8

15 2 0
                                    

İyi okumalar🌚

Okulların açılmasına cidden ramak kalmıştı. Ne yalan söyliyim, okulumu çok özlemiştim. Arkadaşları falan. Ama ne olursa olsun kimsenin etkisi Yujin gibi olamaz. Ona çok şey borçluyum. Daha fazla oyalanmadan hızlı bir şekilde duşa girip üstümü giydim.

Evet. Biliyorum kâbus falan görmemeye başladım. İlaçlar etkisini güzel bir şekilde gösteriyor. Odamdan çıkıp  mutfapa doğru yol aldım. Yujin her zamanki gibi yaz tatilinin son günlerine özel kahvaltı hazırlamıştı.

"Ben seni daha geç kalkarsın diye bekliyordum saat 10:45."

Yok mu şu alaycı konuşmaları. İnsanı deli ediyor.

"Ha ha ha. Çok komik." diyip masaya oturdum.

"Eh tabii ki böyle olamaz Jimin. Yarın okullar açılıyor. İstersen yine aynı saatte kalkıp Bay çok bilmiş Lee'yi senin ağzına sıçmasını zevkle izleyenilirsin. Ne dersin? Kulağa lezzetli geliyor."dedi aynı alaycı tavrıyla.

Biraz sırıtıp yemeğe koyuldum.

&&&&&&&&&&&&

" Ee? Spor yok mu?"

Tabakları bulaşık makinesine koyarak uzun bir nefes alıp verdim.

"Yarın okullar açılıyor, tatilimin son gününde spor merkezinde ter dökemem."

Sırtını tezgaha yaslayarak gözünü devirdi.

"Bari yeni taşınan komşya bir uğrayalım gerçekten sıkıldım. Kaç gündür evdeyiz."

"Ben komşu falan çekemem Yujin. İstiyorsan sen git. Sen gelince de dışarı çıkarız ha?"

Sanırım ilk defa dışarı çıkmayı teklif etmişim gibi bana bakıyordu. Hayır yani anlamadım, evet bu aralar pek yüzüm gülmüyordu ama o kadar da değil yami şimdi. İyice beni hayvana çevirdi o da. Birazda düşünür gibi yaptı. Ben bu düşünmelerin altında yatan şeyi maalesef biliyorum ve bazen korkutucu teklifl- veya emirler mi demeliydim? İkisi de işte. Şuanda dediği şeyi az çok tahmin edebiliyorum. 'Madem dışarı çıkıcaz o zaman misa-'

"E hayatım madem dışarı çıkıcaz neden misafirlikte götümü terleticem beraner dışarıda dolaşırız işte. Neden daha önce söylemiyorsun!"

Nasılda hemen anladı. Ben arkadaşımı çok iyi tanırım. Yok arkadaşım az kaçtı. Kankam? Kardeşim? Annem? Hayatım? Kalb-aman çok ileri gittim şimdi de. Canım ciyerimi iyi bilirim işte.

Jungkook'la konuşmamızın arasından tam 2 hafta geçmişti fakat 1 kere bile olsun hiç konuşmamıştık. Gerçi keyifli vakit geçirsekte bakışlarından bir şeyler olduğunu anlamıştım ama zorlamak istememiştim. İyi birine benziyordu. Bu tabii benim gördüğüm tarafı.

Hayatta aldığım en büyük ders ise insanlara kolay kolay asla güvenmemendi. En son birini sevdiğimde bana hayatımın kazığını atmıştı ben benim hayatım baştan sona kadar değişmişti. Çok büyük depresyonlar ve sağık sorunları yaşamıştım. Bu zamanda bana yokdaşlık eden ailem ve Yujin olmuştu. O günden sonra hiç kimseye inanmamış ve ilişkiye girmemiştim.

Halimden memnun muyum? Orasını bende bilmiyorum.

Bu derin düşüncelerimden alı koyan şey tabii ki de Yujin'in klasik 'ben hazırım hadi bakalıım!' çağıması olmuştu. Yukarı çıkıp üzerimi giyindim ve pek vakit kaybetmeden aşağıya Yujin'in yanına indim.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Blessure - JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin