MERHABA ARKADAŞLAR bu bizim ilk yazımız yani yazım hataları olabilir kusura bakmayın umarım beğenirsiniz
"Hayat her zaman adil değildir !"
"Kimine göre güzeldi hayat aynı bir gökkuşağı gibi rengarenk ve capcanlı ,kimine göre ise kalıcı bir siyah kalemle boyanmış gece gibiydi insanı içten fetheden"
Berçinin ağzından :
3 ay önce yaz tatili,
Her zaman ki gibi kafede çalışıyordum. Sanki bugün bulutlar kararmış gökyüzü ise sabah saatlerine göre aydınlanmak yerine kendini geceye bırakmıştı.Kararsız kaldığımda benimde yaptığım gibi bazen aydınlanmamalıydı insan kabullenmeliydi karanlığı çünkü karanlık bir ihtiyaçtı ona ihtiyacımız vardı.Ay gecenin karanlığına eşlik etmemişti çünkü ay geceyi bu karanlık düşüncelerden uzak tutmaya çalışıyordu .
-Berçiin......dalmasana kızım hayallere işimiz çok patrondan laf mı yemek istiyorsun ?
Bu kimin sesi biliyor musunuz? Bana anne ve baba olan Derin'in o naif sesi.
-Geliyorum kız patlama. Diyerek Derinin olduğu masaya doğru ilerlemeye başladım. yanına geldiğimde elime tabakları sokuşturdu.
-Sağdaki masaya 6 numara. Not defterimi çıkarıp hemen not aldım. Ne yani okadar masa numarasını aklımda tutamazdım değil Mi? 6 numaralı masaya siparişlerini verdikten sonra dışarıya göz atmak için kafamı çevirdim. Gözüme hiç yabancı olmayan bir yüz belirdi . Bu.....Bu.....Bu çocukluk arkadaşım "Orçundu". Ne işi vardı burada neden gelmişti ki?
Ona doğru Aval Aval bakarken onunda bana baktığını gördüm. İçimden kendime saydırıyordum hakediyorumda ne bakıyorsam öküzün trene baktığı gibi ? Kafamı yine ona doğru çevirdiğimde hala bana baktığını gördüm. Bundan aşırı derecede rahatsız oldum ama dile getiremedim. Nasıl olsa bir çalışandım sonuçta. Hem bütün dünyadaki herkes beni süzecek değildi ya. Aslında maddi durumu çok iyi olan bir babanın kızıydım. Kavga etmesek burada çalışmak zorunda olmazdım değil mi? Orçun birden "Garson... diye seslendi" onun oturduğu masanın önüne geçip cebime koyduğum not defterimi çıkardım .
-Buyrun efendim ?
-Latte ver!
-Pardon
-Ne anlıyorsun Latte ver dedim kulağın mı sağır? Babam neden böyle insanları işe alır ki ?
Ay çokta biryerlerim. Havaya bak gerizekalının.
-Patronun oğluyum ayağını ona göre denk al!
-Pardon efendim hemen ışık hızında getiriyorum (!) Gözlerimi devirip ayağım yere sürüye sürüye gittim. Bu benim dilimde senden nefret ediyorum demekti . işte zenginlik böyle bir şeydi. İnsanı bir sümsüğe bile çevirebilirdi. Belki de bunun için babama minnet duymalıydım. Çünkü sağolsun bana hiç zenginliği tattırmamıştı. Onun yerine hayal kırıklığı ve korkuyu en iç duygularımla hissetmiştim.
-Şu beyefendinin Latte sini verelim yoksa ağlaya ağlaya babasına şikayet eder bunu hiç istemeyiz dimi ?
-Ne diyorsun Berçin yine mi hayaller alemindesin ? Ne Tilkiler dönüyor kafanda ?
-Aman anlatsam anlamayacaksın boşver Derin. dedim ve o muşmula suratlının oturduğu masaya doğru ilerledim. Masanın yanına geldiğimde bilerek ayağıma çelme taktı. Pisliğin sıcak Latte si üzerime dökülünce bir çığlık attım.
-Çok özür dilerim yanlışıkla oldu (!)
-Eminim öyledir. Gerizekalı !
Kovulursam kovulurumdu bu şuan hiiç umrumda değildi. Koşa koşa soyunma kabinine doğru ilerledim. söylene söylene soyunma kabinin kapısını açtım. İçeri girip hemen kıyafetlerimi çıkarmaya başladım . Kapıyı kilitleyecek halim yoktu. Sıcak daha fazla bedenimi yakmadan çıkarmam gerekiyordu.
-Aptal ya offffffff ..... onun yüzüne kahve üzerime döküldü .
