sana ihtiyacım var...

2.4K 141 7
                                    

bölüm şarkısı:

Chtistina perri-a thousand year

arkadan bir ses ''benim''dedi.ama onu göremedim.çünkü kafama yediğim sert bir darbeyle yere devrildim ve tek gördüğüm sonsuz karanlık.....

********

ensemde şiddetlenen ağrı uyanmama sebep oldu.gözlerimi açtım ama hareket edemiyordum.çünkü çok halsizdim ve sanki her tarafım dövülmüş gibiydi.zar zor kafamı oynatabildim.bir kulübedeydik,içerisi çok karanlıktı.kendime şöyle bi baktım,keşke bakmasaydım.hani daha yeni dedim ya her tarafım dövülmüş gibi hissediyorum diye gerçektende öyleydim!! karnımda kan lekeleri ve çizikler,ellerimde derilerim yırtılmış,,morarmış ve kanamış,taytım yırtılmış ve yırtıldığı yerden aşşağıya doğru kan süzülmüş,ve son olarakta ayak bileğimin kenarı morarmış ve şişmiş.hiç bi yerimi hareket ettiremiyorum,en ufak bi harekette acı çekiyorum.ben vücuduma öyle mal mal bakarken kapı aralandı ve içeriye biri girdi.kim olduğunu göremedim çünkü etraf baya karanlıktı.sadece odanın sol üst köşesinde bir pencere vardı oda perdeyle kapatılmıştı.içeri gelen kişi kapıyı kapattı ve sırtını kapıya dayadı.sonra

-beğendinmi? yani sana yaptırdıklarımı diyorum.dedi,bu bi erkek sesiydi

-seni pislik herif seni geberticem bu yaptıkların yanına kalmayacak.dedim.sözlerimi bitirir bitirmez büyük bi kahkaha attı

-ahh sharpay,şöyle uslu uslu otursan seni güneşte yakmaktan vazeçerdim ama ne yazık!

-nee sen ne diyosun aşşağlık herif.diye bağırdım.o an güneş kolyemin bende olmadığını fark ettim.tanrım o  kolye olmadan güneşte cayır cayır yanarım! çocuk pencerenin bulunduğu yere doğru yaklaştı tam perdeyi  açacaktıki

-dur yapma ne yapıyorsun!!! diye bağırdım 

-niye duruyımki! dedi perdeyi açtı.güneş tam bana vuruyodu ve cayır cayır yanıyordum.bi anda büyük bi çığlık kopardım.acayip derecede yanıyordum,bu canımı çok fazla acıtıyordu.öyle bi bağırıyordumki ağazım 10 metre açılıyodu ve  bu yüzden ağazımın içide yanmaya başladı.artık bağıramıyordum bile.perdeyi kapattı ve bende derin bir nefes aldım.sonrada kısık sesimle konuşmaya başladım

-benden ne istiyorsun?

-jake'in tamamlayamadığı şeyi ben tamamlıyacağım! sharpay sen ve aileni öldüreceğim.hatta şuan bizden biri ailenle ilgileniyor,belkide çoktan ölmüşlerdir ha!! dedi ve kahkahalara boğuldu.ben ise ağlamaya başladım

-bunu yapamazsınız sizi pilikler onlara dokunamayacaksınız sizi öldüreceğim görürsünüz!!!!

sally'nin gözünden:

 saat çok geç olmuştu.dersten çoktan çıkmış kamp alanına gelmiştik.etrafıma bakındım,sharpay ortalıkta yoktu.acaba başına bişemi geldi?.ben etrafıma bakınırken kyle'ın yanıma geldiğini gördüm.bi anda kalp atışlarım yükseldi.tanrım bana noluya,ben niye böyleyim.düşüncelerimden kyle'ın sesi ile ayrıldım

-sally sen iyimisin kötü görünüyosunda 

-sharpay yok sadece onun için endişeleniyorum.acaba başına bişe gelmiş olmasın?

-hemen endişelenme.gel bizim grubada söyleyelim bunu.sharpay çok gecikirse çıkar onu ararız.dedi

-tamam.diye karşılık verdim ama hala endişeliydim.tanrım lütfen başına bişe gelmiş olmasın.kyle ile birlike bizim grubun yanına gittik.onlara olanları anlattım.austin söze girdi

-bende endişeleniyorum başına bişe geldiyse? profösör güneş eşyalarımızı ormanda bi yere sakladı ve bizimde onları bulmamızı istedi en son sharpay'in güneye doğru gittiğini gördüm sonra dersede gelmedi,çıkıp arasakmı.dedi ryan söze atıldı

-evet bencede bi çıkıp bakalım.dedi.tam o sırada da eric yanımıza geldi

-noluyo burda sharpay nerde.dedi küstah bi şekilde.biraz öfkeli duruyodu.sharpay bana eric'in öfke problemi olduğunu söylemişti.zaten sharpay ve eric'in aralarıda eric'in kontrol edemediği öfkesi yüzünden bozuldu.ilk başlarda eric iyi biriydi benim için ama sonradan gerçek yüzünü gördüm.her neyse,eric bizim yanımıza gelip küstah bir şekilde soru sorunca herkes ona dönerek en iğrenici bakışlarını attı,bende dahil! 

