Aşkın doruklarında

24 10 0
                                    

Merhabalar tekrardan biz okunma çok iyi ama keşke vote ve yorum da yapsanız (: Bu bizi dahada hızlı yazmaya teşvik eder neyse şimdiden Sağolun♥ öpüldünüz♥

"Kabuk arayan salyangoz gibiydik ama farkımız vardı çünkü birbirimizi koruduğumuzdan haberimiz yoktu."

Çimlerin üzerinde gökyüzünü izlerken, bir yandan yüzüme düşen yağmur damlalarından kurtulmaya çalışıyor bir yandan kafamı dolduran derin düşüncelerden kaçıyordum. Benim neyimeydi ki aşık olmak. Hem de o marul kafa gibi birine. Ne diyordum ben iyice saçmalıyordum. Yağmur okadar sinirimi bozmuştu ki bir hışımla ayağa kalkıp yağmura saydırmaya başladım hem sövüyor hem de hüngür hüngür ağlıyordum. Sinirlerim gitgide bozuluyordu. İçim yanıyordu.

-Hey... Burası sence ağlamak için doğru yer mi ?

Bu da kimdi şimdi? Hem ağlamamdan ona neydi ki ? Yüzüme en öfkeli bakışımı yerleştirip arkamı döndüm

-Sanane lan it.......

-Yuh ama bu kadar da olmaz ki.

-Emir?! Ne.....ne işin var senin burda!

-Benim en sevdiğim yerdesin ufaklık

-Pardon paşam birdaha gelmeyiz!

-Bu neyin lafı şimdi ne güzel sohbet ediyorduk.

-Ya bi yürü git işine bana bir farklı davranıyorsun ,bir farklı neye inanacağımı şaşırıyorum.

-Şuan ki gerçek halim gerçek Emir keyfine bak derim.

-"Umrumda değilsin Geri zekâlı! " diyerek bulunduğumuz bölgeden uzaklaştım. Hem o kendini ne sanıyordu ki. İçim içimi yiyordu. Acaba arkamdan geliyor muydu ?

-Peşinden geliyorum bunu bil istedim.

-Gelip gelmemen umrumda mı sanıyorsun?

-Daha demin dediğini sesli söyledin ufaklık.

Hay ağzımı ben. Şimdi havalanacaktı işte naptım ben.

-Hadi gel şuraya uğraştırma beni!

-giiittttt.....!!!!ya gelme.

Diyerek koşmaya başladım. Kesin peşimden gelecekti kaçan kovalanırdı yani.

-Oyun mu oynuyorsun? İyi peki nasıl istersen.

Hayır gelmemeliydi. Benden daha hızlı koşuyordu. Onu geçmeye çalıştım daha fazla koştum daha fazla ve daha fazla. Ciğerlerim patlayacaktı. Belki ölümüm böyle olurdu ?

Her şey biterdi. Nefes almak zorunda kalmazdım. Ağlamam gerekmezdi. Korkmam gerekmezdi. İnsanlara mutluymuş gibi davranmam gerekmezdi.
Bunları düşünürken yavaşlamıştım oda fırsattan istifade ederek beni yakalayıp sarılmıştı.Kalbim koşmaktan güm güm atıyordu.

-Yakaladım seni!

-Bırak beni! Kollarından sıyrılmaya çalışıyordum ama kurtalamıyordum. Bir kaç denemeden sonra pes etmiştim.Kendimi onun kollarına bırakarak ağlamaya başlamıştım bile.

-Artık dayanamıyorum. Olmuyo yapamıyorum .Mutlu gibi gözükemiyorum.

-Bırak mutlu olarak gözükme. İlla güçlü olmak zorunda değilsin ki.

-Ama sen hep güçlü olarak duruyorsun.

-Sen beni siktir et bu benim normal halim.

-Marul kafa ?

-Bana şöyle seslenmesen sinir oluyorum da.

-Peki Emir. Sen de bana ufaklık deme ozaman "Berçin" diyebilirsin değil Mi?

-Peki UFAKLIK.

-MARUL KAFA

-Ne diyecektin?

-Şeyy...... Neden bu kadar soğuksun ama bazende çok sıcaksın?

-Ben çok farklıyımdır . Aynı bir bulmaca gibi uğraşırsan çözebilirsin.

-ozaman uğraşamayacağımdan şüphen olmasın

-Artık eve gitsek mi ? Üşümeye başladım.

-Bana bir dans borçlusun sadece bir dans yağmurun altında.

- Peki ama ondan sonra eve gidicez söz Mü?

-Söz! Ufaklık sözü!

Yağmurun altında dans hemde ilk dansım. Başlayalım mı dermişcesine yüzüme baktı.Ellerimi boynuna doladım oda ellerini belime doladı ve dans etmeye başladık. Aynı
Bir Kuğu edasıyla süzülüyordum. Açıkcası içimden öyle geçiyordu.

Dışarıdan nasıl gözüküyordu doğrusu hiç bilmiyordum. Şuan pek de umursamıyordum .ikimizde gözlerimizi kapatmış bedenimizi ve ruhlarımızı salmıştık özgür olsunlar diye.

Emir öztüna etrafına Emirler dağıtan, Emir öztuna benim peşimden gelmiş ve sırf ben istedim diye benimle birlikte aptal gibi yağmurun altında dans ediyordu.Bu anı hiç kimse bozamazdı çünkü bu benim için çok kutsal bir andı.

-Emir nasılsın tatlım ? Ve bu kızda kim? dedi alımlı ve güzel bir kız.

Kızın elini tutmak için kolları belimden ayrıldı. Ne oluyordu? Bu kızda kimdi ve Emir e neden tatlım demişti. Yine mutluluğum bozulmuştu. Ben mutlu olamayacak mıydım?

-Eee.. Berçin ben gidiyorum tamam mı sende hemen eve git üşütme hadi görüşürüz. dedi ve lüx bir arabaya binerek hızla gözden kayboldu.

Yağmurun altında sırılsıklam bir halde kalakalmıştım. Mutluluğumun çalındığına mı üzülsem, Emirin beni yüzüstü bıraktığına mı ?

Yıldızların AltındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin