Medya: Akhi
Yazar Bakış Açısıyla
Kan, zifir, ateş...
Nefret, intikam, savaş...
Satanas'ta bu altı kelime hüküm sürmeye başlamıştı. Savaşın sonlarına gelindiğini hissediyordu Kronos. Fakat Akhi hala ilk günkü kadar tetikte ve hazır bir şekilde savaşmaya devam ediyordu.
Savaşırken siyaha bürünen kızıl saçlarını örüyordu Akhi. Kronos gizlice onu seyrediyordu. Savaş başladığından beri birbirleriyle hiç konuşmamış sadece görevlerini yerine getirmişlerdi. Pek çok Titan ve ordu diğer gezegenlerde düzeni sağlamışlardı. Fakat Satanas'ta işler o kadar kolay değildi. Yarık fazlasıyla açılmış ve bu gezegendeki varlıklar fazlasıyla kafayı yemişti. Kronos yavaşça oturduğu kaya üzerinden kalkıp Akhi'nin yanına doğru ilerledi. Akhi saçına son ilmiğini atarken kaşlarını çatarak ona baktı.
- Bir sorun mu var?
- Hayır sadece... Benimle görev dışında hiç konuşmadın ve benim söylemek istediğim bir iki şey var.
- Pekala. Fakat uzun sürmesin bugün yarığı kapatıp Dünya'ya gideceğiz.
- Nasıl yani? Planımız böyle değildi.
- Planımızı değiştirdim Kronos. Sorgulama hakkının olduğunu sanmıyorum. Şimdi ne söyleyeceksen söyle.
Kronos uzun sakallarını sıvazlayıp bulunduğu yere oturdu.
- Hestia'ya çok benziyorsun. Onunla kan bağının olmaması çok şaşırtıcı. Fakat savaşırken kanlarında yatan Ares'in tohumları ortaya çıkıyor, değişiyorsun. Mükemmel bir varlığa dönüyorsun adeta. Ama zayıflıkların var. Hades'le büyüdüğün için fazla adaletli davranıyorsun. Soğukkanlı olman gereken yerde Ares gibi sağlam kalamıyorsun. Üstüne üstlük daha buradaki şeytanlara haddini bildirmeden yarığı kapatmaktan söz ediyorsun Akhiroe bu yaptığın büyük bir risk. Yarığı daha sonra açmaya çalışabilirler.
- Birincisi beni eleştirecek en son varlık sensin. Senin tavsiyelerini en son dinleyecek varlık da benim. İkincisi bugün bu yarığı kapatacağız çünkü sabah yakaladığım zindan şeytanlarından öğrendiğime göre Hestia ve Hades geçen ay zindandan kaçmayı başarıp yarıktan geçmişler. Eğer yanında pusula yoksa yarık seni ait olduğun boyuta bırakır. Onlar ruhen Donya'ya ait olsalar da bedenleri Dünya'ya ait. Muhtemelen şu anda oradalar. Burayı kapatıp onları kurtaracağız son sözüm bu.
Kronos uzun bir süre daha bakışlarını Akhiroe'den çekmezken Akhi saçlarını toprağa ilmikldedi. Artık toprakla bir olmuştu. Ellerini solunda bulunan göle soktu ve bakışlarını gökyüzüne çevirdi. Hava, su, toprak ve kendisinin ateş görevini gördüğü 4 element döngüsünü oluşturduktan sonra Kronos'a başıyla onay verdi. Var gücüyle elindeki kılıcını kayaya saplayan Kronos sayesinde etraf kısa süreliğine aydınlandı ve yarık açıldı. Akhi önce bakışlarını gökyüzünden aldı sonra ellerini sudan çıkardı. En son saçlarını bir taş yardımıyla topraktan kurtardı. Çantasından siyah bir küre çıkardığında Kronos'un dili tutulmuştu.
- Bunu ne zaman hazırladın?
- Buraya düştüğümüz ilk günden beri bunu hazırlıyorum.
- Akhiroe elinde tuttuğun şeyin gücünün farkında mısın? Bu kara büyüyü yıllardır kimse yapmadı bize de etki edebilir.
- Korkuyor musun Kronos?!
Kronos sesini çıkarmadan kafasını iki yana salladı.
- Güzel çünkü asıl korkman gereken bu büyü değil. Tüm bunlar bitince Hades ve Hestia ile yüzleşecek olmaktan korkmalısın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDA KENTİ 2 - Tanrıların Ruhları
FantasyHestia ve Hades aşklarıyla ölmüş iki tanrı... Arkalarında koca bir yaşamı bırakmışlardı. Yerle bir olmuş Donya... Baş tanrı olmaksızın süren bir hayat... Donya alt üst olmuştu. Onları bu mahvoluştan kurtaracak tek bir kişi vardı. Akhiroe