-soruma cevap vericekmisiniz yoksa bana öyle bakmaya devammı ediceksiniz?

-bilmiyoruz eric zaten bilsekte söylemeyiz.diye atıldı edward

-edward adam akıllı soru sorduk adam akıllı cevap ver nerde dedim size!! diye bağırdı.

-bilmiyoruz dedik ya eric sharpay kayıp ve tamda biz onu aramaya çıkıcaktık.diye bende ona bağırdım.

-tamam o zaman ben şimdi aramaya çıkıyorum siz ne yaparsanız yapın.dedi ve yanımızdan ayrıldı

-tamam o zaman  gruplar halinde dağılalım ve sharpay'i aramaya başlayalım.dedi edward ve sözlerine devam etti  şimdi austin ve bella,scarlet ve ryan,sally ve kyle siz dağılın ve sharpay'i aramaya başlayın.gece yarısına kadar vaktimiz var.gece yarısına kadar bulamazsanız burda buluşalım.oliver sende benle gel.hadi dağılalım.dedi bizde başımızı onaylar biçimde sallayarak dağılmaya başladık.tanrım nolur sharpay'in başına bişe gelmesin!!

eric'in gözünden:

lanet olsun bi bu eksikti.önce elizabeth sonra oliver şimdide bumu!! ahhh eğer şuan sharpay'e biri bişe yapıyosa onu kendi ellerimle öldürürüm!! tanrım lütfen sharpay'e bişe olmasın!! onu daha yeni kazanmışken şimdi kaybettim.bi sürtük için kaybettim.o sürtük bana gelip saçma sapan bi şeyler zırvaladı ve sharpay'de olayı yanlış anladı.sırf o pislik iğrenç elizabeth yüzünden aşık olduğum kadını kaybetmek beni içten içe öldürüyo.tabi bunla kalırmı bide oliver var!!! o çocukta sharpay'den hoşlanıyo ama sharpay bunu göremiyecek kadar saf olduğu için hala onunla takılıyo.ben bunun altında kalırmıyım tabiki kalmam!! ben aşık olduğum kadını bi piç kurusuna kaptırmam!!!!

ormanda dolaşmaya devam ettim.baya koştum ama yok hiç bi yerde yok.en son bi ağaç altında oturdum ve düşünmeye başladım,sharpay'i nasıl bulabilirim.düşündüm durdum ama aklıma hiç bişe gelmedi.ağacın altından kalkarken yerden destek aldım,elim kirlenince silkelemek için tam ellerimi birbirine çarpacaktımki elimde kan olduğunu fark ettim.yere baktığımda yerde kan vardı.tanrım lütfen bu sharpay'in kanı olmasın.kanı kokladığımda sharpay'in kanı olduğunu fark ettim.lanet olsun kesin başına çok kötü bişe geldi!!!!!

sharpay'in gözünden:

karşımdaki çocuğun kim olduğunu hala görememiştim.kapının yanındaki sandalyeye oturmuş öylece susuyordu bende olanları düşünüyordum.ama bu olanları değil ericle olanları.ona deli gibi aşığım ve onun bana yaptıklarına bakın.buraya gelince elizabeth sayesinde gözü döndü!!ona aşık olduğum iki yıl boyunca birine aşık olmayı çok isterdim.ama olmuyodu yapamıyodum.ona gerçekten aşıktım.insan dünyada sadece iki kere gerçek aşkı bulur derler ya,ben birini buldum.her ne kadar insan olmasamda!sonunda onunla birlikteyim ama doğru düzgün bir günümüz bile geçmedi.onunlayken çok mutluyum,o beni çok mutlu ediyo ama buraya geldiğimizden beri ilişkimiz kötü durumda.şuan tek isteğim geri barışalım beraber bi yerlere gidelim,ona sarılıyım,öpiyim.tek isteğim bu.ona ihtiyacım var.

ben bunları düşünürken gözümden bir dala yaşın yanağımda aktığını hissettim.ve sessiz bi biçimde şunları söyledim

-eric nerdesin,kiminlesin,ne yapıyorsun bilmiyorum.tek bildiğim sana ihtiyacım var...

arkadaşlar umarım beğenmişsinizdir,bölümü olabildiğince uzun tutmaya çalıştım.yorumlarınız benim için çooooooooooooooooooooooook önemli o yüzden yorumları bekliyorum.bu arada su_eda123 arkadaşımın melezin ilk aşkı kitabını da okumanızı öneririm.sizi sewiyorm

Melezin  Hikayesi...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin