bölüm 27"Altın Mevzusu"

230 16 33
                                    

Eylül ve Serkan'ın minik tatili kısa sürmüş ertesi gün Antep'e dönmüş ardından Serkan hemen şirkete gitmişti.Eylül ise kahvaltıya inmemiş öğlene doğru kahve yapıp Kader'in yanına oturdu.

Kader:Neden geldin yanıma?

Eylül:Kader bende geliniyim bu evin ve sende eşimsin kardeşi oluyorsun.Yanına gelmem yani gayet normal sayılmaz mı?

Kader:Bak Eylül açık konuşacak olursak ailemi çok yordun.

Eylül:Bu da ne demek..

Kader:Ne demek olduğunu sen ve annen çok iyi biliyor yengecim.

Eylül:Kader ne diyorsun ben hiçbir şey anlamıyorum gerçekten açık olursan eğer!

Kader:Neyi diyeceğim be altınları diyorum!Kaç bilezik takıldı sana Eylül Hanım?Cemre yengem neden senin gibi görgüsüzlük etmedi de azıcık altına tamam dedi.

Eylül:Ben altın falan istemedim!

Kader:Tabii canım.Altın seti de sen aldırmadın zaten künyeyi de sen aldırmadın!Özenle aldığımız alyans bile parmağında değil!

Eylül bakışlarını kaçırdı.Parmağında sadece Serkan'ın dün taktığı tektaş duruyordu.Eylül de aslında alynasın nerede olduğunu bilmiyordu.

Kader:Konuş!Ne yaptın gidip sattın mı?

Nazan:Hey!Ne oluyor herkes sesinizi duyuyor!Kader!Ne bağırıyorsun yengene sen?

Eylül:Nazan anne..Ben sadece konuşmak istedim.Altın falan dedi..Ben ne istedim ki sizden..Ben bilmiyorum..

Nazan afalladı.Şu altın işini Eylül bilmiyordu ki Nazan bunu bu zamana dek saklasa da Kader her şeyi mahvedebilmişti..

Kader:Ben gidi-

Nazan:Nereye?Gitmiyorsun küçük hanım bırak şu şımarıklığı özür dile çabuk!

Kader:Anne yalan mı kaç tane set alırdılar!Kaç bilezik!

Nazan:Kader git odana git!

Kader odasına gitti.Eylül ise neler döndüğünü anlamaya çalışacaktı.Nazan oturunca Eylül'de yanına oturdu.

Nazan:Kızım kusuruna bakma sen onun..

Eylül:Nazan anne ne bu altın mevzusu ben terbiyesizlik etmek istemem ama..Bana tek set hediye edildi.Altı tane de bilezik.

Nazan:Boşver şimdi altını falan kızım.Tatiliniz nasıldı kısaydı ama olsun..

Eylül:İyiydi..

Eylül bir şey eklemeden mutfağa geçtiğinde yine Cemre tezgahta turşu yiyordu.Eylül bulaşıkları dizecekti ki yardımcılar elinden aldı.Cemre ise Eylül'ü süzüp attı ağzına havucu.

Eylül:Ne var ne bakıyorsun?

Cemre:Seninle hiç anlaşmayacağız Eylül Hanım.Ne oldu Serkan ne diye tatile çıkardı seni?Azıcık huzur bul diye mi?

Eylül:Ne diyorsun ya?Yukarda Kader aşağıda sen anlaştınız mı anlamıyorum cidden!

Cemre:Eylül..geçmişini biliyorum tamam mı?

Eylül konuşacaktı telefonunun çalmasıyla açıp mutfaktan çıktı.

"Efendim Serkan"

"Yorgunluktan bayılacaktım ama sesini duyarsam geçer dedim"

"İyi yapmışsın ne zaman geliyorsun?"

"Özlendim mi?"

"Arayan sensin yalnız Serkan Bey"

"Hiç altta kalma tamam mı Eylül Karaca?Hiç.."

"Kalmam tabii.Buraya ulaşabilmek için çok yara aldım ben"

"Özür dilerim.."

"Ya Serkan seninle konuşmam lazım aslında yemekten sonra odamıza çıkalım mı?"

"Olur da ne oldu ki?"

"Akşam konuşuruz sana kolay gelsin canım"

Eylül kapattı.Bu sırada avluya baktığında Eslem'i görüp hemen dışarıya çıktı.Eslem ile sarıldılar.

Eslem:Neredesin İstanbullu!

Eylül:Ya utandırma sende Eslem..

Eslem:Ne oldu kız bitmişti hani?

Eylül:Aman off..Biliyorum çok kırıldım ama daha fazla yara almak istemedim.Çünkü onsuz yapamıyorum ben Eslem.

Eslem:Ee nerede çalışıyor mu?

Eylül Eslem'i de salona geçti..

..

Serkan ve Eylül yemek sonrası konuşmak adına terasa çıkmışlar ve oradaki yer minderlerine oturmuşlardı.

Serkan:Eylül ne konuşacaksın benimle ya ben yanlış bir şey falan mı yaptım gitme nolur..özür dilerim.

Eylül gülünce Serkan kızın ellerini tutup çattı kaşlarını.

Serkan:Dalga mı geçiyorsun?

Eylül:Canım hayır..Ya bak böyle şikayet ediyor gibi olacak..Ben demeyecektim sana ama mecbur kaldım bende Serkan çünkü şu altın-para mevzusu kafamı karıştırdı cidden.

Serkan:Ben bilmiyorum ne parası ne altını?

Eylül:Kader..O söyledi bana altın taktık.Cemre az ile yetindi sen ailemi üzdün yordun dedi.

Serkan ayaklancaktı ki Eylül bileğinden tutup oturmasını sağladı kocasının.

Eylül:Aşkım git Kader ile konuş diye demedim.Dinle beni..

Serkan:ne hakla konuşur bunları sen benim eşimsin ya!

Eylül:Serkan sorun Kader değil.Sorun altınlar..Bu altınlar mevzusu ne?

Serkan:Ya ne önemi var ki sen biraz sarıl bana..

Eylül gülümsedi.Kocasının kollarına bıraktı kendini..ardından da hemen yanağına buse bıraktı Eylül..

Eylül:Özledin mi sen beni?

Serkan eşinin şakaklarından öpüp ellerini aldı ellerine..

Serkan:Üşüyorsun geçelim mi?

Eylül başını olumsuz anlamda salladı.Serkan onu geçiştirmeye çalışmıştı ama Eylül fark etmişti bu durumu.

Eylül:Serkan ne bu durum?

Serkan:Aman Eylül tadımız mı kaçsın?

Eylül:Se-sen biliyorsun..Biliyordun!

Serkan:Şt..tamam bir şey yok.

Eylül:Serkan açıklayacaksın!Ne oldu ne bitti!Ne altını ne seti..Ne!

Serkan kızı kendine çekip göğüsüne bastırdı..Yine mi kavga edeceklerdi yani..

Eylül:Serkan..Yoksa düşündüğüm şey mi..

Serkan kaçırdı gözlerini..

Serkan:Eylül..yapma canımın içi yapma.

Eylül:K-kim is-istedi..Serkan susma!Kim istedi seti falan!

Serkan:Eylül..

Eylül:Kim?Bir daha sormam gider ben öğrenirim Serkan!

Serkan:Of..Annen..

Eylül hıçkırıklara boğulunca Serkan sadece ona sarılıp kaldı..

-Bölüm Sonu

Merhabalar altın işi karıştırdı.Yorumlarınızı beklerim :)

-Esraa

Evlilik Yemini"Gök'yüzünde"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin