Sizi medyada kucuk bir supriz bekliyor profesyonel olmayan bir editle karsinizdayim videoyu izleyebilirsiniz opuldunuzzz
"Hayat cesurları sever."
Hades'in ağzından
\\\\\\\\\\\\\\\////////////////
Sarp bana olanları özet geçtiğinden beri çözüm arıyordum. Nasıl olur da evrenler arası kaçak yolcular olabilirdi? Sarp bir titandı fakat Akhi'ye yardım için Dünya'ya geldiğinden beri titanlarla iletişimi kesilmişti. Onun da bu konuda pek bir fikri yoktu. Vivlio Morias (Her şeyin kitabı) ise Donya'daydı ve Noble dilinde yazıldığı için Donya'daki arkadaşlarımızın anlayabileceği bir kitap değildi. Buna bir çözüm getirmeliydik. Azra ve Asena altı gündür Alev'in yanındalardı. Onların güvenliği şimdilik sorun değildi fakat Lina bir sorundu. Görmemesi gereken çok şey görmüş yaşamaması gereken çok şey yaşamıştı.
Karanlık gökyüzüne çevirdim bakışlarımı. Her şey çok ani gerçekleşmişti.
Donya, Zeus, Tartaros...
Hepsi bambaşka evrendeydi. Bu evrende ise ne kadar zamandır vardım bilemiyordum.
Burada gerçekten de biz bir roman veyahut film kahramanlarıydık. Gücüm burada hiçbir işe yaramıyordu. Sıradan bir insandım.Üzerime hoodiemi geçirerek depoya indim. Lina'yı 5 gündür uyutuyorduk. Sarı saçları kemikli yüz hatlarını örtmüş bir ay önce bana sevgiyle bakan o buz mavisi gözleri kapalı bir şekilde uyuyordu.
Lina... Onunla hikayemiz değişikti.
Yıllar önce hastanede karşılaşmıştık. Çalışanlarımdan biri Lina ve eski kocasının arabasına çarptığında durumu idare etmek ve kontrol altına almak için hastaneye gitmiştim. Orada kocasının öldüğünü ve Lina'nın da karnında altı aylık bir bebekle hayata tutunmaya çalıştığını görmüştüm.
Güzeldi, saftı, çaresizdi...
Başlarda ona yardım ediyor, onun acısını paylaşıyordum. Sonra bir şekilde birbirimizi sevdik ve evlendik. Onun çocuğu benim çocuğum oldu. Beraber büyüttük beraber pek çok şey yaptık.
Fakat o zamanlar eksik bir şeyler vardı. O şeyin ne olduğunu şimdi daha iyi anlıyordum.
Sarp içeri girdi. Elimi omzuna koyup "Galiba işe yarar bir şeyler buldum." dedi. Ona kafa sallayıp Lina'yı çözdüm. Tek hamlede kucağıma alıp yukarı çıkardım.
Sarp salonu koca bir aktara çevirmişti. Her yerde değişik bitkiler ve taşlar vardı. Yerde onlarca kitap seriliydi. Lina'yı yavaşça koltuğa bıraktım ve kollarımı sıvayıp Sarp'ın yanına geçtim.
- Ne yapıyoruz?
- Melisa otu ve sarı kantaronu birleştirip güçlü bir çay ortaya çıkardım. Tabii bunlar yetersiz. Bu evrende ne kadar işe yarar bilmiyorum ama yanımda getirdiğim lali otunu da içine attım. Bu şekilde çok daha etkili olacaktır.
- Lali otu mu?
- Evet Donya'da yetişen bir bitki. Unutkanlığa neden oluyor. Son olarak Lina ve senin kirpiklerini de koymamız gerek. Ardından birkaç büyülü sözle sana ait tüm anıları unutturacağız. Fakat unutma ki aynısını oğlunuza da yapmak zorundayız.
- Tamam. Hadi ne gerekiyorsa başlayalım.
Sarp önce Lina'dan ardından benden kopardığı kirpikleri cezvenin içine attı. Kaynayan iksiri şırınganın içine çekerken "Lali kabeh babagan dheweke. İki sing paling apik kanggo sampeyan. Kelalen! LİNA İNG DONYA KELALEN!"diyordu. Çevirirsek "Onun hakkındakı her şeyi unut. Bu senin için en iyisi. Unut! Dünyadan Lina. Unut gitsin her şeyi." diyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDA KENTİ 2 - Tanrıların Ruhları
FantasyHestia ve Hades aşklarıyla ölmüş iki tanrı... Arkalarında koca bir yaşamı bırakmışlardı. Yerle bir olmuş Donya... Baş tanrı olmaksızın süren bir hayat... Donya alt üst olmuştu. Onları bu mahvoluştan kurtaracak tek bir kişi vardı. Akhiroe