Yıldızların Altında

kalbi benim için en güzel mezardı.

Merhaba hep sizler için devam ediyoruz sizde bizim için yorum yapın ve voteleyin LÜTFEN. Yazım yanlışı boldur yani boş keseden dağıtmıyoruz şamclslkf.

"Tam benim olmuşken gidemezdi."

"Göklerden bana elini uzat ve kalbine göm beni. Orası benim mezarım olsun."

Ozanı hiç böyle çaresiz görmemiştim. Sanki o an eski sert duruşu ve şaklabanlığı gitmiş, yerine ağlak bir Ozan gelmişti. Daha kendini bataklıktan kurtaramamış ben Ozan'a nasıl yardım edebilirim ki? Bebek gibiydim. Bakıma muhtaç ,dili olan ama kelimeleri telaffuz edemeyen bir bebektim.

-Berçin yardım et bana seni bulmaya geldim diye bok yoluna gitmeyeyim ?

-Ben ne yapacağımı bilmiyorum.

Polisler daha çok bağırmaya başlamıştı ,zaten küçücük bahçede bir ağacın arkasından gözükmemek elde değildi.

"BERÇİN! KUZUM BEN GELDİM!"

"Ben bi yol biliyorum. dedi Ozanla benim arkamdan gelen ses."

"Sen kimsin lan? Berçin bak süperman geldi."

"Oğuz ne işin var burada? "

"Oğuz kim Berçin?"

"Ben...ben Berçinin erkek arkadaşıyım tamam mı? Şimdi kapa çeneni ve dediklerimi yap serseri."

"Hop...hop serseri senin babandır."

Oğuzun verdiği cevapla bi an afallamıştım. Erkek arkadaşı kelimesini sanırım Ozanda yanlış anlamıştı. Bana sinirli sinirli bakıyordu.

"Evet şimdi. Serseri, sen şu çalılığa saklan. Bende Berçinle polislerin oraya doğru gideceğim. Hadi ne duruyorsun. Yürüsene adamım."

"Serseri diyen ağzına sıçayım."

"Sus ve dediklerimi yap!"

"Peki özürlü kardeşim."

"Hadi külkedisi gel benimle."

Elimi tutup beni duvara doğru çekiştirdi. Yan gözüyle Ozan'a baktıktan sonra kafamdaki düşüncelerle boğuşan beni tuttuğu gibi duvara yasladı. Sonra dudaklarıma yapıştı. Ben ittikçe daha çok öptü. Bunu neden yaptığını anlayamayan ben deli gibi onu kendimden uzaklaştırıyordum. Beni öpmeyi bıraktığında suratına okkalı bir tokat yapıştırmayı ihmal etmemiştim tabi.

Oğuz birden beni yere itti ve kulağıma fısıldadı.

" Ayağın burkulmuş gibi davran"

"Aptal!"

"Sende bamyasın" dedi.

"Komik değilsin"

Derin ve 3-4 polis yanıma doğru koşuyordu. Evi aramaları bitmişti sanırım.Derin gözleri yaşlı bir şekilde bana sarıldı. Birden Oğuzun alt kısmına tekmeyi yapıştırdı.Oğuz acı ile kıvranıyordu.

"Lan kızım Ağğh Mal mısın? Hem arkadaşını kurtarayım hem de dayak yiyen ben olayım Ağğgh..... lan çocuğum olmazsa sizden bilirim"

"Sert vurmadım be! "

"Berçin kızım "

Babam yani Murat Gönüldağı soran gözlerle bana doğru baktı. Kesin sinir krizi geçirecekti. Uyuyorsun ve kalktığında polisler çok lanet bişi.

"Ben iyiyim sadece bacağım biraz acıyor okadar"

"Sen nerden girdin ?" Dedi babam Oğuza dönerek.

Oğuz kıvranmayı keserek cevap vermeye başladı. Çok bilmiş.

"Efendim ben kızınızın düştüğünü gördüm. Ondan buraya geldim."

"Peki evladım şimdi kaybol!"

"Tamam efendim" dedi Oğuz koşarak.

İstemsizce Oğuz'un arkasından güldüm baya komik koşuyordu. Polisler babama bir şeyler sorarken bende Derin'in kolundan destek alarak eve girip Odama doğru ilerledim. Yatağıma doğru uzanıp tavanı izlemeye koyuldum.

"Derin.."

"Efendim Aşko?"

"Kuzu,Oğuz....."

"N'olmuş o Öküze"

"O beni...."

"Berçin çatlatma beni kızım desene !"

"Oğuz..... beni...."

Tam lafımı devam ettirecektim ki camdan Ozinin bağırışını duydum. Camdan kafamı çıkardığımda yüzüme gelen taşla durmam bir oldu.

"Oha tilki gelmiş!"

"Iy Çirkin Derin"

"Sensin o it !"

"Lan yüzüm yanıyor !"

"Noldu Berçoya lan Çirkin!"

"İki oğlan bir kız olmuş Budala!"

"Ne ara amk"

"Ya bi Sussana !"

"Morardı ya hemde yarın okul var offff...."

Telefonumun titreyişiyle şaşkınlığım daha da arttı. Oğuz yarın beni Okula bırkacağını yazmıştı. Neden bana birden Emir gibi gibi davranmaya başlamıştı ki yani ne olabilirdi. Derinle Ozanı aldırmadan. Uyumaya çalışıyordum çünkü gerçekte göremediğim Emirimi belki rüyamda görürdüm.

"Beni tam buraya gömün onun kalbine"