Kısa bir zaman sonra artık iç çamaşırlarımla kalmıştım. Üzerime giyecek bir şeyler ararken soyunma odasının kapısının aralanma sesini duydum. Kesin Derin'in şakalarından biriydi içeriye doğru:
-Derin bıktım artık şakalarından ! Hiç şaka kaldıracak halde değilim diye bağırdım. Biri bunu duymuş olacak ki soyunma odasının kapısı kilitlendi . Bu kesinlikle Derin değildi. Lanet olsun korkuyordum. İçeride olan kişinin ayak adımları yaklaşınca kapıyı kilitlemeyi unuttuğum kabinim aklıma geldi. Elim hemen kilitlenmeyen kapıya doğru gitti. Tam kilitleyecekken biri kabini açtı ve onu gördüm o sümsüğü "Orçun' u" iç çamaşırlarıma bakıyordu seksi olmayan bakışlarla ya da bana öyle geliyordu. Her kızın hayalini süsleye bilirdi ama benim asla. O rüya değil kabustu benim için.
-Ne o Asabi kız beni gördüğüne sevinmedin sanırım ?
O pis ellerini belime yerleştirdi ve beni kendine çekti.
-Bırak beni pis sapık imdat !
-Şşşşşşş..... ammada cazgır çıktın sadece tadına bakıcam bunda abartılacak ne var?
-İmdattt! Kurtarın beni biri yardım etsin ne olur!
Hafiften bize yaklaşan ayak seslerini duyduğumda içimi bir umut kapladı belki biri beni kurtaracaktı bu pisliğin elinden. İçime düşen bu umut sayesinde daha fazla imdat diye bağırmaya başladım. Orçun ise beni taciz etmeye başlamıştı . Boynumu emiyor , bacağımı kendi beline doğru bastırıyordu. Benden daha güçlüydü ona engel olmaya çalışsamda bir işe yaramıyordu. Kapı tıklatma sesi duydum ve hemen bağırdım.
-Buradayım biri beni taciz ediyor nolur Yetiş
-Berçin! Hemen geliyorum.senikurtaracağım
- Hayır derin. Yardım çağır
Bu diyebileceğim son şeydi çünkü Orçun ağzımı bantladı . Nasıl kurtulacaktım? Bu peri masallarında ki gibi, kurtarıcı beyaz atlı prensin gelmesiyle bitecek gibi değildi. Derin'in koşma seslerini duydum. Beni kurtaracaktı her zamanki gibi o benim tek kurtarıcımdı. Orçunda bunu anlamış olacakki eli birden bel aşağıma doğru indi . Bundan faydalanan ben eğildiği için suratına bir tokat yapıştırdım. Hem bu kadarıda yeterdi. Bir insan nasıl zorla bir kadına dokuna biliyordu ? Bunu yapanlara insan bile denmezdi onlara insan dışı bir şey de denmez , onlar hiçbir şeyi haketmeyen şerefsizdiler. Ağzımdaki bantı çıkarıp ,
- Orçun nolur yapma. Hem ben seni sevmiyorum .
- Bu sence benim umrumda mı ? Hmmm bir düşünelim Hayır değilmiş tüh yazık oldu.
Aşağılık herif bu sözleri ne kadar iğrençti o nasıl benim küçüklük arkadaşım olabilirdi ki ? Hemen bedenimi ondan ittim ve yüzüne yeniden bir tokat indirdim bu onu daha da zevklendirmiş gibi beni duvara itti .
- Sen nekadar şerefsiz birisin ya!
-Bu sözlerin çok çekici geliyor biliyor musun ? Tek amacım o güzel vücudunla biraz eğlenmek bu kadar.
-Senden nefret ediyorum.İMDAT!
Derin nolur Yetiş tek umudum sensin. Kollarını yeniden belime sardı o an anladım bu yolun sonuydu. Beni yere yatırdı onu . ne kadar ittirsemde karşı koyamadım. Dudakları bedenime değince birden titredim. Neden hep böyle şeyler benim başıma gelirdi sanki belaları üzerime çekiyordum. Orçunun telefonu çalınca ayağa kalktı bende bunu fırsat bilip kalktım. Kabinin kapısına doğru elimi uzattım ama kahveli kıyafetlerim ayağıma takıldı , arkamdaki duvara başımı çarpmıştım. Ne kadar beceriksizdim.
-Lanet olsun başım. ....
- Korkma seni sadece kendime prenses yapacağım. Hadi uyu güzel prenses tatlı rüyalar.
Bu sözlerden sonra her yer bulanıklaştı ve etraf karardı. İçimden dualar ediyordum derinin beni kurtarması için. O ne olursa olsun beni kurtarırdı illaki bir yolunu bulurdu. O benim kurtarıcımdı.Yorum ve vote yapmayı unutmayın diğerki bölüm yarına hepinizi çoook öpüyoruz (:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızların Altında
Romantizm"Gözlerin niye hala benim üzerimde ufaklık?" "Bulmacanı çözmek istiyorum Emir ondan" Çözebiliceğini sanıyordu ama bilmiyordu aslında bulmacanın kendisinin olduğunu. Belki sır perdesi aralanırdı da her şey ortaya çıkardı. İşte o zaman kıyamet kop...