KONSER

4.7K 277 284
                                    

Marinette

Aradan günler geçmesine rağmen hâlâ daha o kedi kulaklı, kemer kuyruklu, siyah giyinimli, maskeli vampir den kurtulamamıştım.

Beni nereden buldu ve neden sadece benim kanımı alıyor anlamıyorum. Dünya da o kadar insan varken niye ben?

Gene bir gece vakti. Her ne kadar tekbir amaçlı camı kapatıp balkonun kapısını kitlesem de geleceğini biliyordum. İçeri girecek ve kanımı alıp gidecekti. Günlerdir böyleydi.

Benimle tek bir şey konuşmuyor. Sadece suratıma bakıp gidiyor. Daha doğrusu iyi olduğumu kontrol ediyor. Artık sıkılmıştım. Kimseye de söyleyemiyorum. Çünkü kimse inanmaz bana. Bir de bana deli derler.

Adrien'e söylemeyi çok istiyorum ama söyleyemiyorum. Fakat iyi ki onunla tanışmışım çünkü benimle çok iyi arkadaşlık kuruyor ve sanırım birazcık ondan etkilenmiştim.

Gerçi herkesten kolay kolay etkilenmem ama Adrien çok ilgi çekiciydi. İster istemez kendine çekiyordu. Özellikle de gülüşü. Bana öyle bir gülüyordu ki... Onu tam tanımasam bile aşırı iyi birisi olduğunu anlayabiliyorum.

Gene yatağıma girip uyumaya çalıştım. Tam o sırada çatıdan gelen ses ile yerimden sıçradım. Merdivenlerden inen siyah bedeni görünce hemen yorganın altına saklandım. Sanki yorganım beni bütün kötülüklerden koruyacaktı.

Fakat üstümden yorganın çekilmesi ile bunun sadece küçüklükten kalan bir kurgu olduğunu daha iyi anlamıştım. Oysa küçükken yorganın altına girince bütün canavarlardan korunmuş olurduk.

Gözlerimi yavaşça açınca ilk gördüğüm şey yemyeşil gözler olmuştu. O anın korkusu ile tekrar sımsıkı kapattım gözlerimi. Alışamadım hâlâ o yeşil gözlere bakmaya.

"Gözlerini aç!"

Dediğinde sadece bir gözümü açıp ona baktım. Yüzünde kocaman bir gülümseme vardı ve vampir dişleri gözüküyordu.

Hemen kafasını boynuma gömüp dişlerini geçirirken çığlık atmamak için dudaklarımı ısırdım. Canım çok yanıyordu. Aşırı yanıyordu.

Aradan ne kadar geçti bilmiyorum ama en son gözlerim kaymaya başlayınca bıraktı beni. Hafif açıp gözlerimle ona bakarken o ise dudaklarında olan kanı yalıyordu.

İğrenç bir görüntüydü!

Gene hep yaptığı gibi suratıma bakıp iyi olduğumu kontrol etmişti ve çatıdan çıkıp gitmişti. O sırada ağzımdan bir hıçkırık çıkmıştı. Sonra bir tane daha. Kafamı yastığa gömüp ağlamaya devam ettim.

'Ertesi gün'

Gene boynumu fondöten ile kapatmaya çalışıyordum. Uzun bir uğraşın ardından ustalıkla kapatılan yaraya bakıp küçük bir gülümseme ekledim dudaklarıma.

Ardından Alya ile buluşmak için üstümü giyinmeye başladım. Alya ve Nino sonunda sevgili olmuşlardı. Onlar adına mutluydum. Nino iyi bir çocuktu ve Alya onun yanında mutlu gözüküyordu.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Vampir: Adrinette - MarichatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin