi olduğu sürece kusur yoktur. Fakat kitap ismi olmaksızın yazılmasını istemiyorum.. Aski taktirde gereken yola bas vurulur.