4, the talent contest

452 33 45
                                    

"jeongguk, bizimle kal." hoseok hyung'un uyarıcı sesi üzerine dalıp gittiğim diyarlardan ayrılıyorum ve elimle gözümü ovuşturuyorum.

"buradayım zaten, hyung." yoongi hyung'un alaycıl bir ses çıkarmasının ardından jimin hyung'un sesini duyuyorum.

"pek öyle görünmüyordu, gguk."

ne yaptığımızı merak ediyor olmalısın, değil mi kim taehyung? çünkü jung hoseok o zamanlar seul'de değildi, memleketindeydi ve bir dans akademisini yönetiyordu.

tanışmanız da tuhaf olmuştu, hatırlıyor musun?

görüntülü konuşuyorduk.

"ah, gerçekten... iyiyim. sadece bu haftaki sınavlar hakkında biraz tedirginim." jimin hyung kıkırdamaya başlıyor. kimseden ses gelmiyor fakat bu sessizliği sevgilisi bozuyor.

"jeon jeongguk ne zamandan beri sınavları önemsiyor?" onun bu cümlesi üzerine, küçüğünün kıkırdamaları kahkahaya dönüşürken hoseok hyung'un avuç içiyle alnına vurduğunu görüyorum.

"hepinizin velet olduğunu nasıl bu kadar çabuk unutabildim..." ardından telefonunu bir yere sabitliyor ve uzaklaşmaya başlıyor. sesini daha iyi duyabilmek için o giderken ben de arkasından telefonumun sesini açıyorum. "jeongguk'un üzerine gitmeyin. hyung'unuz olarak minik tavşanım hariç hepinizi döverim, haberiniz olsun." bu cümlesi gülümsememe sebep oluyor. sesimi hafif yükselterek çiftin kıkırdamaları arasından sıyrılıp hoseok hyung'un dikkatini çekmeye çalışıyorum.

"hobi hyung!" arkasını dönüyor ve telefona bakıyor. ilgisini aldığımı görünce sevimli olduğunu düşündüğüm hareketler yapıyorum ve her tarafa minik kalpler bırakıyorum. "teşekkür ederim!" jung hoseok gülüyor fakat park jimin ve min yoongi...

öğürme sesleri çıkarıyorlar.

kaşlarımı çatıyorum.

"hey, siz her gün benim karşımda gay gay hareketler sergiliyorsunuz, ben üçüncü tekerlek oluyorum ama şimdi hoseok hyung'uma sevgimi gösteremiyor muyum? adi herifler!" şaka yaptığımı biliyorlar. ilk tepki yoongi hyung'dan geliyor.

"jeongguk... şu an senin ciddi olmadığın kadar biz de ciddi değiliz." gülümsüyorum ve kapşonumu başıma geçiriyorum. "biliyorum, hyung."

"ee..." diye bana sesleniyor jimin hyung. "taehyung ile nasıl?" hoseok hyung sonunda kameranın karşısına yeniden yerleşebilmişken kaşları çatılıyor.

"o kim?" bıkkınlıkla alnımı ovuşturuyorum ve başımı arkaya atıp dudaklarımı büzüyorum.

"şimdiye kadar kimse beni reddetmedi, herkes ne kadar tatlı; iyi ve cana yakın olduğumu söylerdi ama bu çocuk çok tuhaf. kendini üstün görmekten başka bir şey yaptığı yok! bana resmen sus, dedi." yoongi hyung yemeğinden bir lokma daha alırken ağzı dolu halde beni düzeltiyor.

"şarkı söylemeye devam etmen için seni susturdu, bunu hatırlatmama gerek var mı?" tam yoongi hyung'a cevap vermeye yelteniyorum ki hoseok hyung bana fırsat vermiyor.

"ben hala taehyung'un kim olduğunu anlayamadım." bu sefer de hoseok hyung'a cevap vermek istiyorum fakat jimin hyung benden önce davranıyor.

"okuldaki rehberlik öğretmenimiz bay kim'den bahsetmiştim, hatırlıyorsundur belki. yaklaşık iki buçuk veya üç hafta önce falan jeongguk'a üçüncü sınıflardan taehyung ile takılmasını söyledi." elindeki törpüyü tırnaklarından çekip yaptığı işi kontrol ettikten sonra devam ediyor, hem konuşmaya hem de tırnaklarını törpülemeye. "asıl olay şu ki taehyung durgun, konuşmayı sevmeyen, yalnız takılan tiplerden ve jeongguk... jeongguk işte, biliyorsun. bu yüzden anlaşmaları uzun zaman alacağa benziyor. durumu kontrol etmek için sormuştum."

"hm." diyor jung hoseok düz bir sesle. düz olmasına karşın gergin olduğunu anlayabiliyorum. "iyi, takılsınlar bakalım. beni unutmamaya söz ver jeongguk." kıkırdıyorum. jimin hyung yine öğürme sesleri çıkarmaya başlayacakken tanrıya şükürler olsun ki araya yoongi hyung giriyor.

"hyung, şu yarışma olayından bahsetsene." hoseok hyung'un yüzü birden canlanıyor ve ellerini çırpıyor. bu beni meraklandırıyor, telefona yaklaşıyorum. jimin hyung ilgilendiğini belli etmek için kameraya bir bakış atıp işine geri dönüyor ve yoongi hyung haberdar olduğundan boş boş bakmaya -ve de yiye yiye doymadığı yemeğini yemeğe- devam ediyor.

"ah, doğru. gerçekten harika bir tesadüftü. sonraki ay sizin okulunuzda yapılacak yetenek yarışmalarını duymuş olmalısınız." biraz duraksıyor ve ardından devam ediyor.

"beni dans yarışması bölümüne jüri olarak davet ettiler."

《the talent contest》
   300320
   2.37 am

   sürekli hopegguk ve taegguk arasında gittiğim için hobi aşkımı da eklemem gerekiyordu♡ seokjin'i de eklersem xX_BeLaLiTeaM.7_Xx online

   pes etmek her zaman geçerli bir çözüm yolu değildir ancak çabalamak size asla geri adım attırmaz. insanlara olmasa da hayata bir şans daha verin.

   sizi seviyorum.

vkook // dark magicHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin