Ateşe yalan söylemiştim. Bebeğimizi aldırdığımı söylediğim günden bu güne 1 hafta geçmişti. Hiç istemememe rağmen boşanmıştık ve ben bugün Fransaya gidiyordum. Karnım büyümeden burdan gitmem gerekiyordu. Ailelerimizin boşandığımızdan haberleri yoktu . Bu yüzden ben gidene kadar aynı evde kalmıştık. Bu 1 hafta da Ateşle hiç konuşmamıştım. Zaten Ateş yüzüme bile bakmak istemiyordu. Elbiselerimi , bir kaç kitabımı ve evlilik resimlerinden birkaçını alıp valizimi kapattım. Aklıma gelen şeyle odamdan sessizce çıkıp Ateşin odasına girdim. Kıyafet dolabını açıp içinden bir kaç tane t-shirt aldım. Hepsi onun gibi kokuyordu. Odama geçip 1 tanesi hariç diğerlerini valize koydum . Diğerini de kol çantama koydum. Üzerimi değiştim .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Suyun giyindikleri
Aşağı indiğimde Ateş koltukta oturmuş telefonuna bakıyordu. Valizimi aşağı indiremezdim . Ateş bilmese de hamileydim ve ağır taşımam bebeğimize zarar verebilirdi. 'Ateş?' dediğimde kafasını kaldırdı ama yüzüme bakmadı. ' şeyy valizim biraz ağırda indiremedim . Yardım eder misin?' dediğimde kafasını sallayıp valizi aşağı indirdi. Uçağım 2 saat sonraydı ve benim şimdi çıkmam gerekiyordu. Havaalanına 2 saate anca yetişirdim. ' Ben gidiyorum ' dediğimde sadece 'iyi yolculuklar ' dedi yüzüme bakmadan. Son kez sarılmak kokusunu içime çekmek istiyordum. 'Senden son kez birşey isteyebilir miyim' dediğimde cevap vermesini beklemeden sarıldım. Sımsıkı bir daha hiç sarılamayacakmışım gibi. Kokusunu içime çekip hapsetmek istedim. Ateş de ellerini belime sardığında biraz öyle kaldık. Ondan ayrılıp 'hoşçakal' diyip evden çıktım. Taksi geldiğinde içine binip oturdum. Gözlerimden yaşlar döküldüğünde kendimi tuttum. Artık daha güçlü olmam gerekiyordu. 1.30 saat sonra havaalanına geldiğimde arkama baktım. Sanki arkamdan gelecek gibi hissetmiştim. Uçağa binip yerime yerleştim. Anons yapılıp uçak kalktığında gözlerimi yumup uyumaya çalıştım.
Ateşten...
Bugün Su gidecekti. Gece uyuyamamıştım. Böylelikle sabah da Sudan erken kalkmıştım. Son kez odasına gidip saçını koklayıp öptüm. Zaten çoğunlukla geceleri gider koklar öperdim. Bebeğimizi aldırdığından beri konuşmamıştık. 1 hafta geçmiş ve ben yüzüne bile bakamamıştım. Bu sefer odasından çıkmadan dolabından bir kaç tane t-shirt aldım. O gittiğinde bunlara çok ihtiyacım olacaktı. Odama girip yastığımın altına koydum. Aşağı inip Suyun uyanmasını bekledim. Uyanmıştı ve hazırlığını yapıyordu. Merdivenlerden inerken elime telefonu alıp oynuyormuş gibi yaptım. 'Ateş?' dediğinde ses vermeyip sadece kafamı kaldırdım ama yüzüne bakmadım.'şeyy valizim biraz ağırda indiremedim . Yardım eder misin?' dediğinde kafamı sallayıp valizi aşağı indirdim. 'Ben gidiyorum ' dediğinde zar zor yutkunurken ' iyi yolculuklar ' dedim. Biraz durduktan sonra ' son kez birşey isteyebilir miyim ' dediğinde ne isteyeceğini merak etmiştim. Cevap bile vermemi beklemeden sarıldı. Afallamıştım. Biraz bekledikten sonra kollarımı beline sardım . Kokusunu son kez içme doyasıya çektim. Biraz öyle durduktan sonra ' hoşçakal 'diyip gitti... Koltuğa oturup sakinleşmeye çalıştım ama olmuyordu. Ben onsuz nasıl nefes alacaktım şimdi. Onsuzluğa nasıl dayanacaktım? Yukarı çıkıp Suyun odasına girdim. Yatağına ilerleyip oturdum. İçine derin bir nefes çektim. Etrafa baktığımda hiçbirşey yoktu. Yatağına uzanıp cenin pozisyonu aldım. Yastığına sarılarak gözlerimi kapattım.
Bu bölüm biraz kısa oldu sanki !💜💜 Sizleri öpüyorum muah muah😘😘
