-ÇAĞAN-
Uyurkenki halini hiç gördünüz mü? Bu yüzden ona melek diyorum. Sanki kanatları çıkıveriyor sırtından.
Ben bu şeytanlığımla onu kötü duruma getiriyorum. Ama hayır! Onu bırakmam, bırakamam. Bu gün ona herşeyi anlatacağım. HERŞEYİ.
Odama gittim. Pijamasıyla bana baıp gülümsüyordu. Yüzüne bakıp durgun bir ifade yaptığımda ''Ne oldu birtanem?'' diye sordu. Şok oldum. Bunu ona nasıl söylerdim? Aldatmadım, alkol almadım ya da yanından kaçmadım. Hayır efendim. Herşey çok farklı. Ona sarıldım ve gözlerim dolu bir şekilde: '' beni bırakır mıydın?'' diye sordum. Bana baktı: ''Asla...'' dedi ve dudaklarıma yapıştı. Ama hayır, bu sefer olmaz. Çünkü anlatacağım şeyi duyduğunda benden nefret edecek. Onu öpseydim, sanki bir hayvanı öldürmeden önce seviyor, besliyormuşum gibi olurdu. Bu yüzden yapmadım bunu. Sonra ellerini tuttum ve...
-Lila-
Ne demeye getirecek? Anlamadım. Acaba bilmeden ona birşey mi yaptım? Gözleri dolmuştu ama ağzını açamıyordu. ''Çağan?'' dedim. ''B-ben birşey itiraf etmeliyim.''. Ne diyecekti şimdi? Ne oldu? Bu ayrılık isteği gibi geldi.
''Lila, sen daha iyisine layıksın. Ben seni haketmiyorum meleğim.''
Tamam, bu bir ayrılık konuşması. Ona sarıldım:''Hani beni bırakmazdın?'' . ''Neden bahsediyrsun Lila?'' dedi. ''Ayrılmadık mı yani?'' kendimi aptal gibi hissettim. ''O sana bağlı, Meleğim'' dedi. Gözlerim doldu. Ne vardı? Ne itiraf edecekti?
''Be-be-ben se-senin babanı öldü-öldü-ren ad-adamım:'' Her kelimeyi kekeledi. Gözümde akan yaşla: ''Babam sana ne yaptı diye sordum ve Çağan'ın yüzüne tokat attım. Onun yanağı, benim de elim kanadı. Sadece odadan çıkıp bodrum kata gittim ve ağladım. Evde kapıdan sesi yankılandı. İşte. Beni bırakıp gitti.
-Çağan-
Yediğim tokatı kesinlikle hakettim ve arabama binip bir kıyıya gittim. Kıyıda bir kız vardı. Yanıma gelip konuştu: ''Beyefendi burada oturmak yasak.'' . ''O zaman buraya bir bank koyun.'' dedim ve yerimden kalkıp arabaya bindim.
İşte onun en sevdiği şarkı: Skyfall. Ağladım. Babasını öldüreceğime keşke kendimi öldürseydim diye düşündüm. BU HARİKA BİR FİKİR.
Kıyıya gittim ve kendimi denize attım. Sevgili günlüğüm, bugün seni kaybettim.
-Lila-
Nerede o? Başka bir kadınla mı, yoksa başka bir şehirde mi? Bilmiyorum. Bir saattir bodrumdayım ve eşyaları karıştırıyorum. Birden bir masalla karşılaştım. Kapağındaki tozu sildiğimde ''MELEĞİM'' yazıyordu. Bu da ne?
