Bölüm 1

26 1 0
                                    

Uykusuz bir sabaha günaydın derken ne kadar yorgun olduğumu gören yoktu.Çünkü tüm arkadaşlarım tabi ki sınavlarını bitirip memleketlerine dönmüştü.Yalnız kalmıştım ah dostlar.Kendimi acındırmak istemem çünkü ne kadar neşeli bir yanım olduğunu size daha tam gösteremedim.Tüm bunları düşünürken alarm tekrar çalmaya başladı ve ben acele kalarak giyinmeye başladım.

Saat kaç mı dostlarım ? Tam olarak saat 5! Hayır yanlış duymadınız .Hayır akşam 5 de değil.Bildiğimiz sabah 5 .Uykumun en tatlı yerinde uyanmış olmam dışında son ve önemli sınavıma girecek olmam ecel terleri döktürüyor bana .Fakülteme girdiğimde kağıtlarımı karıştırıyor ve hepsine göz atmaya çalışıyorum.Bu okul bana daha ne yapabilir ki ?

Sınavın sıkıcılığına son verip evime dönüyorum.Herkesin memleketine dönmesini fırsat bilip sıcacık ve uzun duş alarak kendimi ödüllendirmeyi hak biliyorum.Yatağıma yattığımda uyku beni esir alıyor ve deliksiz bir uykuya kendimi bırakıyorum.

Ve işte o bilindik zil sesi..Bir kapıya ne kadar uzun çalınabilirse çalıyordu kapıdaki kişi .Ah bu insanlar beni çıldırtıyor.Oysa kimseyi beklemiyordum.Bir sinirle yatağımdan kalkıp kapıyı açtım .Karşımda ellerinde buketler olan sevgilimi gördüm ve sinirim buharlaştı demeyi çok isterdim lakin daha doğru kişiyi bulma şansına sahip olamadığımı belirtmeliyim .Ne diyorduk ?Bekarlık sultanlıktır .Bunu bir yalnız kızın söylemesi sizi şaşırtmasın dostlar .Bu çok doğru kendimden biliyorum .Neyse bundan size daha sonra söz edeceğim .Şu an hayatın gerçeklerinden bahsedersek karşımda çok yanlış yere gelen bir yemek siparişi görüyorum.Eh kimse bana yemek göndermeyeceğine göre kapımı kapatıp yatağıma dönmek mecburiyetinde kalıyorum.Kimse göndermez derken yalnız ve arkadaşsız olduğumu sanmayın.Çok dostlarım var diyemem ama az ve öz olduğunu söylemeliyim.Onlar kim mi ?Onları zamanla tanıyacağınıza söz verebilirim.Karnımın yavaşça acıkmasına kulak vererek mutfağa geçmeye karar veriyorum.Evet tarif neydi ?Sebzeleri yıka,küçük küçük doğra,biraz salça biraz tuz karıştır.Ah insan uzakta olunca anne yemeklerini özlüyor azizim.Ah annemin yaptığı güzel zeytinyağlılar ah..

Salonuma geçtiğimde bilgisayarımı açıp o hayali yine stolklamaya başladım.Benim de zaafım şimdilik buydu işte .O karam gözleri görünce bir gün araştırmaya başlamış sonra bunu her gün yapmaya başlamıştım.Durun ! O ne bir zengin playboy ne de okulda herkesin tanıdığı popüler çocuk.İşin aslı onu bende tanımıyorum.Lakin bunlardan hiçbirisi olmadığına yemin edebilirim.Oldukça sıradan hatta bir çoğumuzun göremeyeceği biriyken nasıl olur da fark etmiştim bilmiyorum.Bildiğim şu onunla asla olamayacağımız.Adı ve soy adını haftalarca araştırıp bulduğumda ki kızların nasıl destek olduğunu asla unutmuyorum.Onu her türlü sosyal medyada aramıştım.Ve güzel haber bir sevgilisi görünürde yoktu.Buna sevinmemiz çok sürmedi.İki hafta sonra oldukça güzel bir pazar gününde onu ve bir bayan arkadaşını kafede görmemiz tam bir şans eseriydi.Sonrası hüsran ,ağlamak olmadı sevgili dostlarım.Elbet kırıldım ve içten içe üzülsem de akışına bıraktım.Tam da sosyal medyadan takip isteğimi gönderecektim tabi orası ayrıydı .O kadar özgüvenim ve tam gaz beni destekleyen bir grup arkadaşım varken yapmamam olanaksızdı ..Akışına bıraktım derken ben bu karam gözlüyü stolku bir türlü bırakamadım.

Ben de böyleydim işte .Bir türlü sonunu veya başını göremediğim ilişkiler,hayaller oluyordu ve yıkılıyorlardı.Şimdi de bu karam sözlüden vazgeçmem gerekiyordu ve bunu istediğim pek söylenemezdi.Hayat herkese mi böyleydi yoksa bir bana mı bu oluyordu bilmiyorum .Mutluluğumu buna bağlamıyorum yanlış anlamayın dostlar bu sadece bir itiraz .

Stolkuma devam ediyorum ve telefonuma gelen bir yığın mesaja da- eh çok popüler değilim ama bir küçük arkadaş grubum var dediğimde bunu kastetmiştim-cevap veriyorum.Bunlardan bahsederken biraz size kendimden bahsetmeliyim .Ben Damla bazen gayet neşeli çılgın bazen de olabildiğince stresli.Evet dostlar malesef günümüz dünyasında stres yaşamımızın bir parçası haline geldi.Bununla baş ediyorum dostlarım .Sizi sıkıntılarımla boğmak da hiç istemiyorum ve devam ediyorum.Ne okuduğuma gelirsek geleceğin mühendisi karşınızda duruyor.Severek okuduğum bölüm olsa da sınav zamanları burnumdan geliyor diyebiliriz.Başka sen kimsin diye sormayın dostlar çünkü kendimi tanıtmak o kadar da kolay değil ve beni zamanla tanımanızı daha çok istiyorum.

Tam o esnada annem arıyor.Nasılmış benim güzel kızım derken aile özlemi sarıyor tüm yanımı.Ah hasret ah !Özlemin insanı bu kadar sarması ve bazen etrafın insanlarla doluyken seni yalnızlaştırması..Birden üzerime bir hüzün çöküyor.Ailemi ,kardeşlerimi, ağabeyilerimi ,ablamı özlüyorum.Bunu  bu kadar sayarken size ailemi biraz anlatmalıyım.Altı kardeşin dördüncüsü olmanın verdiği gururu yaşıyorum demek isterdim lakin gayet sıradan bir olaydı.Tabi iki erkek kardeşimin ikiz olmasının bize verdiği mutluluğu anlatmama gerek bile yok.Geniş bir aile olmak daha çok özleme yol açıyordu sanki.Kalabalığı o her zaman kaçmak istediğin gürültüyü sonra arıyordun.Ağabeylerimin korumalarını,kardeşlerin yaramazlığını..Ablamın desteğinden bahsetmiyorum bile..

Eve dönmeyi kısa bir süre düşünsem de bundan vazgeçiyorum çünkü halletmem gereken bir ton işim var ve onları halletmeden kısa bir aile ziyaretini düşünemiyorum.Ve döneli daha 1 ay bile olmamışken gitmek son derece mantıksız olurdu .Tüm bunları düşünürken bilgisayarımdan filmimi açıyor ve izlemeye koyuluyorum.

Merhabalar hikayemizin ilk bölümü sizlerle ..Umarım severek okursunuz ve yeni bölümü heyecanla beklersiniz.Sevgiyle kalın :)








Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 04, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Bir Çiçek BuketindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin